Lysander translate French
41 parallel translation
~ Ya da Hektor veya Lisander, hepsi de çok büyük isimler ~
D'Hector et de Lysander Et de si grands noms
Lysander çok ince esprilere sahip biri. Görgüm ve gururumu göz önüne alıp, Hermia'nın, Lysander yalan söyledi dediğini sanıyorum.
L'énigme est sans doute chargée de sens, si elle ne sait distinguer ces licences,
Öne çık, Lysander.
Avance, Lysandre.
Sen, Lysander ona şiirler okudun ona aşk hediyeleri verdin.
C'est toi, Lysandre, qui as composé ces vers et échangé des gages d'amour avec mon enfant!
Razı ol, tatlı Hermia, ve Lysander, sende benim hakkıma ortak olmaktan vazgeç!
Accepte, douce Hermia. Et toi, Lysandre, cède ton titre caduc à mon droit évident.
Utanmaz Lysander!
Impertinent Lysandre!
Lysander ile birlikte kaçacağız buralardan.
Lysandre et moi allons fuir ces lieux.
Lysander ve güzel Hermia nerede?
Où sont Lysandre et Hermia?
Öyle olsun, Lysander.
Soit, Lysandre.
Lysander!
Lysandre!
Hayır, Lysander.
Non, bon Lysandre.
Lysander, tatlı sözler söylemeyi biliyor.
Lysandre badine joliment.
Lysander?
Lysandre?
Lysander, yaşıyorsan, uyan.
Lysandre, si vous vivez, réveillez-vous!
Öyle söyleme, Lysander.
Ne dites pas cela, Lysandre!
Söyle, Lysander bütün bunların nedeni ne?
Que me vaut de vous pareil mépris?
Hermia, sen uyu burada ve Lysander'a da yaklaşma bir daha.
Hermia, reste là à dormir et jamais plus ne t'approche de Lysandre!
Lysander, bak nasıl da titriyorum korkudan.
Lysandre, vois comme je tremble de peur.
Lysander!
Lysandre?
Lysander'i, uykusunda öldürdüysen hiç çekinme, beni de öldür.
Si vous avez tué Lysandre, vous êtes déjà couvert de sang. Replongez-y et tuez-moi aussi!
Lysander'ın kanından, sorumlu değilim ben.
Je n'ai pas versé le sang de Lysandre!
Lysander.
Oh, Lysandre!
Lysander?
Lysandre!
Lysander'ı benden alan bu aşk da neymiş?
Quel amour le presserait de me quitter?
Lysander'ın aşkı, beklemeye gelmez.
L'amour de Lysandre, qui lui défendait de rester.
Lysander, şakayı bırak!
- Lysandre, tu plaisantes?
Benden en büyük farkı boyudur ve uzun boyu ile Lysander'ımı aldı elimden. Sanki sen namusundan mı uzun boylusun?
C'est par sa grande taille, par sa haute stature, par sa taille, ma foi, qu'elle l'a conquis!
Lysander'a mı?
- Quoi, avec Lysandre?
Sonra bu çiçeği, Lysander'ın Lysander'ın gözüne dök.
Passe ensuite cette plante sur les yeux de Lysandre.
Tanrılar korusun, Lysander'ımı.
Que le ciel protège Lysandre, s'ils doivent se battre!
Yanındaki de, Lysander. Şuradaki, Demetrius. Yanındaki de, Helena.
Et voici Lysandre, voici Démétrius et Helena, la fille du vieux Nédar.
Lysander, ordumun hazır olması ne kadar sürer?
Lisandro! Quand l'armée sera-t-elle prête?
- Sırada durun dedim, Lysander!
- En formation, Lysandre!
Lysander, artık bu ordunun parçası değilsin.
Lysandre, tu ne fais plus partie de cette armée.
- İşte bu yüzden kazanıyorlar. - Lysander.
C'est pour ça qu'ils gagnent toujours.
Birlikte Lysie'leri uçururduk.
On pilotait des Lysander.
Adam Hunter'ın Lysander'ı üç saat önce paramparça edildi.
Le Lysander d'Adam Hunter a été détruit il y a 3 heures.
Sözünü unutma, Lysander.
- Tiens parole, Lysandre.