Mazda translate French
39 parallel translation
Hawthorne Bulvarı 190 numaradaki Torrance Mazda galerisi önünde yolu kapatın.
Barrage installé au garage Mazda de Torrance, 910e Rue et Hawthorne Bld. Prudence!
Hepimizin Mazda alacak kadar parası yok.
- Calme-toi, mon pote. On peut pas tous s'offrir une Mazda.
Kırmızı bir Mazda RX-7
Cherchez une Mazda rouge RX-7.
Sezon biletleri, stereo, Mazda GL6?
Alors, saison de basket, stéréo, Mazda GL6?
Ahura Mazda.
Ahura Mazda.
Ahura Mazda gibi.
Comme Ahura Mazda.
Ahura Mazda'ya ayrılmış olan yere bakınız.
Regardez, la place réservée pour Ahura Mazda.
Tam olarak Ahura Mazda kimdir?
Qui est exactement Ahura Mazda?
Mazda-süt kamyonu kazası.
Une Mazda contre un camion.
Adı Ahura Mazda olan heykel, eski bir Pers tanrısına aitti. Buna inanamıyorum.
II s'agit d'Ahura Mazda, une divinité de Ia Perse antique.
Ahura Mazda, İslamiyet öncesi İran'da ışık tanrısı.
Ahura Mazda, divinité de Ia lumière en Perse pré-isIamique.
Ahura Mazda aynı zamanda gizli Ateş Taşı'nın koruyucusu olarak da bilinirdi.
Ahura Mazda était aussi Ie Gardien de Ia Pierre du Feu Secret.
Cin tekrar kaçıp kıyamet getirmesin diye Tanrı Ahura Mazda Taşı koruması altına aldı.
De crainte que Ie djinn ne s'échappe à nouveau et entraîne l'apocalypse, Ie dieu Ahura Mazda fut chargé de garder Ia pierre...
Ve onu bu Tanrı koruyor, Ahura Mazda.
Et Ia pierre est gardée par un dieu, Ahura Mazda.
Tamam, buldum Ahura Mazda Heykelinin içindeki taş elimde kırılan taş.
J'ai trouvé Ia pierre dans une statue d'Ahura Mazda. elle s'est cassée.
Yeşil bir Mazda.
J'ai une Mazda verte.
Mazda satışından Mercedes gibi keyif alırım.
Mais c'est les moyens qui me manquent.
- Ne bekliyordun? Mazda mı?
Tu voulais quoi, une Mazda?
- Mazda'nın frenlerini yapacağım.
- Je vais m'occuper de la Mazda.
Toyota'lar, Mazda'lar, Honda'lar.
Des Toyota, Mazda, Honda.
Da Pao, araç koyu yeşil Mazda MPV. Plakası JL2933.
On recherche une Mazda MPV vert foncé, immatriculée JL 2933.
Elveda Mazda Miata, hoş geldin minivan.
Au revoir la Miata, bonjour le minivan.
Mazda * kapının önünde.
La Mazda est devant.
hızlı gidelim, yoksa mazda'nın arkasında doğuracak.
Il faut faire vite ou elle va accoucher à l'arrière de ta Mazda.
... Mazda RX8.
Une Mazda RX8.
Ama sanırım bir Mazda almaya gücünüz yeterdi, Evet.
Mais vous pourriez vous offrir une Mazda?
Bana bu işlerden anlamayan bir adamı getirin daha siz farkına bile varmadan ona üçüncü sınıf bir Miata için ödeme yaptırırım.
je lui vendrai une Mazda MX5 pourrie comme une bible avant que vous disiez "Bonne poire".
Dört kapı, Mazda, Nissan, Cadillac var.
En 4 portes, j'ai une Mazda, une Nissan et une Cadillac.
Bunu diyen de hâlâ bir Miata sürüyor.
Mon dieu, c'est celui qui conduit toujours une Mazda qui dit ça.
Bak, Martin. Minik kırmızı bir Mazda.
Regardez, Martin, une petite Mazda rouge.
Ford tarafından üretilen ve aynı zamanda Mazda tarafından 323 adıyla çıkan araba?
"Quel voiture créée par Ford a aussi été vendue par Mazda sous le nom de la 323?"
Bu, Mazda taksitimi ödemem içindi.
Je... c'était le paiement pour ma voiture ce mois-ci.
Er Ryan'ı Kurtarmak devam ediyor. Sizlere Mazda tarafından ticari reklâm amacı gütmeden sunuluyor.
De retour pour Il faut sauver le soldat Ryan, présenté sans publicités par Mazda.
Mazda reklamını seslendirmiştim.
J'ai fait la voix off d'une pub Mazda.
Onların büyük tanrılarının adı Mazda.
Leur dieu supérieur est nommé Mazda.
Mazda'nın öğrettiği gibi...
Comme Mazda nous enseigne...
Mazda'ya mı sorsak?
Peut-être devrions-nous demander à Mazda?
Bir sonraki ay Mazda'nın Super Bowl reklamı dönmeye başlayınca, adeta para bastım.
Quand il passera dans le spot de Mazda pour le Super Bowl, je vais récolter du blé.
Mazda'nın da Super Bowl reklamının acısını çıkaracağına eminim.
Mazda voudra peut-être retirer son spot du Super Bowl.