Mrs translate French
3,263 parallel translation
Et suyu hazır mı Bayan Patmore?
Le consommé est prêt, Mrs Patmore?
Felsefe yapmaya vaktimiz yok Bayan Patmore.
Ce n'est pas le moment de philosopher, Mrs Patmore.
Bay Murray daha Bayan Bartlett'ı göremedi.
Mr Murray n'a pas encore rencontré Mrs Bartlett.
Bayan Rose bebek memeden kesilince gidecek.
Mrs Rose va partir lorsque le bébé sera sevré.
Bayan Patmore!
Mrs Patmore!
Bayan Patmore, sizden tavsiye alabilir miyim?
Mrs Patmore, je me demandais si je pouvais avoir un conseil.
- Artık Bayan Crawley ile çalıştığımı biliyorsunuzdur.
- Vous savez que je travaille pour Mrs Crawley maintenant.
- Bayan Crawley acısını paylaşmak istiyor.
- Mrs Crawley veut montrer sa sympathie.
O zaman neden nezaketi yüzünden Bayan Crawley cezalandırılsın?
Alors pourquoi Mrs Crawley devrait être punie pour sa gentillesse?
Akşam yemeğini yedikten sonra Bayan Bates'in evine gittiğinizi söylediniz. ... o da kendininkini pişiriyormuş.
Vous avez dit que vous êtes allée chez Mrs Bates après avoir pris votre repas et qu'elle allait préparer le sien.
Acaba şu anda Bayan Bartlett ne düşünüyor?
Je me demande à quoi Mrs Bartlett pense en ce moment.
Bay Carson kimse hizmetkârların başı olarak pozisyonunuzu reddetmiyor,... ancak Bayan Patmore'u bu şekilde azarlama hakkınız olduğunu sanmıyorum.
Mr Carson, personne ne remet en question votre position de maître dans cette maison, mais vous n'êtes pas en droit de passer un savon à Mrs Patmore.
Eğer Bayan Patmore zamanını fahişelerle eğlenerek geçirmek istiyorsa...
Si Mrs Patmore veut passer son temps à se débaucher avec des prostituées...
Bayan Patmore yardım etti.
Mrs Patmore m'a donné quelques conseils
Bayan Patmore'un kalbinin temiz olmasından ve insanları yargılamamasından memnunum.
Je suis heureuse d'apprendre que Mrs Patmore a du cœur et ne juge pas.
- Kim Bayan Bartlett'ın kanıtı değiştirmeye zorladı?
Qui a fait changer son témoignage à Mrs Barlett?
Bence Bayan Crawley'e kaba davranmak istemediler.
Je suppose qu'ils ne voulaient pas insulter Mrs Crawley.
Artık eski günlerdeki gibi değil Bayan Patmore.
ce n'est pas comme autrefois, Mrs Patmore.
Kusura bakmayın Bay Carson. Bayan Patmore'a teşekkür etmek istiyorum.
Je suis désolée Mr Carson, je voulais remercier Mrs Patmore.
Bayan Patmore mutfakta.
Mrs patmore est dans la cuisine.
- Ben böyleyim Bayan Hughes.
- Parce je suis comme ça, Mrs Hughes.
Korkarım ki, öyle bir şeye cüret edersem Bayan Hughes sizi ancak şaşırtır ve iğrendiririm.
J'ai peur que si j'ose le faire, Mrs Hughes... cela vous choquerait et vous dégoûterait.
Şöyle ki, yeni işine başlarken, benden ve Bayan Hughes'dan referans alacaksın. Böylece önceki hayatından bahsetmek zorunda kalmayacaksın.
Ainsi, vous partiriez avec des références de ma part et celles de Mrs Hughes, et vous n'aurez pas à faire état de votre vie passée.
Bayan Watson'dan hoş bir mektup vardı ancak Cheadle'a yakın.
Il y avait une charmante lettre d'une Mrs Watson... mais c'était près de Cheadle.
- Cheadle Bay ve Bayan Bryant'ın yaşadığı yere çok yakın.
- C'est proche de Mr et Mrs Bryant.
Bayan Hughes'a sorabilirim.
Je pourrais demander à Mrs Hughes.
- Bayan Margadale nerede, söyler misiniz?
- Dites-moi, où se trouve Mrs Margadale?
Kararını vermeden önce Bayan Margadale ile tanıştığını varsayıyorum.
Je te suggère de rencontrer Mrs Margadale avant de tirer des conclusions hâtives.
Bayan Watson.
Celle de Mrs Watson.
Hastalarım arasında Bayan Crawley diye biri yok.
Je ne me souviens pas avoir traité une Mrs Crawley.
Bayan Levenson, Dr. Ryder için gelmiştim.
Mrs Levenson pour le Dr Ryder.
Bayan Hughes'a da öyle dedim.
C'est ce que j'ai dit à Mrs Hughes.
Bayan Watson, ilana cevap verdiği için...
C'était juste que Mrs Watson a répondu à l'annonce...
Ethel, Bayan Watson'a bugün yazıp karar vermelisin.
Ethel, écrivez à Mrs Waston aujourd'hui et réglez ça.
Bayan Patmore'u arıyordum.
Je cherche une certaine Mrs Patmore.
- Bayan Patmore bir sipariş istemiş.
- Mrs Patmore lui a fait une commande.
Çünkü sizinle tekrar konuşmak isterim, Bayan Patmore.
Parce que j'aimerais encore avoir affaire à vous, Mrs Patmore.
Bayan O'Brien'a ve Bay Bates'e Bay ve Bayan Grantham denilmesi beni güldürüyor.
Je ris d'entendre Miss O'Brien et Mr Bates être appelés Mr et Mrs Grantham.
Bayan Crane'e yukarı çıktığımı söyleyin.
Dites à Mrs Crane que je suis monté.
Teşekkürler Bayan Hughes.
Merci, Mrs Hughes.
Bayan Patmore için bir not iliştireceğim.
Je vais mettre un mot dans le sac pour Mrs Patmore.
Bayan Patmore genelde izinlerini kullanmaz.
Mrs Patmore ne prend pas souvent le temps auquel elle a droit.
Bana imrenmeyin Bayan Hughes.
Ne m'enviez pas, Mrs Hughes.
Ripon'daki Bayan Kearney'nin elbise dükkânı.
Ça vient du magasin de Mrs Kearney à Ripon.
- Bayan Patmore'un mu?
- Mrs Patmore?
Bugün Bayan Hughes'u köyde gördüm. Hizmetkârlarla birlikte toplanıp Thirsk panayırına gideceklermiş.
J'ai vu Mrs Hughes au village aujourd'hui, et elle m'a dit que les domestiques vont s'amuser à la foire de Thirsk.
Bayan Hughes.
Mrs Hughes.
Bayan Hughes görene kadar bekle.
Attends que Mrs Hughes voit ça!
Umarım sözlerim sizi rahatsız etmez Bayan Patmore,... ama o bluzun içinde Vogue dergisinden fırlamış gibi görünüyorsunuz.
J'espère que cela ne vous dérange pas que je dise ça, Mrs Patmore. mais dans cette blouse, c'est comme si vous sortiez tout juste de Vogue.
Bayan Crawley ile Dr. Clarkson da buradaymış.
Oh, c'est Mrs Crawley avec le Dr Clarkson!
- O da kim...
Qui est Mrs...