Ralphy translate French
45 parallel translation
Ralphy'le anlaşmaya geliyorsun, çaresiz kalıyorsun.
Il faut passer par Ralphie, qui te dégoûte.
Hâlâ iş yapıyor musun, Ralphy?
Parlons affaires.
- Gitmeliyim, Ralphy.
Faut que je me cavale.
Fiyatı yüksek hatunuyla Troiano, Ralphy ve fareleri, pek fark yok.
Troiano et sa poule de luxe, Ralphie et ses rats. La même engeance.
Ralphy'nin siparişini verdiği silahı alacaksın.
aller chercher le revolver.
Şişko Ralphy'yi panik içinde öldürdün ve bırakmaya çalıştın.
Tu as tué Ralphie et tu as voulu abandonner.
Sen, Ralphy, bir aptalsın, sen bir yalancısın, ve sen cinsdaşların için bir tehlikesin.
Vous n'êtes qu'un abruti, un menteur et un danger pour les automobilistes!
Pekala, işte, Ralphy. O numarayı sabah ilk iş aramanı öneririm.
Tenez, Ralphie, je vous suggère d'appeler ce numéro demain matin.
Ralphy.
Ralphy.
- Ralphy verdi bana.
- Ralphy me l'a donné.
- Ralphy mi?
- Ralphy?
Ralphy arıyor.
C'est Ralphy.
- Ama Ralphy senin arkadaşın.
- Mais c'est ton ami.
- Ama, Dawn, Ralphy seni seviyor.
- Mais, Dawn, Ralphy t'aime.
Hey, Ralphy, bu kireç-yeşili bebeğin hiç müşterisi var mı?
- Ralphy, t'as un preneur pour la verte?
Ralphy sergi salonuna.
Ralphy est demandé au showroom.
Damadım, büyük torunum Ralphy'yi bir bilgisayar kampına yazdırdı.
Mon beau-fils vient d'inscrire l'aîné, Ralphy, à un camp d'informatique, allez savoir ce que c'est.
İşte Ralphy.
Voila Ralphy.
Tamam. Ralphy'in doğum günü şarkısını söylemeye kim hazır?
Vous êtes prêts à chanter la chanson de Ralphie?
Yeter, Ralphie.
- Arrête, Ralphy.
Ralphie ve ben, ne kadar zamandır birlikteyiz 30 yıl?
Ralphy et moi sommes ensemble depuis...
Ralphie, çeneni kapatırmısın lütfen?
Ralphy, tais-toi, s'il te plaît.
Hayır, hayır, hayır. Aynen Ralphie gibi görünmeliyim.
Non, non, il faut que je ressemble à Ralphy.
şablon olarak Ralphie'yi kullanabilirsiniz.
Vous pouvez prendre Ralphy comme modèle.
Bunun Ralphie ile alakası yok.
Il ne s'agit pas de Ralphy.
Lanet olsun Raphie. Tanrı aşkına bir dakikalığına beni rahat bırakır mısın lütfen?
Bon sang, Ralphy, boucle-la une minute!
- Kapa çeneni, Ralphie.
Tais-toi, Ralphy!
Sanırım geçtiğimiz 30 yılda Ralphie takılı olmadan 20 dakikadan daha fazla süre geçirmedim.
Je n'ai pas passé plus de 20 mn d'affilée ces 30 dernières années sans Ralphy sur la main.
Oh, Ralphie, bunu görene kadar bekle.
Ralphy, tu veux voir? - Je veux voir.
- Oh, yapma, Ralphie.
Allons, Ralphy! Sans déc'.
- Costello. Ralphy'nin adamı.
Le fils de Ralphie.
- Yorgunum Ralphy.
Je suis fatigué, Ralphy.
Ne yapıyoruz Ralphy?
Que sommes-nous en train de faire?
- Bilemiyorum Ralphy.
Je ne sais pas Ralphy.
- Bir yumurtalı Ralpy-oğlan'a bir susamlı Happy'e.
Tu disais? Un œuf pour Ralphy... Un sésame pour Happy...
Gel buraya Ralphy.
Viens ici, Ralphy.
Her şey teknolojiyle gelişmiyor Ralphy.
Tous n'est pas améliorer par la technologie, Ralphy.
Hepimiz gidiyoruz, Happy hariç ; Ralphy-oğlan'a göz kulak olurken bize de garajın telefonundan destek verecek.
Tout le monde y va, sauf Happy, qui va nous guider depuis le haut-parleur du garage tout en gardant un œil sur Ralph.
- Ralphy, tatlım, tatlım!
Oh, chéri!
- Mafinden laf açılmışken bizim azgın mafin Ralphy-oğlan ne yapıyor?
En parlant de muffins, que dirais-tu de garnir ton muffin Ralphy-boy?
Ralphy gel biraz konuşalım.
Hum, Ralphy, hum... Allons parler une seconde.
Ralphy-oğlan.
Ralphy-boy.
Ralphy!
Tu aurais dû le repérer.
O seni fark etmeden önce senin onu fark etmen lazımdı. Ralphy lağım fareleriyle birlikte.
Ce gros porc, avec ses rats d'égout.