Owl translate French
41 parallel translation
Yaptığın reklam için sana White Owl'da bir yemek kuponu aldım.
Je vous ai obtenu des repas gratuits au White Owl grâce à l'émission.
Sembolü Baykuş mağarasında ilk ne zaman gördün?
Quand avez-vous découvert le symbole de Owl Cave?
Sembolü Baykuş mağarasında ilk ne zaman gördün?
Quand avez-vous découvert le pétroglyphe de Owl Cave?
Menşei bilinmeyen Taş Resmin, Baykuş Mağarası'nda bulunması.
La découverte de pétroglyphes à Owl Cave.
Baykuş Mağarası'nda bulduğunuz Taş Resmin bir kopyası mı bu?
C'est une copie du pétroglyphe de Owl Cave?
Galvez, Jaime ve Owl.
Galvez, Jaime and le Hibou.
Aradığmız araç Owl Creek Köprüsü'nde.
Le véhicule que vous cherchez est garé sur le pont Owl Creek.
- Owl Creek Köprüsü.
Le pont Owl Creek.
Bayanlar, YBL'ye hoşgeldiniz.
Mesdames, bienvenues à OWLS ( Owl :
" Bloomington'daki Kızıl Baykuş.
" Au Red Owl de Bloomington?
Kızıl Baykuş.
C'est un Red Owl.
Sence Owl Island hapishanesi onu zapt edebilir mi?
Tu crois que la prison d'Owl Island peut le retenir?
Owl Island'a tıkıldı.
- Il est enfermé à Owl Island.
Ve burda da 45 dakika sonra ayrılıyorsun.
The Cape m'a fait perdre mes avantages avec les douaniers des ports, et d'un coup, ils vont à Owl Island?
Owl Island hapishanesinde yatmış Tarot tarafından büyük ihtimalle burada işe alınmıştır.
Il a purgé une peine à la prison de Owl Island, où il a du être recruté par Tarot.
Baykuş adıyla bilinen uluslararası bir suikastçı, ve Batı Berlin'in en acımasız kiralık katiliyim.
je suis un tueur connu sous le nom de The Owl, le plus méchant des tueurs à gages de Berlin ouest.
Baykuş 2 sene önce ortadan kayboldu.
The Owl a disparu mystérieusement il y a 2ans.
Ben Baykuş'um.
Je suis The Owl.
Baykuş adıyla bilinen uluslararası suikastçıyım.
je suis un tueur connu sous le nom de The Owl.
Archie'yi Baykuş'tan kurtarıp güvenini kazanmalıydım.
j'ai besoin de sauver Archie. de The Owl dans lequel il croit.
"Baykuş Yuvası".
Ça s'appelle "Owl's nest".
"Baykuş Yuvası" adlı bir evde kalıyorum.
J'ai réservé le gite appelé "The Owl's nest".
- The Owl Kings geri mi birleşmiş?
Les Owl Kings sont de nouveau ensemble?
Owl's Nest'ten iki panteri yedeğe aldım şehrin en seksi kızlarını bulabileceğin bir bardır.
J'ai serré deux cougars à l'Owl's Nest, le tripot le plus chaud de la ville.
Bu seni nasıl etkiler bilmiyorum, Shawn, ama Juliet'i barda gördüğüme oldukça eminim.
Je ne sais pas comment te le dire, Shawn, mais je suis persuadé avoir vu Juliet à l'Owl's Nest.
Gece kuşu cinayetleri.
J'ai une idée. Le massacre de Nite Owl.
Gece kuşu cinayetleri, bebeğim.
Massacre du Nite Owl, bébé.
Saldırgan hamleleri ve gece geç vakte kadar çalışmasıyla Gece Baykuşu lakabını almış.
Connu pour ses plaquages agressifs et ses entrainements de fin de soirée, ce qui lui a valu le surnom de Night Owl.
Pardon, Owl Creek köprüsündeki bir olay için hazırlıyordukda.
Désolé, nous ne faisons que la mise en place d'un événement à Owl Creek Bridge.
Owl Club'ı ayarlayabilir miyiz?
On peut avoir le Owl Club?
Lemon'a sürpriz yapmak istiyorsan Owl Club'a git.
Si tu veux faire une surprise à Lemon, va au Owl Club.
Baykuş Cenneti'nde bizim için ayarladığın gezi.
Celui que tu nous as réservé à "Owl Haven".
Televizyonda beyazlar sigara istiyor.
À la télévision, on voit les cigares White Owl,
Owl Creek de o ilk gün iyi arkadaşlar bir sürü kaybetti.
Mon premier jour à Owl Creek, j'ai perdu pas mal d'amis.
Ben Baykuş Creek oldu.
J'étais à Owl Creek.
Hepsini bileğindeki şeye mi harcadın? Bak, Red Owl'da tadilat yaptık. O kadar param yok.
Je ne les ai pas.
"Ölü Baykuş Koyu" mu?
"Dead Owl Creek"?
"Ölü Baykuş Koyu."
"Dead Owl Creek."
Yapacak daha iyi şeyler olmalı...
Il doit y avoir des trucs Il doit y avoir des trucs plus cool à faire à "Dead Owl Creek"?
Red Owl'a hoş geldiniz.
Bienvenue au Red Owl.