Revolution translate French
2,833 parallel translation
Çeviri : Gönül
SOUS-TITRES REALISES PAR FRENCH SRK REVOLUTION FACEBOOK :
İran Devrimi dünyadaki emperyalizmle mücadele eden tüm savaşçılara bir Umut olmuştur.
Votre révolution est un grand espoir pour tous les anti-impérialistes. Le Soudan est notre allié.
Yalnız vakti geldiğinde İslam Devrimi adına eylem yapmanız için size bir şans vereceğiz.
Mais le moment venu, vous aurez l'occasion d'agir au nom de la Révolution islamique.
Eminim başlarda, ikini tropikal bir ortamda birbirinize sarılıp devrim hayaliyle ormanda güzel güzel sevişmişsinizdir. Her şey mükemmeldi o zamanlar.
Je parie qu'au début, vous étiez deux jeunes fous dans une grotte tropicale, vous rêviez de révolution et viviez une romance douce et sauvage, et tout était parfait, non?
Costa Gravas'ta önce devrim sonra parti yaparız.
Ici, on fait la révolution et ensuite on fait la fête.
Bu... Bu... Eski bir meslek dalında yeni bir yaklaşım gibi.
C'est une petite révolution dans le milieu.
Devrime ait.
Mais à la révolution.
Devrime içelim.
À la révolution.
Devrim erkenden yapılacak.
La révolution commence en avance.
Devrim erkenden başlıyor.
La révolution commence en avance.
Bu uyuşturucu savaşı, ihtilalden daha fazla adam öldürdü.
Cette guerre de la drogue a fait plus de morts que la révolution.
Bugün, bize onurlu bir vatan veren olayları bağımzsızlığın 200. yılı ve ihtilalin 100. yılını kutlamak için bir araya geldik.
Mais aujourd'hui, nous commémorons le bicentenaire de l'indépendance, et le centenaire de la révolution. Ils sont le socle de notre patrie et de notre fierté.
Rusya'daki devrim sırasında kaybolmuştu. 25 yıl önce tekrar ortaya çıktı.
- Ensuite? Disparu durant la révolution russe, des gens l'ont retrouvé, il y a 25 ans.
Tüm yıldız sistemleri kaos ya da devrim içine sürüklenmiştir çünkü açgözlü politikacıları, halkları acı çekerken, bir rüşvet ve şantaj ağına yakalanmışlardır.
Des systèmes entiers ont sombré dans le chaos, ou la révolution, parce que leurs politiciens cupides étaient piégés dans le cycle de la corruption et du chantage, pendant leur peuple souffrait.
Devrim olunca duvarın önüne ilk dizecekleri o kadınlar olacak.
Je dis simplement que ce genre de femme est la première à grimper au mur quand vient la révolution.
Çünkü arkadaşım, amına koyduğumun bir devrimiyle karşı karşıyasın.
Là, mon pote, t'as déclenché une putain de révolution.
Devrim mi?
Une révolution?
Devrimi başlatmalıyız.
Faire la révolution.
Üzgünüm, tatlım. Bağımsızlık Savaşı uzmanlık alanımızın dışında kalıyor.
On n'est pas vraiment des experts de la Révolution américaine.
"Devrimin kalemlerini ara."
"Cherche les plumes de la révolution."
Devrimin " kalemlerinden.
Plume de la Révolution.
Bu, 1968 yılındaki Fransız öğrenci ihtilalinin sloganıdır.
C'était le slogan de la révolution de 1968 des étudiants français.
bu senin değişimin televizyonda olmayacak.
Votre révolution ne sera pas diffusée.
Bu yalnızca bir hap değil ; bir devrim. - Sorusu olan var mı?
Plus qu'une pilule, c'est une révolution.
Burada bir devrim olacak.
Une révolution gronde.
Devrimin kahramanısın.
tu es un héros de la révolution.
Bir devrim olacak, Fang.
Une révolution gronde, Fang.
Ben devrimden söz ediyordum.
Je parlais de la révolution.
Devrim mi?
Révolution?
Ne yapmaya çalıştığını bilmiyorum, ama ben devrim yapmaya çalışıyorum.
J'ignore à quoi tu joues, mais j'ai une révolution en cours.
Burası Amerika'daki endüstriyel ihtilalin yeri.
Lowell était le berceau de la révolution industrielle en Amérique.
Evet, ihtilal.
La Révolution Industrielle...
Sanırım 60'larda İngiltere'de, hayatın her alanına yayılan... bir çeşit... kültürel devrim yaşanıyordu.
Il y a eu une révolution culturelle en Angleterre dans les années 60 qui a touché tous les domaines.
Bundan sonraki teknik devrimi başlatacağız!
Nous opérerons la prochaine révolution technologique.
Mitchell'in karısı benden bir şey istedi. Amerikan Devrimi'nin Kızları yemeğinde boy göstermeni bekliyor.
Mike, il y a la femme de Mitchell qui m'a demandé si t'allais passer à son déjeuner des Filles de la Révolution américaine.
Devrim çocukları, Japonya'dan ithal.
Importation japonaise, Les enfants de la révolution.
Bir plan kayması yaşıyoruz.
On vit une révolution conceptuelle.
Dostlar, ufukta bir devrim söz konusu.
Mes amis, une révolution est en marche.
İyi Seyirler
FRENCH SRK REVOLUTION
Yahudi'nin karısını alırsınız.
- La révolution..
Halka kapalı devrim ile siyasi devrim arasındaki farkı öğrenin.
Ne mélange pas révolution personnelle et politique.
Size Rönesans'ı, Aydınlanma Çağı'nı, bilimsel devrimi verdik.
Nous vous avons donné la Renaissance, les Lumières et la révolution scientifique.
1880'lerdeyiz. Tıbbi devrimin ortasında olmamız gerekiyordu.
Nous sommes dans les années 1880, en pleine révolution médicale.
Belki farkında değilsindir ama dışarıda sosyal devrim oluyor.
Vous l'ignorez peut-être mais une révolution sociale se prépare.
Planladığınız bu devrimi buradan mı yapacaksınız?
Et votre révolution, vous comptez l'initier ici?
Devrimsel bir şeyin sınırında olduğumuza inanıyorum efendim.
Nous sommes à l'aube d'une révolution majeure.
Ben buna başarı demiyorum, çünkü bu bir devrimdi.
Je ne parlerais pas de succès. Plutôt de révolution.
Aklı başında değildi ve King sessiz devrimden bahsediyormuş.
Elle était partie en toupie. King prêchait la révolution tranquille.
Muhteşem devrimimizin yılı.
L'année de notre glorieuse révolution. - Il est là?
Yaşasın devrim!
Vive la révolution!
Bacaklarının arasında iki adet top olan on iki yaşından büyük herkes, bugün devrime katılacak!
Tous ceux qui ont plus de 12 ans avec une paire de boules entre les jambes doivent s'engager dans la révolution aujourd'hui!