English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ M ] / Maryann

Maryann translate French

105 parallel translation
- Maryann de benim kadar iyi öpüşüyor mu?
Mary embrasse mieux que moi?
Sizce birlikte son gecelerinde Jimmy, MaryAnn'i seviyor mudur?
Pensez-vous que Jimmy et MaryAnn passeront leur dernière nuit ensemble?
Bart'tan çok şey öğrenebilirsin, Maryann. - Lisa.
- Prends-en de la graine, Maryann.
- Maryann daha iyi.
- C'est Lisa. Maryann sonne mieux.
Sen otçu Maryann misin?
C'est Maryann, avec l'herbe?
Hayır. Otçu Maryann değilim.
Ce n'est pas Maryann avec l'herbe.
O bakire MaryAnn'nin canlanmış hali gibiydi.
Excitante, mais virginale, style princesse Léa.
Maryann, Linda ve Jean.
Voici Maryann...
Maryann Costello, Eyalet dava vekili.
Maryann Costello, ministère public.
Maryann'i arıyordum.
Je cherchais Maryann.
Maryann bana bir sevgilisi olduğundan bahsetmemişti.
Maryann... ne m'a pas... dit qu'elle... elle avait un... Un petit ami.
Maryann, bu arkadaşım Sam.
Maryann, mon ami Sam.
Maryann "Eğer bir şeyi istiyorsan, onun sana gelmesini beklememelisin." diyor.
Maryann dit, " si tu veux quelque chose, n'attends pas que ça t'arrive.
- Bana bir iylik yap ve Maryann'den alıntı yapma.
- Fais-moi plaisir, me parle pas d'elle.
Paul ve Maryanne yukarıda, Bedford Hills'de beğendiklerinden daha güzel bir ev bulmuşlar.
Paul et Maryann ont trouvé une maison qu'ils préfèrent encore plus à celle de Bedford Hills
- Ben de meşhur kokteylinizden alayım. - Tru Blood lütfen. Teşekkürler.
Le truc avec Maryann, c'est que ce qu'elle prônait était une vie d'accomplissement sensuels.
Maryann.
Maryann.
Ben Maryann Forester.
Maryann Forrester.
Maryann uygun mu, bakayım.
Je vais voir si Maryann est présentable.
Maryann uyuyor.
Maryann dors encore.
Hiç Maryann'le...?
as tu déjà... avec Maryann?
Maryann geçerken seni görmek istediğini söyledi.
Maryann a dit qu'elle devait venir içi pour te voir.
Tanıştığımız gün hatırlarsan Maryann beni bulduğunda hâlimin senden kötü olduğunu söylemiştim.
À notre rencontre, je te l'ai dit, j'étais pire que toi quand Maryann m'a trouvé.
Birkaç haftadır Maryann'de kaldığımı biliyorsun, değil mi?
Tu sais que j'habite chez Maryann depuis quelques semaines?
Kahretsin, Maryann, burası benim barım, bunlar benim insanlarım. Burası benim kasabam.
Putain, Maryann, c'est mon bar, ce sont mes clients, c'est ma ville!
Maryann mi söyledi bunu?
Maryann dit ça?
Maryann'le ne alıp veremediğin var senin?
Qu'y a-t-il entre toi et Maryann?
Maryann, Sam senden neden nefret ediyor?
Maryann, pourquoi Sam te déteste-t-il?
Birkaç gün sonra Maryann elime bu gitarı tutuşturdu.
Quelques jours après... Maryann m'a recueilli, m'a mis cette guitare dans les mains, et j'ai pleuré comme un bébé.
Maryann için söylediklerim yüzünden bana kızgınsın.
Tu m'en veux de ce que j'ai dit à propos de Maryann.
Maryann'in olayı bu mu?
C'est ça la façon de vivre de Maryann?
Maryann, burada ben de misafirim.
Maryann, c'est pas chez moi.
Maryann'in hepimizin oda arkadaşı olmamızı istediğini biliyor muydun?
Sais-tu que Maryann voudrait qu'on habite tous ensemble?
Hazır konu açılmışken Maryann'le alakan ne?
Donc, puisqu on en parle, qu'y a-t-il exactement entre toi et Maryann?
Hem deden bir anda Maryann'le alakalı paranoyalara kapıldın ki?
Et pourquoi, soudain, tu es parano à propos d'elle?
Maryann, Karl ve ben birbirimize göz kulak oluyoruz.
Maryann, Karl et moi, on prends soin des uns et des autres.
Şofben eski, Maryann. Hem 250 km çevremizdeki her yeri aradım. Aradığımız sirkülasyonu sağlayan pompa bir tek bu adamın elinde var.
C'est une vieille chaudière, et j'ai appelé tout le monde à 250 km à la ronde, ce mec est le seul à avoir le bon circulateur.
Maryann, tesisatçını küçümsüyorsun.
Maryann, je pense que tu surestimes ton plombier.
Maryann'in otu adamın ağzına sıçar.
C'est du sacré matos, la beuh de Maryann.
Maryann, iyi misin?
Maryann, ça va?
Maryann'in yanındayken nasıl oluyorsun, biliyor musun?
Tu sais ce que tu es, à côté de Maryann?
İçlerinde Maryann'in enerjisi var.
C'était l'énergie de Maryann en eux.
Maryann Tanrı değil.
Maryann n'est pas Dieu.
Maryann tüm bunları insanlara verir.
Maryann les révèle chez les gens.
Maryann mi o?
C'est Maryann?
Tüm bu olanların suçlusunun Maryann Forrester olduğunu söyledin.
T'as dit que... Maryann Forrester était responsable de tout ça.
O domuz Maryann'in kirli işlerini yapıyordu.
Ce cochon... faisait le sale boulot de Maryann.
Adım Maryann Forrester.
Je m'appelle Maryann
İnan bana, sorun değil.
Crois-moi, quand Maryann m'a trouvé, j'étais...
Maryann beni bulduğu zaman kısaca şöyle diyeyim, seninkinden daha kötü bir durumdaydım.
Disons... encore plus au fond du trou que toi.
Maryann'den korktuğunu biliyorum.
Je sais que tu as peur de Maryann.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]