Nympho translate French
115 parallel translation
Seksomanyağın önde gideni.
Une nympho de première, qui plus est.
Biliyor musun, geçen ay kocam o minik periye deli olmuştu.
Le mois dernier, mon mari a raffolé de la jolie petite nympho.
Her zaman söylemişimdir, o bir erkek delisi.
J'ai toujours dit que c'est une nympho.
Sen erkek delisi olduğun için istediğin her şeyi yapabilirsin, öyle mi?
Mais toi, tu fais ce que tu veux? Parce que tu es nympho.
Böyle pozisyonlar varsa, o kadın nemfomanyak olmalı.
Elle doit être nympho pour prendre de telles positions.
Önce'yapmam', sonra'belki yaparım,'sonrada'yapmam'diyen bir kadın gibisin...
On dirait une nympho qui dirait qu'elle ne veut pas, puis que peut être elle veut.
Kellogg, Mc Olain, Delaney gibi adamlar tarafından bir buçuk yıldır sikilen bir kadın gibiyim...
Je suis une nympho qui s'est faite baiser depuis un an et demi par des gars comme Kellogg, McClain, Delaney...
O kaltak seks düşkünü değil miydi?
Cette salope était pas nympho?
İmparatoriçe Nemfo.
Impératrice Nympho!
- Bir azgın karının bile standartları vardır.
- Même une nympho a des exigences.
İhtiyar bir seks düşkününün tekiyim.
Je suis une vieille nympho.
Cora sapıktır, paranoyaktır mı dedi?
Que j'étais nympho, parano?
Şu bimbodaki şişelere bak.
Hé, regarde les lolos de cette nympho.
Ben bir psikiyatristten söz ediyorum, ateşli külot.
Un psychiatre, nympho!
O nemfomanyakla o kadar meşgul olmasaydın...
Si tu étais moins occupé avec cette nympho...
Demek nemfoyum pislik.
"Nympho", mon cul.
BAhse girerim gerçek hayatta, galiba bu kadar vahşi değil.
Je parie qu'elle n'est pas plus nympho qu'une autre fille.
Bu seks canavarıyla nişanlandın ve bahsetmeye değecek bir şey olduğunu düşünmedin öyle mi?
Tu t'es fiancé avec cette nympho et tu ne penses pas utile de le mentionner?
- Yani seks canavarıydı diyorsun.
- Alors, c'était une nympho.
"Psikopat nemfomanyakla beraber parçalanarak en iyi seks."
"Le psycho se tape la nympho. Le meilleur coup qu'il ait démembré."
Ah, üvey annenin bir seks manyağı olmasına üzüldüm, Ama, bilirsin... Bunun benim halımla, yani ne ilgisi...
Écoutez, Maude, je suis désolé que votre belle-mère soit une nympho, mais je ne vois pas en quoi ça...
Hayır, ne yapmaları gerekir biliyor musun? Büyük memeleri olan seks düşkünlerini mahalleye taşındığı zaman kayıt altına alsalar,
Ils devraient plutôt nous prévenir quand une nympho aux gros nichons emménage dans notre quartier.
Şimdi, ofis sürtüğü oldum.
Maintenant, je suis la nympho du bureau.
Ne zannetmiştin? Ofis sürtüğü olduğumu mu?
Tu me prends pour la nympho du bureau?
Saçı moda dışı olarak karmaşık fakat oldukça ışıltılı ve manyak gibi öpüşüyor.
Je dois admettre qu'elle a une drôle de coiffure, mais elle est gaie comme un pinson et embrasse comme une nympho.
Çünkü yaptıkları buydu.
Ils m'appelaient "la nympho"...
- İma etmiş olabilirim. Bir toplantı yapıp, diğer editörlere ve yöneticilere bir nemfoman için çalışmanın nasıl bir şey...
Vous avez demandé à vos collègues ce qu'ils pensaient de la "nympho"?
Hastalık yüzünden işe gitmeme... "Bir nemfoman çalışmak istemiyoruz" protestosu.
"On ne bossera pas pour une nympho."
Nemfomanı kovdurdular.
Ils ont fait renvoyer la nympho.
"Erkek delisi!" diye bağırıyor.
Ca annonce bien la nympho.
Erkek delisi gibi göründüğümün farkındayım ama... gitmek üzeresin. Seni bütün yaz görmeyeceğim. Ve birine tutulunca, atlatmanın en kolay yolu hevesini almaktır.
Je sais que je passe pour une nympho, mais tu vas bientôt partir, je ne te verrai pas de l'été, et la meilleure façon de se remettre d'un coup de foudre, c'est d'agir.
Yarım saat içinde bu alemdeki en azılı iki ibne evlerine dönecek ve aşırı süslü saraylarının bahçıvanları ve onun seks düşkünü arkadaşı tarafından talan edildiğini görecek!
Et là, deux des folles les plus perverses de la chrétienté... vont trouver leur intérieur modèle saccagé... par le jardinier et sa copine nympho-manipulatrice!
Sürtük! Şıllık!
La salope, la nympho.
Büyük olasılıkla nemfoman olduğumu düşünüyorsundur.
Vous devez me prendre pour une nympho.
Çünkü size patronun kim olduğunu söyliyeyim. Tony veya Angela değil. Erkek delisi Mona bile değil.
Je vais vous dire qui est le patron : ni Tony ni Angela, ni même Mona, la nympho.
Ya penise aç bir kraliçe onu yemeye kalkışırsa?
Et si une folle nympho lui saute dessus?
Bilmeniz gerekir ki... kızınız bir tuhaf.
II faut que je vous dise... votre fille est une nympho.
- Ho.
- Nympho.
Rahip, geline Fransız öpücüğü veriyor. Gelin bir nemfoman.
Un prêtre roule un patin à la mariée, une nympho.
Sayın Hakim, bu rezalet! Daha nemfoya gelemedik bile.
C'est dingue et on n'a pas parlé de la nympho.
Baskı altında nemfoyla yattığını iddia eden bir din adamı.
Un prêtre qui dit avoir couché avec la nympho sous la contrainte...
Hadi, ne tür bir seks delisiyle başa çıkmam lazım, bilmek istiyorum.
Je veux voir à quelle nympho j'ai affaire. D'accord.
Sadece o değil. Arkadaşımın kız arkadaşı da benimle ve azgın hatunla birlikte olmak istedi.
Je suis avec la nana de mon pote et l'autre nympho.
Bir çeşit kleptomani.. nimpomani.. ya da piromani.
Comme une sorte de clepto... ou de nympho... ou de pyro.
Hemşireyim. Tamam mı? Edepsiz, ahlâksız değilim.
On dit infirmière, pas vilaine, ni cochonne, sûrement pas nympho.
Ben hala bir erkek delisiyim.
- Je suis toujours nympho.
Bunu da ye, seks manyağı!
Prends ça, espèce de nympho!
Hey, Honah Lee, şu Ohio'lu ateşli nemfoman nasıl?
Honah Lee, comment va la vahiné nympho, de l'Ohio?
Baba, nemfoman ne demek?
Papa, c'est quoi, une nympho?
Bu da onun bir nemfoman ve editörlük için yetersiz olduğunu gösterir.
qu'elle est nympho et incompétente.
Nemfoman gibidir.
C'est une nympho.