Ona söylemedin mi translate French
342 parallel translation
Ona söylemedin mi?
Tu ne l'as pas prévenu?
Mezun olmadığını ona söylemedin mi?
Tu ne lui as pas dit que tu ne passais pas?
- Ona söylemedin mi, John? - Henüz değil.
- Vous ne lui avez pas dit, John?
- Ona söylemedin mi?
- Vous ne lui avez pas dit?
- Ona söylemedin mi, Cledus.
- Cledus, tu ne lui as pas dit?
- Ona söylemedin mi?
- Vous n'avez rien dit?
Her şey çok güzel. Ona söylemedin mi?
Tout est impeccable.
- Ona söylemedin mi? - Hayır.
Tu ne le lui dis pas?
- Ona söylemedin mi?
- Tu ne le lui as pas dit?
Ona söylemedin mi?
Tu lui as dit?
- Ona söylemedin mi?
- Tu ne lui a pas dit?
Ona söylemedin mi? - Hayır.
Tu lui as pas dit?
- Ona söylemedin mi?
Tu ne lui as pas dit?
- Ona söylemedin mi?
- Tu ne lui as pas dit?
Ona söylemedin mi!
Ram! Tu ne lui as rien dit!
Henüz ona söylemedin mi?
Tu ne lui as pas encore dit?
- Ona söylemedin mi?
- Tu n'as rien dit?
Ona, öyle olduğunu söylemiş olmalısın. - Söylemedin mi?
Mais tu le lui as dit!
Ona söylemedin, değil mi?
Tu ne lui as pas dit?
Ona hâlâ söylemedin mi?
Tu ne lui as pas encore dit?
Ona nispet olsun diye peşime düştüğünü de söylemedin, değil mi?
Ni que vous m'aviez attiré pour la contrarier.
Ona kaybolabileceğini söylemedin mi?
Tu lui as dit qu'il risquait de se perdre?
Tüm bunların yalan olduğunu söylemedin mi ona?
Bon sang, tu ne lui as pas dit que c'était faux?
Ona kim olduğunu söylemedin mi?
Tu peux arrêter maintenant. Tu ne lui as pas dit qui tu es?
Ona, benim de canımın çektiğini söylemedin mi?
Tu lui as bien dit que moi aussi, je la voulais?
Nereye gittiğimizi ona söylemedin, değil mi?
Tu ne lui as pas dit où nous allions?
Ona kaçta geleceğimizi söylemedin mi?
- Il ne sait pas à quelle heure on arrive?
Ona ABC'yi, NBC'yi ve CBS'i de... getireceğimi söylemedin mi?
Vous ne lui avez pas dit que j'amenais ABC-TV... NBC-TV... CBS?
- Ona bunun yasak olduğunu söylemedin mi?
- Mais c'est interdit. - Elle a pas demandé mon avis.
Annene ona hediye alacağımı söylemedin, değil mi?
T'as dit à ta mère que je lui achetais un cadeau?
Ona geri dönmesini söylemedin mi?
Tu ne lui as pas dit de rentrer?
Bunu yapmayacağımızı söylemedin mi ona?
On a abandonné l'idée. Vous ne lui avez pas dit? Pourquoi en parle-t-il?
- Ona ihtiyacımız olduğunu söylemedin mi? - Söyledim!
- Tu leur as pas dit qu'on en avait besoin?
Ona adını söylemedin değil mi?
Tu lui as pas dit ton nom?
Ona söylemedin, değil mi?
Tu ne lui as pas dit.
Ona ne kadar süreceğini söylemedin Gerçekten o kadar sürer mi?
Vous ne lui avez pas dit combien de temps ça prendrait?
- Ona gerçeği hiç söylemedin mi?
- Lui avez-vous dit la vérité?
Ona hala söylemedin mi?
- Tu lui as rien dit?
Ne? Ona hiçbir şey söylemedin mi?
Quoi, tu ne lui as rien dit?
- Ona söylemedin mi?
Tu ne lui avais rien dit?
Söylemedin mi ona?
- Mon estomac me fait mal.
Onu uyarmadın mı? Ona listede olduğunu söylemedin mi?
- Tu l'as averti qu'il était sur la liste?
Bunu ona söylemedin, değil mi?
Mais tu ne lui as pas dit ça?
Ciddi bir ilişki aradığımı ona söyledin mi, söylemedin mi?
Tu ne lui aurais pas dit que je cherchais une relation sérieuse?
Ona hala bir şeyler söylemedin mi?
Tu en as parlé avec elle?
Ona söylemedin, değil mi?
- Tu ne lui as pas dit?
Ona kayıt yapacağımızı söylemedin mi?
Vous ne le lui avez pas dit?
- Yani ona daha söylemedin mi?
- Tu ne lui as encore rien dit?
- Söylemedin ona, değil mi? - Hayır.
- Tu ne lui as pas dit.
Hissettiklerini ona asla söylemedin mi?
Vous ne lui avez jamais fait part de vos sentiments?
- Ona hiçbir şey söylemedin, değil mi?
- Tu ne lui as rien dit, n'est-ce pas?