English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ O ] / Onu yakalayacağız

Onu yakalayacağız translate French

415 parallel translation
- Onu yakalayacağız!
- Nous l'aurons!
Ama o da bir insan ve onu yakalayacağız.
Mais il est humain et nous le coincerons.
Bu sefer onu yakalayacağız.
On l'aura cette fois.
Onu yakalayacağız.
Suis-le. On l'aura.
Sen otele döndüğünde hayatına karşı bir girişimde bulunacak ve biz onu yakalayacağız. Onun kim olduğunu nasıl bileceğiz?
Si vous partez d'ici, il tentera de vous tuer et on l'aura.
Onu yakalayacağız.
Nous l'attraperons!
- Onu yakalayacağız.
On l'aura.
- Onu yakalayacağız.
- On l'aura.
Onu yakalayacağız.
On va le rattraper.
- Onu yakalayacağız!
- Nous l'obtenons bien.
Ve fare deliğinden güvenlice çıkabileceğini düşündüğünde onu yakalayacağız.
Et quand le rat décidera de sortir de son trou... nous serons là.
Oğlunuza söyleyin, onu yakalayacağız, her zaman olduğu gibi.
Dites à votre fils qu'on l'aura. Comme d'habitude.
Öte tarafa doğru kayarak onu yakalayacağız.
Nous irons les cueillir de l'autre côté. - A vos ordres.
Tam o anda ortaya çıkıp onu yakalayacağız.
Nous surgirons alors pour capturer le fauve!
Yarın onu yakalayacağız.
Demain, on l'arrêtera.
Onu yakalayacağız
On va l'attraper.
Ama endişe etmeyin, onu yakalayacağız!
Ne vous inquiétez pas, on l'attrapera!
Onu yakalayacağız.
On l'aura.
Onu yakalayacağız.
Nous l'attraperons bientôt.
Çünkü er yada geç... onu yakalayacağız
Non. Il est mon ami.
Onu yakalayacağız.
On l'attrapera.
Onu yakalayacağız.
Nous l'aurons.
Onu yakalayacağız diyorum.
- Je vous dis qu'on l'aura.
Bu defa onu yakalayacağız.
Nous l'aurons, cette fois.
Onu yakalayacağız. Onu yakalayacağız.
Mais nous l'aurons!
Onu yakalayacağız.
Cherche, cherche
Onu yakalayacağız, kurşunu da kalmadı.
On revient On va le choper.
- Bu sefer onu yakalayacağız.
Bonne chance.
Biri sözler için yardım etsin ona. - Bu, o çocuk. - Bu sefer onu yakalayacağız.
Si l'amour est au rendez-vous d'automne
Hayır, yok. Ama onu yakalayacağız.
Mais on le coincera, c'est promis.
Ama onu yakalayacağız.
Mais on l'aura.
Chris, onu yakalayacağız.
Chris, on va l'avoir.
Onu yakalayacağız.
On l'aura, on l'aura.
O pislik arkamızdan dolaşmaya çalışıyor. Onu yakalayacağız.
Si ce fils de pute s'approche... on l'aura.
Evet, işte onu yakalayacağımız yer, bu küçük işaretin yakınları.
"Oui, c'est là qu'il faut le coincer, près de cette marque."
Onu kendimiz yakalayacağız!
Nous devons l'attraper nous-mêmes.
Onu biz yakalayacağız!
La police? Non. On va attraper ce type nous-mêmes.
Eninde sonunda onu yakalayacağımızı söyleyin.
Dites-lui qu'on fera tout sauter s'il le faut.
Yakalayacağız onu.
Ne vous inquiétez pas.
Onu her hâlükârda yakalayacağız zaten.
Où est-il?
- Tutuklayın onu. Sana onları bu sefer yakalayacağımızı söylemiştim.
- Je vous l'avais dit qu'on les aurait, cette fois!
Ama şu tünel, işte onu yakalayacağımız yer orası.
Mais la tanière, nous allons nous en occuper, et sérieusement.
Bir merdiven sarkıtacağız. Aşağıya inip onu yakalayacağım.
Descendons l'échelle, j'irai le cueillir.
Bir gün onu üniformasız yakalayacağım ve...
Je le coincerai sans uniforme, et...
Şimdi bu durumda, düşünmek zorundayız.. Eğer kanun onu yakalamazsa biz yakalayacağız.
Dans ce cas, s'il ressort vivant de cette ville avec le butin, nous serons là pour le cueillir.
Onu yakalayacağınızı sanmıştım. Will Amca, onlara fazla uzak değildi.
Il s'est échappé la nuit... après avoir essayé de brûler l'arène.
Onu yakalayacağız.
Nous le trouverons!
Onu yakalayacağız.
On va l'avoir
Onu sadece yakalayacağız.
On doit seulement le repérer
Hadi, onu yakalayacağız.
Allez!
Onu yarın yakalayacağız.
On le capturera demain.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]