Looks translate French
74 parallel translation
Well, that looks pretty complicated.
Ce n'est pas si simple...
Kaşı gözü yerinde diye tasasız bir hayat sürdü.
Elle a eu ses passe-droits toute sa vie à cause de ses fichus looks.
Nothing is missing. I think everything looks even too beautiful Çok mu fazla güzel?
Me prendrait-on pour un vagabond?
# Bozdular güzelliğimi #
# And they ruined my good looks #
James İki Kez Bakar.
James Looks Twice.
"Militan toplantısında Coutelle ve Levoi İki Kez Bakar'ı tutukladılar ama"...
"Nous avons appréhendé Looks Twice à un meeting politique... mais avons été attaqués par..."
İki Kez Bakar Levoi'a saldırdı, ve davadan kurtulmak için kaçtı.
Looks Twice a attaqué Levoi puis a pris la fuite.
Şu İki Kez Bakar çok dikkatsiz biri.
Ce Looks Twice est très négligent.
James İki Kez Bakar, tutuklusun.
James Looks Twice... je t'arrête.
İki Kez Bakar ABD'nin düşmanıdır.
Looks Twice... est un ennemi des États-Unis.
He even looks different, doesn't he?
Il a même l'air différent, n'est-ce pas?
¶ Oh, give me a plank that looks down on the sea
Amarrez la planche face au ciel lointain
"veya bulduğunda kaldırdığında. " Olamaz!
It is an ever-fixed mark that looks on tempests and is never shaken
Bu bakışlara çok vakit harcıyor musunuz?
Tu passes beaucoup de temps à peaufiner tes looks?
- It looks much better on you.
ça te va vachement mieux.
She looks as good as a dumpster full of gristles.
Je l'ai vue à la fête. bonne comme une plâtrée de lard gras.
İki değişik...
On a deux looks...
İki değişik tarzımız var.
Deux looks différents.
Önce onlar baktı.
We got first looks.
Looks like he got you a little bit too.
Il t'a brûlée un peu, toi aussi.
"Öyle görünüyor ki bunu biz yaptık"
Looks like we made it.
Solumda, günler boyu sürecek rujlar, tikleyen saatler kirli suratlar ve sessiz konuşmalar gördüm.
Sur ma gauche, je vois des journées de rouge a lèvres... des looks affreux, des chuchotements.
Evet. "Dance 10. Looks : 3" Çok iyiydin.
Ah oui, "Danse : 1 0, look : 3".
En sevdiğim modacım kapak için bize bir iki model gösterecek.
Mon styliste préféré a concocté plusieurs looks pour la couverture.
- Görünüşe göre düğümlendiler! Looks like they're not up to it!
- On dirait qu'ils ne s'en sortent pas!
Oh, bu muhtemelen senin Görünüşümü Kaybedersem Fonundaki tüm para olmalı.
C'est les économies pour si tu perds ton looks.
Fotoğraf gününe mükemmel bir giysi bulmak için her türden görünüşü denedim.
Pour trouver la tenue parfaite pour la photo de classe, J'ai essayé toutes sortes de looks.
"Looks Like We Made It." Evet, kötü değil.
- "Looks Like We Made It."
* Başladın düşünmeye, kırpmaya gözlerini * * ona göz kırpıyorsun sandı, nedimelerden biri * * O da göz kırptı, çünkü yakışıklı buldu seni * * ve sonra çok iyi hissettin kendini, çünkü kız balık eti *
so you start thinking, then you start blinking a bridesmaid looks and thinks that you re winking she think you re kinda cute, so she winks back and then you re feeling really fine cause the girl is stacked
Bir okul yada ona benzer bir yere benziyor.
It looks like l'm in a school of some sort.
- What are you doing? - This is not what it looks like.
- Tu fais quoi?
Looks like scheduling that speech at Columbia was a stroke of good luck.
Un chance que vous ayez prévu ce discours à Columbia.
* Ve son bakışlar bitmeli *
And long last looks must end
* Çok hoş görünüyor saçların * * Hayır, hayır, Bayım, demeliyim *
Your hair looks swell I ought to say "No, no, no, sir"
Looks Iike they're from HeII.
On dirait qu'ils viennent de l'enfer.
♪ Your looks are laughable ♪
♪ Your looks are laughable ♪
* Yalnız geçecek gibi görünüyor bu gece *
Looks like a solo tonight
* Yalnız geçecek gibi görünüyor bu gece *
- Looks like a solo tonight
Ardında Box of Rain sonra da Looks Like Rain'i söylediler.
Ils jouèrent alors Box Of Rain, puis enchaînèrent sur Looks Like Rain.
* Korkunç bir şey baktığında tam gözlerinin içine *
As horror looks you right between the eyes
Şansım geri dönüyor sanırım.
It looks like my fortunes are turning.
Ben sadece- - Farklı tarzları bir araya getiriyorum. Çünkü Crosby bu toplantı için benden trende uygun olmamı istedi.
- J'essaie des... looks différents, car Crosby veut que je sois branché.
GECE ÇALIŞIRKEN GİYİLECEK GÖZ ALICI 10 ELBİSE
10 looks glam du bureau au restau
# Donna oyun oynamaya hazır, görünüşe göre #
Looks like Donna is ready to play
* Artık öğretmenden pis bakışlar yok *
♪ No more teacher s dirty looks ♪
- Bütün kasetleri izledim. Kasetlerde insanları, sesleri, tipleri ve karakterleri inceledim.
- Je recherche tous les types de personnes, toutes les voix, tous les looks, tous les personnages.
Peki, görünüşe göre Danny 4 mil ilerimizde.
All right, looks like Danny's four miles ahead of us.
Görünüşe göre, bir kaç aydır Bir mesajına yoğunlaşmış.
It looks like he was focused on one message from a few months ago.
* Ne çok benziyor bu adam sana * * Aynı Zach Galifianakis, baksana *
♪ and it kind of looks just like you ♪ ♪ mixed with Zach galifianakis ♪
Yah-ha! Looks like this is one we beat you to.
Encore une chose à laquelle on vous bat.
* Vazgeçiyormuşsun gibi *
It looks as though