Nikaragua translate French
232 parallel translation
Nikaragua sahiline adımını atan ilk bahriyeli. Louie Amca bu!
Plus récemment, le soldat Lou Bevis, qui a débarqué au Nicaragua.
O Emiliano Chamorro'dur, Nikaragua Başkanı. Yes, İşte finansman görevlisi Luis Marin,
C'est Louis Marin, rapporteur budgétaire, ministre des Pensions sous Poincaré.
Ama resimdeki yazıya göre o Nikaragua'nın Devlet Başkanı...
Ça ne fait rien, monsieur... - Holy. - Pardon?
ve "Nikaragua", yaklaşın.
et "Nicaragua", approchez.
Nikaragua depreminden banane! 100.000 ölü umurumda değil.
Je me fiche du tremblement de terre au Nicaragua ou de 100000 victimes.
Panama ve Nikaragua, Kosta Rika'nın komşuları.
Le Panama et le Nicaragua bordent le Costa Rica.
Nikaragua'da 50 yılı aşkın süredir, sevilmeyen diktatörlere karşı... direnişler meydana geliyor.
Au Nicaragua. la résistance face aux dictateurs n "a cessé de s" amplifier pendant 50 ans.
1979 baharında... her kesimden Nikaragua'lı, Başkan Anastasio "Tacho" Somoza'yı... devirmek için son kez bir araya geldi.
Au printemps 1979. les Nicaraguayens se sont alliés pour renverser le président Anastasio " "Tacho" " Somoza. Alors que le conflit empirait.
Asıl Nikaragua.
Nicaragua. C " est là qui faut être.
- Nikaragua parası versem.
- Tu prends les cordobas?
Bana Nikaragua hakkında bilgi ver.
Dis-moi tout sur le Nicaragua.
Bu gece Nikaragua'daki bağlantılarını tuttum.
J " aime bien ses liens avec le Nicaragua.
Bir harita al Charlie ve Nikaragua'yı bul.
Prends une carte. Cherche le Nicaragua.
- Nikaragua'yı nasıl buldun?
- Ça te plaît le Nicaragua?
- Claire, Nikaragua'dan bıktım.
J " en ai assez du Nicaragua.
Sayın Başkan, Nikaragua topraklarının beşte biri sizin.
Vous possédez 1 / 5 du Nicaragua.
Nikaragua artık özgür bir ülke olacağı için, Bay Price,
Le Nicaragua sera bientôt libre.
Ham ve ben Nikaragua'ya gitme emri aldık.
Ham et moi, on a dû aller au Nicaragua.
Küba ve Nikaragua asker sayısını 500.000'e çıkarıyor.
Effectif des troupes cubaines et nicaraguayennes : 500000 hommes.
Nikaragua, San Salvador Kamboçya, Angola ve Meksika'da.
Nicaragua, San Salvador, Cambodge, Angola et Mexique.
Burada açtıkları gediklerden giren Küba ile Nikaragua orduları ilerleyerek "Büyük Ovalar" bölgesinde toplandılar.
Ils ont ouvert la porte, et les armée cubaines et nicaraguayennes se sont engouffrées... Elles ont avancé par les Prairies.
Nikaragua'yla ilgili bir şeydi. Sandinistalardan mısınız?
- Vous êtes un sandiniste?
Nikaragua'daki ihtilalin ardından Orta Amerika'nın minik ülkesi El Salvador bir keşmekeşin içine düştü.
Ce film est tiré d'événements réels survenus en 1980-81. Les personnages sont transposés.
Asiler Nikaragua'dan silah ediniyorlar.
Les rebelles reçoivent des armes du Nicaragua.
Burayı ele geçirdiklerinde şaka olmadığını anlayacaksın. Nikaragua sadece başlangıçtı.
Tu rigoleras moins quand ils vont nous envahir.
— Nikaragua nasıldı?
Comment ça va, au Nicaragua? Mal.
Evet, Larry, Nikaragua hakkında ne düşünüyorsun?
- Non. Tu vois, Willie? Je n'ai pas dit que c'était mal.
