English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ O ] / Oats

Oats translate French

49 parallel translation
Ben... Yulaf ezmesi severim.
Je suis moi-même un fervent du Quaker Oats.
Oats Askeri Akademisine gideceğim, efendim.
Que je devrais aller à l'Académie Militaire Oats, Monsieur.
Albay Oats la bu sabah konuştum.
J'ai parlé au Colonel Oats ce matin.
Ve ben Oats Askeri Akademisine gönderilicem.
Et je suis condamné à finir à l'Académie Militaire Oats.
Arkadaşımı hatırladın mı? Alaska'daki askeri okuldan Albay Oats.
Tu te souviens de mon ami, le colonel Oats, du lycée militaire d'Alaska?
Albay Oates!
Le colonel Oats!
Oats, yolunun üstünde onlardan bir gurup var.
Mes gars sont prêts à aller vous rejoindre.
Bak bu pek iyiye alamet değil Oats.
Ca, c'est pas très bon signe.
Oats, bu ses neydi?
Oates, c'était quoi?
Yüzbaşı Yulaf ve Carson Daly var, yani... Vay be.
J'ai Capitaine Oats et Carson Daly, alors...
Bekle. Yüzbaşı Yulaf fazla şampanya içti ve Carson Daly de "koskocaman bir alet" gibi.
Capitaine Oats a pris un peu trop de champagne Carson Daly est un giganténorme abruti.
Yüzbaşı Yulaf ile tanıştın mı?
Tu as déjà vu Captain Oats?
Seth. Beni Yüzbaşı Yulaf ile tanıştırmak için buraya getirmedin değil mi?
Seth tu ne m'as pas amenée ici pour me présenter à Captain Oats?
Seni Yüzbaşı Yulaf ile burada bırakacağım birazdan dönerim, tamam mı?
Donc, je te laisse avec Captain Oats, je reviens tout de suite. OK? Merci.
Yüzbaşı Yulaf'ı Jenga'da yeniyorum.
Je suis en train de battre Captain Oats à Jenga.
Biliyor musun, Yüzbaşı Yulaf tam bir kaybedendir.
Captain Oats est mauvais joueur de toute façon.
Birazdan döneceğim ve bir de ne, Yüzbaşı Yulaf?
Je reviens tout de suite. Qu'y-a-t-il Captain Oats?
Yüzbaşı Yulaf ile oturmuyorum.
- En tous cas, sûrement pas couché avec Captain Oats...
Evet, biz de sen ve Yüzbaşı Yulaf ile oturabilir miyiz?
Alors on peut s'asseoir avec toi et Captain Oats? Oui.
Ne istiyorsun? - Tam Kaptan Yulaf'ın tipi.
- Elle est tout à fait le style de Captain Oats.
Hey, umarım sen ve Kaptan Yulaf eğlenirsiniz.
- Ouah... J'espère que Captain Oats et toi prendrez du bon temps.
Sen ve Yüzbaşı Yulaf diye biri daha!
Toi et un mec appelé Captain Oats!
Yüzbaşı Yulaf da kim?
Bon Dieu! Qui est ce Captain Oats?
Biliyorum. Annemle tanıştın hatta Yüzbaşı Yulaf'la bile tanıştın. Bu liste böyle uzayıp gider.
Ce qui est étrange puisque tu as rencontré mon père ma mère, Captain Oats et la liste continue.
Pekala, ne yapmayı düşünüyorsun? Bütün yılı Kaptan Yulaf'la mı geçireceksin?
Tu vas passer ton année avec Captain Oats?
Bu Ryan? Kaptan Yulaf?
Et ça c'est ç est Ryan, Captain Oats?
Görüyor musun Yulaf, The Valley'de bile işler aynı.
Tu vois, Oats, c'est la même chose dans The Valley.
Kaptan Yulaf'la mı dertleşiyorsun?
Toi et Captain Oats vous confiez l'un à l'autre?
- Ben Yulaf'la evde kalacağım.
- Moi et Oats on va commander la pizza.
- Hey, Kaptan Yulaf'ı ödünç alabilir miyim?
- Hé, je peux emprunter Captain Oats?
Yulaf, eğer o, senin bir yerlerine dokunursa, bir yerlerin dediğim...
Oats, s'il te touche à des endroits bizarres, et par bizarre je veux dire...
- Kaptan Yulaf'ı da mı getirdin?
- Captain Oats?
- Evet, ama, Kaptan Yulaf iyi temsil edilip edilmediğinden endişeleniyordu.
- Ouais, hé bien Captain Oats voulais être sûr d'être bien représenté.
Bence Kaptan Yulaf burada olsaydı çok gurur duyardı... ya da bu görüntüden ciddi anlamda rahatsız olurdu.
Je pense que Captain Oats serait très fièr... ou profondement perturbé par cette vue
Evet. Yulaf'ın baya üzgün olacağını düşündüm tatlı, güzel ve parlak saçlı birisinin eşlik etmesi ona iyi gelir diye düşündüm. Yani onun yanında bulunacak birisinin.
J'ai pensé qu'Oats serait triste et qu'il aurait besoin de la compagnie d'une jolie jument qui pourrait prendre soin de lui.
Kaptan Yulaf'a ne dersin?
Et Captain Oats?
Kaptan Yulaf pek konuşkan bir at değildir, ama sana iyi yolculuklar diliyor, ve... seni özleyeceğini söylüyor, neyse... tamam.
Captain Oats est un cheval peu loquace, mais il te dit "bon voyage" et "tu nous manqueras",
- Aslında, hayır.
En fait, non. Pourtant, les seules passions que je te connais sont Captain Oats, la musique pleurnicharde et sûrement pas la B.D. Ah?
Hadi, Kaptan Yulaf.
Allons, Captain Oats.
ve Marissa ve ben Luke'un arabasında turlarken, sen evde Kaptan Yulaf'a yemlik yapıyordun.
Et pendant que Marissa et moi transformions la voiture de Luke en fumoir tu construisais une mangeoire pour Captain Oats avec des allumettes
Bekle, hayır, hayır. Yani Kaptan Yulaf.
Attends, non, non, je veux dire Captain Oats.
Az önce Quaker Oats işini aldığımızı duydum.
On a eu le contrat pour le gruau Quaker.
Aslında diğer ürünlerinizle de ilgilensek, tüm Quaker yulaf ürün ailesi etrafına bir cumartesi sabahı TV programı da ayarlayabiliriz.
Je pense que si vous nous présentiez à l'ensemble de votre entreprise, nous pourrions mettre en place une émission le samedi matin autour de la famille Quaker Oats.
Tabii, adı da "Quaker Yulaf Ailesi" olabilir.
Ça pourrait s'appeler "La famille Quaker Oats."
Böylece hesabınız kapanıyor Bayan Yulaf.
Votre compte est à sec, Mme Oats.
- Durumu epey kötü Oats.
- Il est mal en point.
Kaptan Yulaf.
Captain Oats...
Kaptan Yulaf buralarda mı?
Captain Oats est par ici?
Kaptan Yulaf, iyi bir dinleyicidir, ama Prenses Pırıltı...
Captain Oats est très à l'écoute,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]