Miron translate French
25 parallel translation
Çingene, Miron Pastai!
Miron Pastaïé, le Tzigane.
Miron lordache,
Miron lordache.
Russ Miron çabuk çıktı.
Russ Miron tout de suite en tête.
Secretariat Russ Miron'ı yakalıyor. - Fore!
Secretariat rattrape Russ Miron.
- Russ Miron iç kulvarda.
Attention! Russ Miron à l'intérieur.
Secretariat ve Russ Miron.
Secretariat et Russ Miron.
merhaba, Miron.
Salut, Miron!
Miron da aynı şekilde sinirli... yemek istemiyor sadece para istiyor
Il se prend pour qui? Il veut pas manger, il veut du fric.
Şiiri sen aldın, değil mi?
T'as reçu le poème de Miron, je?
Ona da Miron'un bir şiirini göndermek istemiştim.
C'est à elle que je voulais envoyer le poème de Miron.
Bu yüzden Miron'un şiiri sana gelmiş.
Donc voilà, tu t'es retrouvé avec le poème de Miron. C'est...
Aslında doğum günüydü. Miron'un şiirlerini çok sevdiğinden ben de yollayayım dedim.
Non, non, non, c'est parce que c'était son anniversaire, elle aime beaucoup Miron, puis j'ai pensé... je lui ai envoyé le...
Miron seni arıyor.
Miron t'appelle.
Merhaba Miron Alekseyevich.
Bonjour, Miron Alexeïevitch.
Miron Alekseyevich karşı çıkmadı.
Miron Alexeïevitch n'était pas contre.
Miron, Tanya'ya olan sevgisini anlatarak devam etti...... onun tutkusunu bütün şehir biliyordu bir otelde gizlendiklerini, onu votkayla yıkadığını.
Miron me racontait combien il aimait sa Tanioucha, mais c'était bien inutile. Toute la ville connaissait leur passion, leurs visites secrètes à l'hôtel, comment il la lavait à la vodka.
Tanya'nın onu sevmediğine dair söylentiler vardı ama Miron bununla ilgili hiç birşey söylemedi.
Le bruit courait que Tanya ne l'aimait pas, mais Miron ne parlait jamais de ça.
Sevgili Miron Alekseyevich!
Cher Miron Alexeïevitch!
Kendimizi Miron ve Aist olarak tanıttığımızda güldüler.
Elles étaient sympas. Elles ont ri quand elles ont entendu nos noms, Miron et Aïst.
Miron'da kalan tek şey Tanya'ya duyduğu sevgi.
Tout ce qui restait à Miron, c'était son amour pour Tanya.
Miron sessizdi, "duman" çıkarmanın bir anlamı yoktu.
Miron se taisait. "Fumer" n'avait plus aucun sens.
Ama Miron bunu farketmiyormuş gibi davranıyordu.
Miron ne semblait pas s'en apercevoir.
Kineshemsky köprüsüne geldiğimizde....... Miron mırıldandı.
Quand nous sommes passés sur le pont de la Kinechma, Miron a murmuré :
Miron Alekseyevich hemen Tatyana'yı aramaya gitti.
Miron Alexeïevitch est tout de suite allé chercher Tanya.