Alf, neden Nikaragua konusuna girdin şimdi?
Je faisais juste une réflexion.
Bu arada Nikaragua'yla ilgili kitabımı okuma fırsatınız oldu mu? - Hayır, olmadı.
Avez-vous lu mon livre sur le Nicaragua?
Nikaragua sana bir şey ifade ediyor mu?
Connaissez-vous le Nicaragua, Colonel? - Pas du tout.
Nikaragua berbat bir iç savaşın ortasında bölünmüş bir ülke.
Qu'ai-je à voir là-dedans? Nicaragua est un pays divisé, Sir.
Ben Nikaragua'ya ilgi duyuyorum Walker, sen de öyle. Bunun farkında ol ya da olma. O hâlde üzgünüm, size yardım edemem.
Le Nicaragua m'intéresse, et vous aussi, Walker, que vous le sachiez maintenant ou non.
Walker geriye bakmamaya ve sadece geleceğe yüzünü dönmeye kararlıydı. Vanderbilt'in teklifini kabul etti ve Nikaragua'ya yelken açtı.
Walker décida de ne pas se retourner, mais d'aller de l'avant.
Amerikan piyade taburu, Nikaragua'nın liberal partisinin seçkin temsilcileri tarafından Realejo'da karşılandı. - Kardeşim William Walker.
La phalange américaine fut reçue à Realejo par des représentants de haut rang du parti libéral nicaraguayen.
Amerikalıların Realejo'ya ayak basışı yeni bir dönemin başlangıcı oldu. Sadece Nikaragua için değil, tüm Orta Amerika için.
L'arrivée des Américains à Realejo marqua le début d'une nouvelle ère non seulement pour le Nicaragua, mais pour toute l'Amérique Centrale.
... yani Nikaragua halkına karşı herhangi bir suç işleyen herkes,.. ... yargılanacak ve buna göre muamele görecek. Aşırı içki içmek,..
Celui qui en abuse en bafouant l'hospitalité du peuple nicaraguayen, sera jugé et condamné.
Bu haklı amaç için bizlere Nikaragua Liberal Partisi'nden iki kişi yardım edecek. General...
Dans cette juste cause, nous sommes assistés par deux défenseurs de la démocratie,
Nikaragua vatandaşları,.. ... bugün Granada şehri ve tüm Nikaragua özgürlüğüne kavuşmuştur!
Citoyens du Nicaragua, aujourd'hui, la ville de Granada et tout le Nicaragua ont été libérés.
"Nikaragua'nın kaybettiği gibi ; Honduras, Salvador ve Guatemala da kaybeder. Tabii gringoya karşı birlik olmazsak."
"Le Nicaragua, le Honduras, le Salvador et le Guatemala sont perdus si nous ne nous unissons pas tous contre le Gringo..."
- Nikaragua benim ülkem.
Songez-vous à y revenir?
O gemiler şu andan itibaren Nikaragua Cumhuriyeti'nin malıdır.
Et je confisque ses bateaux.
Her büyük Nikaragua kasabasında kontrolü kaybettik. İmkansız! Bu çok saçma.
Ils perdent le contrôle de chaque grande ville du Nicaragua.
Seninle Nikaragua'ya gideceğim.
Je pars au Nicaragua avec toi.
NİKARAGUA, 1979
NlCARAGUA. 1979
- Leon için mi, Nikaragua için mi?
- Pour León. pour le Nicaragua.
Nikaragua ; buranın güneyinde berbat, küçük bir ülke.
C'est un petit pays merdique quelque par plus au sud.
Şu an Nikaragua'daki tüm taşımacılık benim elimde.
J'y contrôle tous les moyens de transport.
Nikaragua'nın demokrasiye ihtiyacı var.
Le Nicaragua a besoin de démocratie!
... şu andan itibaren Tanrı'nın şahitliğinde Nikaragua vatandaşıyız.
Combattants, à compter de cet instant,
Çok yaşa Nikaragua!
Vive le Nicaragua!
Nikaragua'da köleliği başlatacağız.
Et de médicaments. - Silence!