Profesyonel translate French
6,125 parallel translation
Ve şamanlar profesyonel değil.
Et par des chamans non professionnels.
Doktorlar tarafından kontrol edilen diğer profesyonel porno oyuncularla film çekiyor. Derneğimiz bile var.
Elle fait des films avec d'autres professionnels du porno qui sont testés régulièrement par des docteurs et nous avons une guilde.
Kadın profesyonel.
C'est une professionnelle.
- Logan profesyonel kaykaycıydı.
Logan était un skateboarder pro.
Bu herifler profesyonel. Ben gelene kadar bunun bir kopyasını İstihbarat'a getirmenizi istiyorum.
Je veux une copie de ça au bureau avant que l'on y soit.
Oxford'da eğitim görmüş, eskiden profesyonel olarak kriket oynamış.
Études à Oxford, ancien joueur de cricket pro.
- Kişisel mi profesyonel mi?
Personnel ou professionnel? Personnel.
Eğer aklımı ne zaman kaybettiğimi soruyorsan diğerlerinin profesyonel fikrinin aksine aklım bütünüyle yerinde.
Si tu me demandes quand j'ai commencé à perdre la tête... Contrairement à l'avis professionnel des autres, je maintiens que ma tête est intacte.
Bunu profesyonel olarak yapmayı hiç düşündün mü?
T'as déjà pensé à faire ça professionnellement?
Bu profesyonel bir sporun malzemesi.
C'est un équipement professionnel.
Bu karşılaştırmaya itiraz ediyorsun çünkü o lösemiden kurtuldu ama Michael'ın insanlara, mekanlara ve diğer şeylere zehir saçma kabiliyetine bakarsak hastalığının geçmesini mucizeden çok profesyonel nezakete bağlıyorum.
Il est un cancer? La comparaison vous choque parce qu'il est en rémission de leucémie, mais... vue sa propension à intoxiquer les gens, les lieux, les choses, j'avancerais que sa rémission tenait moins du miracle que de la courtoisie professionnelle.
Profesyonel açıdan Justin'in kaçırılma konusunda gerçeği
Selon votre avis professionnel, Justin dit la vérité - sur son kidnapping?
Bu konuda profesyonel.
C'est un professionnel.
- Profesyonel blogcu muyum?
Je suis blogueuse professionnelle?
Burası, psikologları temsil eden profesyonel bir iş yeri. - Söylemeyeceğim.
En parlant de cela, qui était cette petite pouliche qui ta déposés ici, Nolan?
- Profesyonel temizlik mi dersin?
Un professionnel du nettoyage?
Profesyonel görüşüm bu yönde.
Ma propre préoccupation professionnelle.
O aşağılık heriften profesyonel bir anlaşma bekliyorsanız yanlış yoldasınız demektir.
Mais si vous êtes entrés dans ce métier sans penser devoir faire avec des salauds, vous vous êtes mal renseignés.
Ben nasıI senin için öyleysem, sen de benim için profesyonel olarak çok değerlisin.
Tu as trop de valeur professionnelle pour moi, de même que j'en ai pour toi.
Buradaki tek profesyonel ben miyim?
Est-ce que je suis le seul professionnel, ici?
Hayır, öyle demek istemedim. Oldukça profesyonel biriydi.
Elle était très professionnelle.
Bir kutuya koy, Profesyonel Sorumluluk Bürosu'na gönder.
Mettez-le dans un boîte et envoyez-la à l'OPR.
Baştan sona profesyonel.
Du haut de gamme.
Ve sen de dönebilirsin, bu bayan profesyonel bir model, bu onun mesleği.
Et vous pouvez vous retourner, Cette dame est mannequin professionnelle. Elle fait ça pour gagner sa vie.
İhtiyacı olan şey profesyonel yardım, temiz hava değil!
Il a besoin de l'aide d'un professionnel, pas d'air frais.
Ben profesyonel dansçıyım.
Je suis danseuse professionnelle.
Güzel eşyalarımın arasına profesyonel bir hırsız koyarak test etmek istemiyorum ama.
