English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ N ] / Narcisse

Narcisse translate French

333 parallel translation
Bu senin için de geçerli karasevdalı.
Et elle te plaira, Narcisse!
Hoşunuza gitti mi, Rahibe Ruth?
Vous aimez, sœur Ruth? Cela s'appelle "Narcisse Noir".
Siyah Nergis.
Narcisse Noir.
Ona Siyah Nergis dediklerini, ve onu bir ordu mağazasından aldığını söylüyor.
C'est du Narcisse Noir et ça vient des magasins de la Marine.
Siyah Nergis.
Narcisse Noir!
Parfümün ne?
Quel parfum portes-tu? Narcisse Noir.
Adamı bıraktıklarında, bir daha ne güneşe bakabilmiş ne de bir nergise.
Quand on l'a libéré il n'a jamais plus pu regarder le soleil. Ni même un narcisse.
Apollo, genç erkeklerin gölgesini birer çiçeğe dönüştüren kişi.
Narcisse. Et Apollon, qui changea l'ombre d'un garçon en fleur.
Narcissus gelip beni götürdü. Bugün Roma'daydım.
Narcisse est venu me chercher, j'ai fait l'aller et le retour.
Sevgili Narcissus, sen paranı mısıra yatırdın. Ben paramı mısıra yatırdım. Pek çok kişi parasını mısıra yatırdı.
Mon cher Narcisse, tu as investi dans le blé, moi aussi, comme beaucoup d'autres.
- Ensestlikle ilgili?
Seulement de Narcisse.
Onu kurtaracak bir planım var ama düzenleme işlerini sana havale etmek zorundayım.
C'est écrit, Narcisse. Et ni toi ni moi n'y pouvons rien changer.
Oğlum konusunu bana bırakabilirsin.
- Ce ne sera pas facile. Narcisse ne le lâche pas des yeux.
Yakında Caractacus'un birkaç gencinin Britanya'ya dönmesine izin vereceğim sen de kılık değiştirip onlarla gideceksin.
J'ai un plan pour te sauver. Narcisse a tout arrangé avec Caractacus. Le monde entier est devenu romain, tu ne seras en sécurité que dans le nord de la Bretagne.
# Bayağı uzun bir hikayeydi, değil mi?
- Et Narcisse? - Agrippine la jeune le tuera.
Aslına bakarsanız, kendimi Yunan mitolojisinden bir figürle özdeşleştirecek olsam, bu Narkissos olmazdı.
Si je devais m'identifier avec un personnage... de la mythologie grecque, ce ne serait pas Narcisse.
- Narcissus'a neler olduğunu unutma.
- Souviens-toi de Narcisse.
Bir başın yana yattığını görünce her zaman yukarı kaldırırım ki gövdesini görebilsin.
Quand j'ai affaire à un Narcisse... je fais en sorte qu'il voie son corps sans tête.
Kendini beğenmiş bir tip.
Un Narcisse.
Nergis ve yasemin cezbedecek denizcileri her kasabadaki.
Le narcisse et le jasmin Pour attirer les matelots de village en village
Narsisyus kendini keşfettiğinden beri, bu kadar sevgi dolu bir oda görmemiştim.
Quelle fête! Je n'ai jamais vu tant d'amour depuis que Narcisse s'est découvert.
Senden bir tane yetmiyor mu zaten?
Ça va, Narcisse?
Gölgeler içindeki siyah nergis.
Un narcisse noir parmi les ombres.
Ben bir nergisim. "
Je suis un narcisse.
Seok benim kısmen bir üye olduğumu fark etmemiş görünüyordu, kod adım "Siyah Nergis".
Seok ne semblait pas réaliser que j'étais aussi membre du parti, surnommée'Narcisse Noir'.
Kod adı "Siyah Nergis" olan Shon Ji-Hye'ye ne oldu?
Et qu'est devenue Shon Ji-Hye, nom de code'Narcisse Noir'?
Gezegen Narcissus'a hoşgeldiniz.
Bienvenue sur la planète Narcisse.
O gece daha sonra Narisisus'u düşünmeye başladım ; adam güzelliğine o kadar hayran olmuş ki kendi güzelliğinde boğulmuş.
Plus tard, je me suis mise à penser à Narcisse, un homme tellement dévoré par sa propre image qu'il s'y noya.
Ve Narsisus gibi, Cnarlotte da gördüklerinden çok etkilenmişti.
Tout comme Narcisse avant elle, Charlotte fut tellement fascinée par ce qu'elle vit que...
"... çöl çiçeklerle yeşerecek..
'" Le désert se réjouira, et fleurira comme un narcisse.
Narsis görse gurur duyardı.
Narcisse serait fier.
Narcissus'un sorunu buydu.
C'est ça, le problème de Narcisse.
Onun yerine, Narkissos'un yüzünün yansıması için bir tür fragmandır.
Il a été supplanté par des réclames publicitaires vantant le reflet de Narcisse à la surface de l'eau.
Nergis, "Gerçekleşmeyen Aşk"'ı simgeler.
Le narcisse symbolise un amour inaccompli.
Narcissus'un hikayesini biliyor musun?
Connaissez-vous l'histoire de Narcisse?
Benim kız arkadaşım da ruhsuz bir narsist gibi görünen iyi bir kızdı.
Ma petite amie était une fille bien déguisée en Narcisse insipide.
En sevdiği roman, Conrad'ın "Nergisli Zenci" sidir.
Et que son roman préféré est Le nègre du narcisse, de Joseph Conrad.
Chez Narsis'in tam önünde.
Juste devant "Chez Narcisse".
Her neyse, André Bazin'in söylediğinin tersine filmler işbirlikçi sanat eserleridir.
Tu me rappelle Deborah Kerr dans le Narcisse Noir. Qui qu'il en soit, Malgré ce que disait André Bazin, le cinéma est un art collectif.
Narcissus'dan mı söz ediyorsun?
Vous parlez de Narcisse?
Memba suyundaki Narcissus gibi.
Comme Narcisse, dans les eaux de la source.
Narcissus'u bilmiyorsun değil mi?
Tu ne connais pas Narcisse?
Narcissus memba suyundaki kendi yansımasına aşık olmuş.
Narcisse est tombé amoureux de son propre reflet, dans les eaux d'une source.
Narcissus.
Narcisse.
Ama ben ona Narcissus diyordum. İlahi bir yüzü vardı.
Mais je l'appelais Narcisse, tant son visage était divin.
Narcissus olmayabilirim ama Echo'yla dans edebilir miyim?
Je ne suis pas Narcisse, mais j'espère danser avec Écho?
Başı dönen nergisler tepenin yamacında
Le narcisse ébouriffé se délasse
"Black Narcissus."
Narcisse Noir.
- Benim düşünceme göre yeğeniniz, Roma'nın en iyi kadınıdır.
Narcisse, considère que notre amitié n'existe plus dorénavant.
- Baba, benimle görüşmek istemişsin.
Laisse-nous, Narcisse.
Sana Narcissus diyeceğim.
Je t'appellerai Narcisse.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]