Nhs translate French
41 parallel translation
marjuana NHS'yı kullanılabilir yapmakta serbest olacak Kronik hastalıkların davranışları. Mesela kaşıntılı bişi.
La marjuana sera en vente libre dans les hospitaux... pour le traitement des maladies chroniques.... comme les démangeaisons au niveau des couilles.
10 şişenin koordinatlarını, polise, NHS ve Haz-Mat'a verdik.
Nous transmettons les coordonnées des tubes à la police et à l'Institut Sanitaire.
NHS her şeyi kontrol ediyor.
L'Institut s'occupe de tout ici.
NHS, işten çıkarmalarına yardım edebilirsin.
Tu peux travailler au déploiement de l'Institut.
NHS geldi.
L'Institut vient d'arriver.
NHS, onu karantinaya alıyor.
L'Institut la met en quarantaine.
Evine NHS'den doktorlar gitti.
On a envoyé l'Institut chez elle.
NHS ve Hazmat'la bağlantı kurun.
Travaillez avec l'Institut et les équipes anti-contamination.
Büro şefimizin az önce bildirdiğine göre Ulusal Sağlık Servisi Los Angeles'ın artık güvenli olmadığına inanıyormuş.
Notre chef de bureau vient de m'informer que le NHS pense que Los Angeles n'est plus sûre.
Şehir merkezine, Ulusal Sağlık Servisi'ne.
Dans le centre ville. Au NHS.
- Seni Ulusal Sağlık Servisi'nden ararım.
Je t'appellerai depuis NHS.
Ulusal Sağlık Hizmetleri'ndeki ülke çapındaki kriz derhal yürürlüğe konması planlanan acil durum önlemleri raporunun sızmasıyla mercek altına alındı.
"La crise que traverse l'Office National de la Santé ( NHS ), " émane d'un rapport confidentiel sur les mesures d'urgences à appliquer. "
Bu anlaşma bütün ekonomiyi mahvedebilir.
Cet arrangement pourrait anéantir toute notre économie, ça serait un désastre pour le NHS.
- Bütün sağlık hizmetleri! NHS hastanelerini yabancı bir milyardere kelepir fiyatına satmak.
Refourguer les hôpitaux du NHS à un milliardaire étranger.
Oleg Korsakov NHS'e büyük bir yatırım yapmak üzere.
Oleg Korsakov est sur le point d'investir gros dans le NHS.
Hoşça kal Ulusal Sağlık Hizmetleri.
Au revoir, le NHS.
Halkı NHS'in ne kadar kötü durumda olduğunu bilmediğini fark etmemi sağladı.
On m'a laissé entendre, en haut lieu, que le public ne sais pas à quel point le NHS est en mauvais état.
İngiliz politikasının tam kalbindeki konuşulamayan gerçek Ulusal Sağlık Hizmetleri'nin çöküşü.
Le grand tabou des politiques est l'effondrement du NHS.
NHS için tek umut o.
Il est le seul espoir pour le NHS.
Bu adam evrenin ekonomi ustası olmalı,... NHS'i kurtaracak kişi.
Ce type est censé devenir le maître de la finance mondiale, le type dont le gouvernement pense qu'il va sauver le NHS.
NHS'i tamamen yok edecek.
Il va anéantir le NHS.
Hugo ve Zaf onu NHS'i ele geçirme konusunda konuşturmalı.
Hugo et Zaf doivent le faire sortir de ses gonds à propos du NHS.
Korsakov anlaşması yattığına göre, NHS'i kurtarmak için gereken para başka bir yerden bulunmalı.
Maintenant que le deal de Korsakov est tombé à l'eau, il va bien falloir trouver de l'argent pour sauver le NHS.
Bu onun banka detaylarını, kredi kartlarını,... seyahat hareketlerini, fakültedeki sınıf arkadaşları ve asistanlarının listelerini,... cep telefonu kayıtları ve hücre konumlanmasını, NHS dosyalarını...
Ça intègre ses données bancaires, ses cartes de crédit, ses déplacements, ses données universitaires, les enregistrements téléphoniques, son dossier médical...
- Ulusal Sağlık Kurumu'na benzemiyor.
Pas vraiment comme le NHS ( National Health Service ).
İyi bir tane. Hey, bence arkadaş NHS de plastik cerrahi yaptırmış.
Vous savez, l'ami, il y a la chirurgie esthétique.
Sahibi NHS. İngilizce konuş!
Vous demandiez des nouvelles de M. Browning?
- Hepsini NHS ödedi.
- Non, non. C'est le NHS.
NHS'de her şey ücretsiz.
Non, avec le NHS, tout est gratuit.
Burası bir NHS hastanesi. Yani fatura ödemezsiniz.
Non, c'est un hôpital du NHS, on ne paie rien.
İngiliz sağlık hizmetleri olan NHS sayesinde doğurdum.
Les frais d'accouchement ont été pris en charge par le National Health Service.
Yeni ulusal sağlık servisi hizmete 5 Temmuzda başlıyor.
Le NHS entrera en service le 5 juillet. Qu'est-ce?
Bayan Thatcher bile ulusal sağlık servisi elimizde güvende demişti.
Même Mme Thatcher a déclaré qu'elle ne toucherait pas au NHS.
Çünkü insanlar kabul etmezdi. İngiltere'de olmazdı. İnsanlar ulusal sağlık hizmetinin zayıflatılmasını ya da yok edilmesini kabul edemezdi.
Et personne en Grande-Bretagne n'accepterait qu'on supprime le NHS.
Thatcher ya da Blair ulusal sağlık servisini kaldıracağım derse...
- Si Blair avait dit : Je supprime le NHS...
- Evet, NHS uygulaması.
- Oui, un cabinet du NHS.
Devletten maaş alan bir doktorsun. Ulusal sağlık sigortası kapsamında çalışıyorsun. - Ve bir milyon dolarlık evde yaşıyorsun.
Vous travaillez pour le gouvernement au NHS et votre maison vaut un million de dollars.
NHS 24'ü arayayım mı?
Dois-je appeler SOS médecin?
NHS ve refah devleti savaş sonrası toplumun yeniden yapılandırılması sırasında kuruldu.
Le NHS et l'état sont fondé sur la réévaluation d'après guerre de la société.
The NHS, yaşamın sonu planlaması ile ilgili harika şeyler yapıyor.
Eh bien, la NHS produit des résultats formidables en prévision de la mort.
NHS bu tarafta.
Le secteur public est ici.