Nicole translate French
2,663 parallel translation
İskelede Nicole ile buluşmaya gidiyorum.
- Je vais voir Nicole sur la digue.
Nicole'de kim?
- Qui c'est?
Bak Nicole, üzerinde birkaç tahlil yapacağız ama ne tür mide ağrıları çektiğini bana söyleyebilirsen çok yardımcı olurdu.
Nicole, je vais faire une série de tests, mais si vous me décriviez vos douleurs à l'estomac, ça m'avancerait.
Dinle, Nicole'un koliti, diyabeti ve trombositopenisi yüzünden oldukça ilerlemiş durumda ve ameliyat da çok riskli.
Sa colite est bien avancée, opérer me semble risqué à cause de - son diabète et de sa thrombopénie.
Nicole benim hastalarımdan biri ve geçmişini partnerinden saklamak adına ölümü göze almaya razı.
Nicole est ma patiente. Elle était prête à risquer sa vie pour cacher son passé à sa partenaire.
Anna Nicoles'e benzetmek istememiştim.
Pas comme Anna Nicole.
Hepsinin basit açıklamaları var. Yüksek lisans öğrencilerimizden Nicole Graham kazı alanının dışında bir jaguarın pençeleri arasında can verdi.
- Tous sont explicables. a été tuée par un jaguar près du site.
Stanford, Nicole'ün ölümünden dolayı Will'i suçluyordu.
Stanford lui reprochait la mort de Nicole.
Nicole ölünce Stanford yıkıldı.
Stanford a été anéanti.
Will'den kurtulmak için cinayeti bile göze alabileceğini düşünüyor musunuz? Stanford bana o gece ölmesi gerekenin Will olduğunu söylemişti. Nicole değil...
Vous pensez qu'il serait allé jusqu'au meurtre? pas Nicole.
Tam olarak kim olduğunu biliyorum. Diş tahlilleri gösteriyor ki ceset Nicole Graham'e ait. Lanetin ilk kurbanı.
Je sais précisément qui c'est. 1re victime de la malédiction.
Nicole Graham'den bahsediyoruz. Onu Meksika'da öldürdün. Sonra da üstünü örtmek için cesedini mumyaladın.
- Nous parlons que vous avez tuée au Mexique et que vous avez momifiée pour vous couvrir.
Ne! Hayır. Nicole jaguar saldırısında ölmüştü.
Nicole a été tuée par un jaguar.
Hayır. Nicole ile arkadaştım.
nous étions amies.
Programa katıldığından beri Nicole'e karşı bir şeyler hissediyordu.
Il en était fou depuis qu'elle nous avait rejoints.
Temin ederim ki bunu Nicole'e kim uyguladıysa arkasında DNA bırakmıştır.
Celui qui a fait ça a laissé son ADN derrière lui.
Nicole Graham'i öldürmekten dolayı tutuklusunuz.
Je vous arrête pour le meurtre - de Nicole Graham.
Stanford hastaneden çıkınca her şeyi itiraf etti. Nicole'ü nasıl mezara sokmaya ikna ettiğini kutlama yapmayı reddedince de nasıl kavga ettiklerini...
Stanford a tout avoué... leur bagarre quand elle a refusé de faire la fête avec lui.
Nicole'un vücudu ile değiştirdiği mumyaya ne olmuş peki?
Qu'est-il arrivé à la vraie momie?
Vücut o kadar narindi ki Stanford'un tek yapması gereken pakedini açıp toza bastırmaktı. Ardından Nicole'ün vücudunu yeniden paketleyip lahitin içine yerleştirdi. Sıkıca kapadı.
Elle était si fragile qu'il n'a eu qu'à enlever il a enveloppé l'a mise dans le sarcophage qu'il a scellé. la momification était achevée. il a pris un outil du musée pour desceller la gargouille
Merhaba, ben Jake'in amcası Charlie. Nicole.
- Charlie, l'oncle de Jake.
Ee, olay nedir, Nicole?
- Nicole. Il se passe quoi?
Dinle, Nicole, bu çocuğu seviyorum ve onun incindiğini görmek istemiyorum.
Nicole, j'aime ce gamin, et je veux pas le voir souffrir.
Brigitte Nielsen vardı resmen birinin kapağında.
Ils en ont un avec Anna Nicole Smith.
... ama görünüşe göre Nicole Ritchie'nin bebeği iyileşecek.
... mais il semble que le bébé de Nicole Richie va s'en sortir.
Ambulansı Nicole kullanıyor olmalı.
- Ça doit être Nicole qui conduit.
- Hey, Nicole
- Salut, Nicole! - Salut.
Bir saat kadar izledin.. ... ve Nicole Kidman'nın bu filmden Oscar alması gerektiği söyledin ve kapattın. Iyy.
Oui, vous avez même dit que Nicole Kidman méritait un Oscar.
Nicole, bunu sana yapmam.
Je ne te ferais pas ça.
Gururlandır beni Nicole.
Rends moi fière, Nicole.
- Çok geç Nicole.
- C'est trop tard, Nicole.
Seni de hatırlıyorum Nicole, tamam mı?
Ecoute, je me souviens de toi aussi, Nicole, d'accord?
- Efendim Nicole.
- Oui, Nicole.
Sana güveniyorum Nicole.
Je compte sur toi, Nicole.
Riskleri biliyorlardı Nicole.
Ils connaissaient les risques, Nicole.
Üzgünüm Nicole.
Ecoute, je suis désolé, Nicole.
Neler oluyor Nicole?
Nicole, qu'est-ce qui se passe?
- Nicole!
- Nicole!
- Nicole, hayır.
- Nicole, non.
- Nicole.
- Nicole.
Nicole.
Nicole.
Üzgünüm Nicole.
Je suis désolé, Nicole.
- Nicole, onu geçtik.
- Nicole, On a déjà fais ça.
Nicole, oraya git ve sihrini hazırla.
Nicole, va là-bas et tiens toi prête.
Nicole!
Nicole!
Nicole, acele et!
Nicole, vite!
- Her an olabilir Nicole.
Quand tu veux, Nicole.
Jack ve Nicole Sutton tarafından organize ediliyor.
{ \ pos ( 192,230 ) } Menée par Jack et Nicole Sutton.
- Bu karım, Nicole.
- Voici ma femme, Nicole.
- Aman Tanrım. Nicole mü o?
- C'est Nicole?
Gelen Nicole, değil mi?
- C'est Nicole?