Rib translate French
47 parallel translation
" Rib ta!
" Un chavel!
Rib ta için lığımkral feda! "
Mon yoraume pour un chavel. "
Probbo-Rib'in adamıysa yataktan alsın.
Si c'est le type de Promo-Ordure, elles sont sur le lit.
"Howard's Grand Casino" da J. B.'nin canlı şovlu disko dansı! Müzik ve yiyecek var!
La fête disco et le show de JB... en direct au Howard Grand Casino Music Hall et Rib Shack... et soit vous venez, soit vous êtes ringards.
J. B.'nin, "Howard's Grand Casino" daki canlı disko dansına yine iki bilet veriyoruz. Müzik ve yemek var!
Car plus tard on aura deux billets gratuits... pour le show et la fête disco de JB... sur scène à Howard, le Grand Casino Music Hall et Rib Shack.
Rib Rock'tı!
- Rim Rock!
- AW4 mü?
- Un RIB?
- Onları bozdurmak için şifre gerek.
Il faut un RIB pour les encaisser.
O çekleri bozdurmak için şifre gerekiyor.
Il faut un RIB pour encaisser ces chèques.
Şifreyi nasıl bulacağım?
Comment je fais pour trouver le RIB?
Karışık kaburga, her türlü kaburga çeşidini tadabilirsiniz.
Le Rib Sampler. Vous pouvez apprécier toutes sortes de cotes.
JJ'in pirzolasını tatmadan barbekü yedim diyemezsin.
Le meilleur barbecue est celui de JJ's Rib Shack.
Evet, Total Rib Fitness'a gidiyorum ama egzersiz yapmaya değil.
Tu y vas, toi? Je vais à Totale-Arnaque-Fitness mais je ne m'y entraîne pas.
Madem koşmak istiyorsun, Norbit bir koşu gidip bana kaburga alıver.
Puisque t'as envie de courir, bouge-toi jusqu'au Rib Shak. Va m'acheter des travers de porc... avec de la sauce épicée.
Öyleyse o tembel kıçını kaldırıp git kendine kaburga al.
Ah bon? Et si tu bougeais tes grosses fesses pour aller au Rib Shak toi-même?
Ya prime rib * hazırla ya da rezervasyon yaptır.
Tu as intérêt à me faire une entrecôte ou une réservation.
Banka bilgilerinizi verdiniz mi?
Vous leur avez donné des informations bancaires, un RIB?
Rib Town diye bir restoran açıyoruz ve şeklinin bir kovboy şapkası gibi olmasını istiyoruz.
On ouvre un restaurant qui s'appelle Rib Town et on veut qu'il ait la forme... d'un chapeau de cowboy.
Pork Rib, daha kaç kez söylemem gerekiyor?
Notre rêve devient réalité! Pork Rib, combien de fois te l'ai-je dit?
Bana değil, kendine yardım ediyorsun! Pork Rib, ölümden korkuyor musun?
Vous pensez à vous, et pas à moi!
Hayır, korkmuyorum. Sana açıklayayım.
Pork Rib, as-tu peur de mourir?
Haritadan sonra, mumyalar, atlılar, maskeli hırsızlar ve ordu gibi şeyler ortaya çıktı.
Qui sait ce qui va apparaître ensuite? Appelle-moi. Je m'appelle Pork Rib...
Adım Pork Rib. - Daha bitirmedin mi? - Evet, neredeyse...
Mais si jamais j'ai besoin d'aide, tu devras m'aider toi aussi.
Darbe olmuş ve paralarını bizim banka hesaplarına transfer etmek için yardımımız gerek.
Il y a un coup d'état et il a besoin de notre RIB pour transférer des millions de dollars hors de son pays.
Rolling Stone ve Spare Rib gibi dergiler, dönemin köklü gazetelerine.. .. alternatif bir ses olarak ortaya çıktılar.
