Raph translate French
105 parallel translation
Hey Raph, nereye?
Raph, où vas-tu?
Sizce Raph'in gelmesi uzun sürmedi mi?
Ça fait longtemps Raph est parti, non?
Adamım, gerçekten Ralph'i şu an korumalıyız.
Raph nous serait bien utile maintenant.
İyi olacaksın Ralph.
Tu vas t ´ en sortir, Raph.
Dinle Ralph...
Ecoute, Raph...
Uzun bir yolculuktu, Raph...
On a beaucoup conduit, Raph.
Herkesi kandırmış olabilirsin ama beni asla kandıramazsın, Ralph.
Tu as peut-être réussi à tromper tout le monde, mais pas moi Raph.
Bir sarmaşık kap.
- Raph, attends.
Raph!
Raph.
Raph!
Raph!
Peki, yani bu benim hatam mıydı, Raph?
Donc, si je t'ai compris, tout va très bien.
Tüm bunlar ne demek oluyor, Ralph?
Qu'est-ce qui se passe Raph?
Hakkını vermeliyim, Raph bir bayanla nasıl iyi vakit geçirileceğini biliyorsun.
En tout cas, une chose est sûre, tu sais comment t'amuser, Raph.
Raph?
Raph?
- Ralph'e ne oldu? - Bilmiyorum.
- qu'est-ce qui est arrivé à Raph?
Selam, Raph.
Salut Raph.
Bana ve Ralph'e saldırıp elimdeki şu şeyi bize fırlatanların, Winters denen herife götürdüğün heykeller olduğunu söylesem bir yararı olur mu?
Ça t'aiderait si je te disais que ce sont les statues de Winters qui ont tiré ces fléchettes sur moi et Raph?
Bak Ralph, o kabuğun altında dile getirmek istediğin bir şey varsa, şimdi tam sırası.
Ecoute Raph, si t'as un truc sur le cœur, je suis ton homme.
Hey Raph, bunu yapma dostum.
Raph, attends. Arrête, fais pas ça.
Raph'e neden ihtiyacımız olsun ki?
Pourquoi on a besoin de Raph?
Bunu yapma Ralph.
Ne fais pas ça, Raph.
Raff sinirlendi mi?
Est-ce que Raph est passé?
Merhaba, Raff.
Salut, Raph.
Raff gibi harika bir çocukla olan ilişkinin temellerini yalanlar ve hilelerle mi atmak istiyorsun?
Tu veux vraiment baser ta relation avec un bon gars comme Raph sur le mensonge et la tromperie?
- Raff ile olan ilişkim seni ilgilendirmez.
- Ce que je fais avec Raph c'est pas tes affaires.
Raff kesinlikle baskı yapmıyor. Bu harika bir şey.
C'est super que Raph ne mette pas la pression.
Keith beni oyalıyor, böylece Raff hakkında fazla düşünmüyorum.
Keith me tient occupée et non a être toujours préocupée par Raph.
- Selam, Raff.
- Allo, Raph.
Raff, Brooke, Travis ve ben.
Avec Raph et Brooke et Travis!
- Selam, Raff.
- Hé, Raph.
Raff, üşümüştüm ve bana ödünç verdi.
Raph, j'avais froid, il me l'a prêté.
Raff, bu ceketi yüzük kaçakçılığında kullanıyoruz ama ağzını sıkı tutarsan söz veriyorum sana da bir şeyler ayarlarım.
Tu vois Raph, on fait partie d'un réseau de contrebande de blousons, mais si tu es assez gentil je jure qu'on te trouvera une polaire quelque part.
Raff!
Raph!
Sadece bir ceket.
Raph, c'est juste une veste.
Raff, bekle!
Raph, attend!
Raff, hadi ama...
Raph, allez...
- Raff kızgın.
- Raph est furieux.
Raff ile mi konuştun?
Tu aurais parlé à Raph?
- Raff var.
- Tu as Raph.
Raff iyi biri.
Raph est un bon gars.
Raff, iyi vakit geçirdik.
Raph, nous avons eu un bon moment.
Tasha!
Raph, qu'est-ce tu as fait?
Raph burada mı?
Ok, viens par là.
İlişkimizi tanımlama şeklini beğenmedim. Raph.
Vous m'apportez du porno.
Peki sen, Raph?
- Et toi, Raph?
En kötüsü de, Raph ile ortak derslerinin olması.
En plus, elle suit les mêmes cours que Raph.
Raph mı? Umurunda değil.
Raph, il s'en fout.
- Sizinle gelmek istiyorum.
- Raph, je viens avec toi.
- Raph?
- Raph?
Neler oluyor, Raph?
C'est quoi ce truc-là?
Ve emin olun, oğlum hapishanede bir gün bile geçirmeyecek.
Raph.