Milly translate French
411 parallel translation
Alice, ben Milly.
Alice, c'est Milly.
Hey, Milly. Peggy. Gelin de çeteyle tanışın.
Venez que je vous présente.
Haydi, Milly. - Bu güzel bir kabin.
- Ici, vous serez très bien.
İyi geceler, Milly.
Bonsoir.
- Teşekkürler, Milly.
- Merci.
- Benim, Milly.
- C'est moi.
Bana baksana!
Milly!
Onu rahat bırakın!
Laissez faire Milly.
Söylesene neden bu kadar yavaşsın?
Milly, pourquoi tardez-vous?
- Milly buna izin vermez.
- Milly s'en occupe.
- Olmaz. Milly peşimden ayrılmaz.
Milly s'occupe de tout.
- O sadece Milly.
- Ce n'est que Milly.
- Onlar Milly'de.
- C'est Milly qui les a.
Milly kim olduğunu sanıyor ki.
Pour qui se prend-elle?
Mutfağa girecek olursam, Milly korkar.
Milly sera furieuse.
- Bak Sam! Mutfakta olanları bilemem ama bence suçlu olan Milly'dir.
J'ignore ce qui s'est passé en cuisine, mais Milly est responsable.
Ne güzel anılardı. Hiç unutamıyorum.
Je vais sonner Milly pour vous aider à vous coucher.
- Sizde bayan Milly. - Ben gidiyorum.
- Je m'en vais.
Belki bayan Milly ve ben başka türlü bakabiliriz.
Peut-être Milly et moi voyons-nous les choses différemment.
Ama Milly yıllardan beri burada.
Milly était là depuis si longtemps.
Eğer seni rahatsız eden Milly'nin dedikoduları ise el sıkışmaya hazırım.
Si les potins de Milly vous tracassent, mieux vaut nous dire adieu.
- Sam, Milly nereye gitti?
Où est partie Milly?
- Milly gitti.
- Milly est partie.
Bunu beline asalım. Tıpkı Milly'nin yaptığı gibi.
À la ceinture, comme Milly.
Acaba bayan Milly burada mı kalacak, efendim?
Milly va-t-elle rester?
Milly şimdi anlıyorum ki sen ona aşıksın.
Je ne comprends pas. Êtes-vous amoureuse de lui?
Milly sen misin?
Milly?
Şey Milly, acaba Jack evde mi?
Bon, Jack est-il là par hasard?
Milly beni duyabilir mi?
Est-ce que Milly m'entend?
Baksana Jack, Milly sorarsa bir arkadaş için de.
Si Milly demande, dis-lui que c'est pour une amie.
Dün Milly'yi gördüm. Senin lafını ettik.
J'ai vu Milly hier, rappelle-la.
Milly içeride.
Milly est à l'intérieur.
- Öyle zannediyorum, Milly.
Oui, je pense.
Milly'i bekleteceğim.
Milly attendra...
- Milly üst katta. - Sağ olun, efendim.
Milly est là-haut.
- Yeni erkek arkadaşımla buluşacaktım. - Affedersin, Milly.
J'avais rendez-vous avec mon nouvel ami!
Milly, sana söyledim, şüpheye yer yok.
Milly, il n'y a aucun doute.
Milly Hughes, Rose Shepherd, Mary Burnett.
Milly Hughes, Rose Shepherd, Mary Burnett.
Milly, her şeyi bırak, Vip ihalesini biz almalıyız.
Milly, laissez tout tomber, je veux le marché Vip.
Jerry Webster'in bu dahi kimyagerle işi ne acaba?
Milly, que peut bien vouloir Jerry Webster d'un chimiste de génie?
Milly.
Milly.
- Adım Milly.
- Milly.
- Nerdesin?
Milly!
- Evet Bayan Milly.
- Oui.
Bayan Milly nelere katlandı hiç bilmiyorsun.
Vous ignorez ce que Milly endure.
Milly haklıydı.
Milly avait raison.
- Ona ne olmuş?
Milly s'en occupait, comme des cuisinières.
Bayan Milly işi bıraktı ve mutfaktaki kadınları bildiğinize göre belki Leydi Henrietta'dan istersiniz.
Demanderez-vous à Lady Henrietta?
- Teşekkürler, Milly.
Merci, Milly.
Ona savaş ilan ettim, Milly.
Je lui déclare la guerre, Milly.
- Bizim derviş ne âlemde?
- J'arrive, Milly.