Relations translate French
6,566 parallel translation
Bir yaşam için yanan evlere girerim ancak ilişkilerden kaçarım.
Je cours à travers des immeubles en feu pour sauver des vies, mais je fuis les relations.
Benim pek çok anlamlı ilişkim oldu.
J'ai eu beaucoup de relations sérieuses.
Neymiş onlar hakkındaki anlamlı olan?
Qu'est-ce qui était sérieux dans tes relations.
Senin sınava yeniden girmen için araya girmedi mi? Tabi.
Il a pas fait joué ses relations pour que tu puisses refaire le test?
Ancak kızınızın... onu halkla ilişkilere istediğiniz için canı çok sıkkın.
elle est au courant que vous la voulez aux relations publiques
51'de son bir vardiyam kaldı sonra halkla ilişkilere tayin edileceğim.
J'ai une garde de plus à la 51, et je suis transférée aux relations publiques.
Halkla İlişkiler.
Les relations publiques?
Ve eğer bu akşam sevişmeye karar verirseniz, lütfen korunun.
Et si jamais ce soir vous décidez d'avoir des relations sexuelles, protégez-vous s'il vous plaît!
Kocamla olan bağlantım beni incitiyor.
Mes relations avec mon mari me font du tort.
Figgus, ben yapamazken oyuncularımın seks yapmasını istemediğimi söylemiştim, hatırlıyor musun?
Figgus, rappelle-toi quand j'ai dit que je ne voulais pas que mes joueurs aient des relations sexuelles si je n'en avais aucune?
Önce milletle arkadaş olman gerek, onlara göre sıkıcı bir talebesin.
Il faut alors les bonnes relations. Toi, tu leurs casses les pieds et tu passes des exams.
Ödül kazanmaya odaklanıp işlerini savsaklarlar.
Ils s'occupent que des relations publiques, des récompenses et c'est bâclé.
Heart Med'in avukatı bununla anlaşmış çünkü kötü kamu maliyetleri anlaşmadakinden daha fazla.
L'avocat de Heart Med a négocié ça en interne parce que les mauvaises relations publiques leur coûtent plus que l'accord.
Molina'larla hiçbir sorunumuz olmamıştı.
On a toujours eu des bonnes relations avec les Molina.
Hermanos Tainos'la sıkı bağlılar ve birçok ülkedeler.
Prenons Anibal. Les frères Tainos ont des relations et ont beaucoup de territoires.
Soldado Nation'la yeni bağlantıdaydı.
Soldado Nation a tout aussi des relations.
İkiz kardeşleri olacağına ya da annesiyle babasının sex yaptığına çok fazla heyecanlanmadı.
Elle n'est pas exactement ravie que ses parents aient des jumeaux ou que ses parents aient des relations sexuelles.
Sex mi yaptınız?
Tu as des relations sexuelles?
Ben kelimeleri dile getirmeden yakınlık kurarım.
- J'ai que des relations implicites.
Ama anlamalısın şunu bu işin temeli ilişkilere dayanır.
Tu dois comprendre, c'est une affaire de relations.
- İlişkiler.
De relations.
Hatırlıyor musun?
Relations sexuelles. Tu te souviens?
12 kadına, sevişmelerimizden keyif aldığımı inandırdım.
J'ai convaincu 12 femmes que j'aimais avoir des relations sexuelles avec elles.
İlişkilerin berbat olduğunu sandığını biliyorum. Ama sana şunu sorayım. Sabrina'dan önceki kızlar...
Je sais que tu crois que les relations ça craint, mais laisse-moi te demander, ces filles avant Sabrina, celles que tu gardais à distance, que leur est-il arrivé?
İlişkiler harikadır.
Les relations sont incroyables.
Sana iyi gelecek tüm ilişkilerini hayırsız, acınası bir çocuk olduğun için bilerek mahvetmen mi?
Que tu ruines délibérément toutes tes relations ça a pu être bon pour toi parce que t'es un triste petit enfant pathétique?
İlişki konusunda yeniyim.
Je suis pas doué pour les relations, tu vois?
Yani sex yapmamam ve ellerimi de traş etmem mi gerekiyor? .
Donc, je ne peux plus avoir de relations sexuelles et je dois me raser la tête?
İlişkimiz bundan zarar gördü.
Et nos relations ont souffert.
İlk önce bu adamın kız arkadaşıyla seks yaptın şimdi de kız kardeşiyle mi seks yapıyorsun?
Wow, d'abord tu fais l'amour avec la copine de ce mec, maintenant tu as des relations sexuelles avec sa soeur?
Bana geldin çünkü var olma ihtimali olan Asperger'inin hayatını ve ilişkilerini ne derece etkilediğini merak ediyordun.
Vous êtes venu me voir parce que vous vous demandiez si le fait d'être Asperger a eu un impact sur votre vie et vos relations :
Romantik ilişkiler Aspergerli insanlar için zorlayıcı olabilir.
Les relations amoureuses, peuvent être particulièrement délicates pour les personnes ayant Asperger.
- Kralla olanlardan öğrenmeniz gerekirdi.
Vous avez dû le savoir grâce à mes relations avec le roi. Oui, en effet.
Hayatında bir ya da iki tane ilişkin vardır.
Vous avez eu une ou deux relations dans votre vie.
- Bak, biz ilişki ticareti yapıyoruz.
On négocie grâce aux relations.
Santana Lopez, hakla ilişkiler.
Santana Lopez, relations publiques.
Bütün gücümü kullanarak, sana Belle'ler ve Bekarlar Gemisi'nde yer ayarladım.
J'ai fait jouer mes relations pour t'avoir une place sur la croisière "Belles et Célibataires".
Yalan ilişki sanatı konusunda epey bir tecrübemiz var.
À cette table, on a de l'expérience dans l'art incompris des relations bidons.
Senin ilişkilerini korumaya vaktimiz yok.
Nous n'avons pas le temps de protéger tes relations.
İlişkiler bana göre değil.
Je ne suis pas douée pour les relations.
Cinsel ilişkiden zevk almasını öğrenmen gerekiyor ama ilişkiye girdiğin her kadın aradığın kadın olarak sonuçlanmayacak.
Vous devez apprendre à apprécier les relations sexuelles sans forcément penser que chaque femme... est la bonne.
Duygusal bağlılık sorunum için terapistim manasız seks yapmamım önerdi..
Ma psy m'a prescrit des relations sexuelles sans sentiments pour soigner mes problèmes de dépendances.
İlişkiler de tıpkı bunun gibi.
Les relations sont pareilles.
Onlar erkeklerle olamayan tombul kızları ve insanları öldüren adamları isterler.
Ils veulent des filles rondelettes avides de relations amoureuses et des mecs qui tuent des gens.
İlişkimizin sorumluluklarını alıyoruz.
On prend chacun la responsabilité de nos relations.
Tutkulu ve yıkıcı ilişkilerde uzmanımdır.
Je suis spécialisée dans les relations passionnées, destructrices. Les meilleures.
Uzun mesafe ilişkilerinin % 99'u ayrılıkla sonuçlanıyor.
99 % des relations longues distances cassent.
- Uzun mesafa ilişkileri yürür mü?
Vous pensez que les relations longue distance fonctionnent?
Uzun mesafe ilişkilerinin % 75'i ayrılıkla sonuçlanıyor.
75 % des relations longue distance finissent mal.
Onu arasam iyi olur.
Quelqu'un a admis à avoir des relations sexuelles avec moi?
İlişkimiz için uzaklara gidelim mi?
Allons pratiquer des relations, ma chère?