Des magazines tels que Rolling Stone et Spare Rib ont été lancés dans le but de contrer la prise de position des journaux principaux de l'époque.
- Hallederim. - Hesap numaramı vermem yeter mi?
Tu veux un RIB?
Kaburgandaki ağrı 1'den 10'a sayı vermen gerekirse?
Rib pain - - sur une échelle de 1 à 10?
Sam, bugün nasıl hissediyorsun?
Rib pain - - sur une échelle de 1 à 10?
"Amerika Pirzola Zamanı" na gidelim.
Je veux aller au Rib Time America.
- "Amerika Pirzola Zamanı"
- Rib Time America.
"Amerika Pirzola Zamanı" yla sorunun ne Axl?
Et quel est ton problème avec le Rib Time America, Axl?
Antrikot, fasulye ve bir somun sıcak mısır ekmeğinin eline su dökemediğinin farkındayım.
Je sais que ça ne fait pas le poids contre un rib steak et des pois et une gerbe chaude de pain de mais.
Benim mahallemde de aynı buna benzeyen The Rib Shack diye bir yer vardı.
Ils avaient un resto comme ça dans mon quartier, Le Rib Shack.
Eve döndüğümüzde sana bir pow-rib ve patates ısmarlayacağım.
Quand nous rentrerons chez nous, je vous offrirai un sacré apéro.
Tamam, okyanus akıntısına, ayrılma zamanına ve yakıt miktarına göre şişme bot için arama bölgesini daraltabildim.
Ok, en me basant sur les courants océaniques, l'heure de départ et la quantité de fuel, j'ai étais capable de réduire la zone de recherche pour le RIB.
Bu, Delaware'deki Cape Henlopen Eyalet Parkı'nın korunaklı sahilinin bir kısmı ve bu nesne kayıp botumuzla aynı ölçülere sahip.
C'est une partie de la côte protégée du parc Cape Henlopen State dans le Delaware, et cet objet est de la même dimension que notre RIB disparu.
Seni zaten bir rulo köfte gibi hissettiren bir kadın prime rib değildir diyorum sadece. Senin için değildir en azından.
Je dis juste, une fille qui te fait te sentir comme un pain de viande n'est pas côte de bœuf.
Mutlu olmamı istediğini söyledi. İkimiz de zorlamamalıymışız. Sonra da rulo köfte mi, prime rib mi bir şeyler dedi.
Il a dit qu'il voulait que je sois heureuse et que nous ne devrions pas à avoir à essayer si fort, et puis il a parlé de pain de viande et de côté de bœuf et....
Raleigh'nin Izgarası'na gittim, dediğini yaptım.
Je suis allé au Raleigh's Prime Rib, et c'est ce que j'ai fait.
Raleigh'nin Izgarası.
Raleigh's Prime Rib.
Raleigh'nin Izgarası'ndaki kredi kartı fişlerine göre, Madam "X" in adı Molly Pace.
D'après les relevés de carte de Raleigh's Prime Rib, le nom de Madame X est Molly Pace.
Pasif radardaki ilk temastan sonra helikopteri ve RHIB'ı rotamızla 180 derece açı yapacak şekilde eş zamanlı göndereceğiz ve bu şekilde düşmanı radar konusunda yanılgıya düşüreceğiz.
À la première touche sur le radar passif l'hélico et le RIB vont décoller simultanément, chacun se dirigeant à 180 degrés de notre trajectoire, étendant notre surface sur le radar pour tromper l'ennemi.
Rib ta!
Un chavel!
Lütfen'Pork Rib'e yaz.
P-O-R-K-R-I-B.
Usta Hua, bir şeyler yeyin. Bisküvilerle yaşayamazsınız.
Pork Rib, ce n'est pas trop dangereux d'enlever cette fille?
Pork Rib, bu kızı kaçırmak
Vous ne comprenez pas...
Kalbim bunca yıldır buradan ayrılmadı.
Pork Rib...