Pad translate French
113 parallel translation
Ben Ayanami değil miyim?
Pad... Ayanami?
Yüzbaşı James, Pad 73'de bekleniyorsunuz. Derhal.
Capitaine James, veuillez vous présenter à l'aire 73, immediatement, c'est urgent.
Şimdi, efendim düşünün ki 10 yaşındasınız ve buza çıktığınızda... bacaklarınızda pad ler yerine Enquirer dergisinin eski sayıları var.
Imaginez que vous ayez 10 ans... et que vous jouiez avec des exemplaires de l'Equipe en guise de protège-tibias.
O kontrol kumandasına ihtiyacımız var.
Il nous faut son Pad.
Kontrol kumandası hâlâ öbür tarafta. - Ben onu alırım.
Regardez... le Pad est resté accroché de l'autre côté.
Dr. Beşir bilinen son konum Runabout Pad E.
Dernière localisation du Dr Bashir : plate-forme de runabout E.
Karısı, Pad'ın haberi yok daha.
Sa femme Pad n'est pas au courant.
Ben senin yerine gider Pad'a söylerim.
Repose-toi jusqu'à demain.
Pad'ı okudum. Bana söylemek istediğiniz,
Peux-tu identifier leur race?
mini-pad'lerinizi mi çıkaracaksınız?
Des marques de tampons?
- Yerde Tayland yemeğimiz var.
Il y a du Pad Thaï par-terre.
Pad Thai'yi denediniz mi?
Vous avez goûté les nouilles?
Şimdi Pad Thai yemeğini harika yapıyor.
Oh! Son pad thai est délicieux maintenant.
- Flüoresan antikor testi, PAD biyopsisi ve abdominal tomografide kanser izi yoktu ama- -
Pas de cancer au scan abdominal ni à la biopsie du tissu adipeux.
Güzel seçim turtam.
Excellent choix Lily-pad.
- Ben de seni seviyorum Lily.
- Je t'aime aussi, Lily Pad.
Evet, biraz Pad Thai, lütfen.
Des nouilles sautées.
Tamam, biraz Pad Thai, Tom Yun çorbası, chili soslu alabalık...
Mettez-moi des nouilles sautées, de la soupe piquante,
Tatlım... bu ev yapımı Tayland yemeği nefis olmuş.
Ma chérie... ce pad thaï fait maison est délicieux.
Biraz Burrito getirdim, birazı yeşil, biraz da Thayland Pad'i, Tayland Pad'ini severim.
J'aurais amené des buritos, des haricots de couleurs, du Pad Thaï, j'adore ça.
Bugün bir çok insana göre, hip-hop bir tıpadır.
Pour beaucoup, le hip-hop est associé au bling-bling.
Tipik bekar evi.
TYPICAL BACHELOR PAD.
Sana mouse pad getiririm. Hoşça kal.
Je te rapporterai un tapis de souris.
Sadece benim küçük Lily'ciğim için.
Rien que le meilleur pour ma petite Lily Pad.
- Ben de seni, Lily aşkım.
- Je t'aime aussi, Lily pad.
Pad Thai'n nasıldı?
Comment est ton Pad Thaï?
İşte geldi, fıstıksız "Pad Thai."
Voilà, du Pad thaï sans arachides.
Benoit kase aşağı jotted satın almak için bir randevu vardı ofisinde bir not pad üzerinde.
Benoît avait noté un rendez-vous sur une feuille.
Pad thai *!
Pad thai! [plat thaïlandais]
Sana Pad See'den aldım-ew... ve... uh... Buharda pişmiş midyeden...
Je t'ai pris le Pad See Ew... et des moules.
Pad Yum Mao.
Pad Yum Mao.
Biraz daha Pad Thai, lütfen.
Encore du pad thaï, s'il te plaît.
Pad thai'si de güzelmiş. *
Il y avait un bon resto thaï.
Pad thai'yi çok severim.
J'adore le pad thaï.
Hiç pad thai yemedin ki sen.
- Vous n'en avez jamais mangé.
Geç saatlere kadar çalışacağını anladım ve sana en sevdiğin Pad Thai'den getirdim.
Je pensais que tu travaillerais tard et je t'ai apporté ton Pad Thai favori.
Pad Thai makarnası, en sevdiğim.
Du thaï, ce que je préfère.
- Tam bir salak ve saçlarım pad thai * gibi kokuyor.
C'est un con et mes cheveux sentent le pad thaï.
Orada yediğin erişteleri hatırlıyor musun?
Souviens-toi, tu prenais le pad thaï avec les nouilles.
Pekala, bu dostumun yeni pad'i ile sunduğu bir gösteriydi, katkılarından dolayı "S.ktir" kelimesindeki
Bon, faisons le tour de sa nouvelle piaule grâce à notre émission,
Evet, tek porsiyon Pad Thai, tavuklu. Hayır yeşil soğan olmasın.
Je voudrais commander un pad thaï, au poulet, mais sans ciboule.
Mouse pad!
Tapis de souris!
Bir de iyi tarafından bak, artık bu pad Thai'yi yiyebileceğiz.
Eh bien, regarde le bon côté de la chose. On peut manger ce pad thaï.
Bu da... size özel bir mouse pad.
Et voici un tapis à souris, juste pour vous.
* Bir taksi tuttuk ve gittik bekâr evime *
We took a cab back to my bachelor pad
Pad 73, derhal uçuş için bekleniyorsunuz.
Pour lancement immédiat.
Pekâlâ, Pad. - Ne zaman istersen.
Okay, l'Irlandais.
Bir pad alacağım.
Si vous ne m'aidez pas, je serai changé en amibe.
Çeviri : kojiro
Traduction par Lucille - Miq - pad
Noktaların çoğunda birden çok kuyu var.
Chaque point indique plusieurs puits, ce qu'ils appellent un pad.
Bu noktaların her biri pad dedikleri şey, her padde bazen iki, beş, on kuyu açabiliyorlar.
Sur un pad, on peut creuser jusqu'à 10 puits.