Je ne suis juste pas prêt à le tester en mettant un voleur professionnel dans une maison pleine de tout mes objets cool.
Profesyonel sorumlulukları ikiniz kişisel duygularını ayrı miyim?
Vous pouvez séparer vos sentiments personnels de vos responsabilités professionnelles?
Bu gerçekten bizi etkileyecek Profesyonel ve kişisel.
Ceci va vraiment nous affecter, professionnellement et personnellement.
Harika olabilmesi için bir kısmı, profesyonel atletler Alvey ve onun koçu ile antrenman yapacaklar. Diğer kısmı ise halka açık olacak, fitness ve üyelik odaklı olarak.
Une partie pour les meilleurs combattants, des athlètes professionnels entrainés par Alvey et son équipe, l'autre partie ouverte au public, axée sur le fitness, avec les cotisations.
Scripps Okyanus Bilimi Enstitüsü tamamen profesyonel bilim adamlarından oluşuyor ve havadaki CO2 seviyelerini ölçtü ve gördü ki...
L'Institut d'océanographie Scripps de San Diego, composé de scientifiques a mesuré le niveau de CO2 dans l'air et trouvé...
Profesyonel insanların araştırıp haber sunduğu bir kanal.
Une chaine où des pros enquêtent et rapportent les informations.
Profesyonel kadınlar bovling turnuvası finallerine çıkacağım.
Je vais me qualifier comme joueuse professionnelle de bowling.
Adam profesyonel.
C'est un professionnel.
Ve birbirlerinin profesyonel erdemlerini görürler.
Et à voir leurs qualités professionnelles respectives.
Bugün profesyonel golfçü olacağım.
Aujourd'hui, je vais être un golfeur professionnel.
Peki, zaman profesyonel gibi davranmak zorundasın...
Alors il faut juste que tu sois professionnelle...
Şu andan itibaren, tamamen profesyonel bir ilişkimizin olmasını istiyorum.
A partir de maintenant, je veux que l'on ait juste une relation strictement professionnelle.
Bunun, senin bodrumuna yaptığım son profesyonel ziyaret olmasını yürekten diliyorum, Jethro.
J'espère sincèrerement que c'est la dernière visite professionnelle que je fais chez toi, Jethro.
Bizler profesyonel savascilariz, bizler denizciyiz!
Nous sommes des combattants professionnels.
Aslında seninle konuşmak istediğim şey... benim için profesyonel birşey yapmanı istiyorum.
Et ma façon de m'exprimer, c'est pour être professionnel en affaires.
Evet, ama ben profesyonel bir sıra adamıyım.
Oui, mais je suis maintenant ouvrier de queue.
Yerel hükümette seçmenleriyle yüz yüze görüşen katı inançlılardan biriyim ve bu yüzden rahat, profesyonel bir çevreye ihtiyacım var.
Et bien, je crois très fort en la politique locale, Rencontrer mes électeurs face à face, Et pour ça il me faut un environnement professionnel confortable.
Kişisel duygularının, profesyonel kararlarının önüne geçmesine izin veriyor ki bu da beni delirtiyor resmen.
Et il laisse ses sentiments personnels obscurcir son jugement professionnel, ce qui me rend dingue.
Profesyonel bir manken olduğu için iyi değil yani.
Et comme c'est une mannequin professionnelle... C'est plutôt grave.
Buna profesyonel açıdan bakmanı isterim.
Je préfère que tu sois un témoin expert.
Profesyonel fikrime göre, gaz.
D'un point de vue professionnel, des flatulences.
Aramızdakileri profesyonel tutacağız.
Gardons les choses strictement professionnelles.
Profesyonel futbol oynamak, bir çocukluk hayali miydi?
Était-ce un rêve d'enfant pour toi de jouer en tant que footballeur professionnel?
Çünkü tecrübeli bir profesyonel olarak sana diyebileceğim o ki işe yaramıyor.
Parce que... je peux te dire, en tant que professionnelle entrainée, Ça ne fonctionne pas.
Profesyonel gizlilik.
Secret professionnel.