Rocker translate French
164 parallel translation
Yaşlı kadın şansını deniyor gone off her rocker.
Elle déraille complètement.
- Mod musunuz yoksa rockçı mısınız?
Vous êtes mod ou rocker?
Bayan Drefsen, Munch tarafından Miss Rocker olarak bahsedilir ki kendisi, bir şenlikte rastgele karşılaştığı biridir.
MIle Drefsen, surnommée "Miss Rocker" par Munch, qu'il vient de rencontrer lors d'une fête foraine.
Sallarım!
Je suis un rocker!
Bu pis rockçı'nın burada ne işi var?
Qu'est-ce que ce putain de rocker fout ici?
Kim etrafta deli gibi gezinen 45'lik bir rock'n'roll cu olmak ister ki?
Qui veut être rocker à 45 ans... et faire le bouffon devant des jeunes qui ont à peine la moitié de ton âge?
- Ama bu gece sallayacağım seni. - Bu gece sallayacağım seni.
Mais ce soir je te fais rocker
- Bu gece sallayacağım seni. - Bu gece sallayacağım seni.
Ce soir je te fais rocker
Ama bu gece sallayacağım seni. KOBE HALL Tokyo, Japan
Mais ce soir je te fais rocker KOBE HALL Tokyo, Japan
Bu ülkede rock müziğe ilk kez izin veriliyor.
Tu es le premier rocker admis dans ce pays.
Affedersiniz, siz ünlü Amerikalı rock yıldızı Nick Rivers değil misiniz?
Excusez-moi. Vous êtes bien Nick Rivers, le rocker américain?
- Rock and Roll!
- Vas-y, le rocker!
Söylesene.. nasıl oluyor da.. sen o rock'n'roll'cuya benziyorsun da,
Dis-moi, Ug... comment se fait-il que tu ressembles à un rocker et que Lee a toujours
Rock yıldızı Johnny Squares bu öğlen ölü bulundu.
Le rocker Johnny Squares a été trouvé mort cet après-midi.
Eski bir rock roll yıldızının öldürülmesiyle ilgili.
L'histoire d'un rocker assassiné par sa petite amie.
- Müthis olacak. - Hosca kal Cliff.
Ça va rocker tempête.
Bu hafta sonu Portland'ı sarsacağız.
Rien ne peut nous arrêter! Ce week-end, Portland va rocker!
[şarkı] : " şu kıza bak elinde elmas yüzük o adam yoktu hızlı olabilir yavaş olabilir ve hepsi anlaşıyorlar, ama sen gitmek istiyorsun kız bir rocker
" SEE THE GIRL WITH THE DIAMOND RING THERE WASN'T A MAN SHE CAN DO IT FAST SHE CAN DO IT SLOW
Saçları diken diken çıplak bir minyatür adama mı?
Un nain naturiste coiffé rocker?
O filmi izledim ve dayanılmaz bir biçimde "Elvis" olmak istedim.
Qand je regarde ce rocker, ce que j'aimerais être lui!
Shelly Webster ve onun müzisyen erkek arkadaşı, Eric Draven.
Shelly Webster et son gentil rocker, Eric Draven.
Oraya geri dönmek ve hakim karşısına çıkmak zorundaydım. Bu eski toprak Rock'çılar, onları aval aval baktırdı.
J'ai du retourner au tribunal comment ils regardaient un rocker, merde, comme une découverte
Bas git kasabana, kendini Rock'çı yaptırma bana.
Etre né à Helsinki ne fait pas de toi un rocker.
Zannediyorum, Rock'çılar uzun ömürlü olamıyorlar.
Un rocker ne vit pas très longtemps.
ikinci salıncak benim.
Deuxième rocker : Moi.
Hayır! Hayır! Sallamayı bırakmayın!
"Non, non, non, arrêtez pas de rocker."
- Buna rock yapmak denir.
Ca s'appelle rocker.
Sonsuza kadar rock'ı takip edeceğiz.
On s'arrêtera jamais de rocker.
Babanızla rock yaparken iyi denetlenen çılgınlığa hazır olun!
Préparez-vous à de la folie bien encadrée. Vous allez rocker avec votre père.
- Kleenex'i ödünç alabilir miyim?
- Tu aurais un Kleenex pour moi? - Espèce de rocker.
Selam Rocker'lar
Hello, you Rockers!
Meşgul bir rock savaşçısı mısınız?
T'es un vrai rocker?
Katil, ibne, pezevenk, pankçı. Garip, sapık, homo, soysuz, Bu da ne böyle.
Tueur, pédé, maquereau, punk, rocker, tante, pervers, homo, dégénéré...
O zaman rock'n roll yapalım.
Ça va rocker maintenant.
Şahsen ben harika bir rock müzisyeni ile daha yeni tanıştım ve birbirimize deliler gibi aşığız.
Moi, je vis avec un rocker hyper-cool et on est super-amoureux. Où est le problème?
Ben tepeden tırnağa rokçuğum.
Je suis un rocker.
Rock yapıyorum.
Je suis rocker, si c'est ce que tu veux dire.
John Rocker, O.J. Simpson, Dorf gibi.
John Rocker, O.J. Simpson, Dorf.
Vampir rockçı Lestat yeni bir CD'yle dönüş yaptı, Forsaken.
Le vampire devenu rocker, Lestat, revient avec un nouvel morceau, Forsaken.
Bu kıyafetler şovun bir parçası...
Ça en fait partie. La longue moustache de rocker.
Bu adam, Karl Denver.
Le type avec la moustache de rocker, c'est Karl Denver.
Rock'cı Marilyn Manson.
le rocker Marilyn Manson.
Kutlamalar, Rock'cı Manson'u bir kez daha Denver'a getirdi.
Le festival Ozzfest invite le rocker controversé à Denver demain.
- Rock'la yaşa.
- Au revoir, rocker.
Duvarında şu "death rocker" lardan olmadığına sevindim.
Je suis heureux de ne pas voir de rockers destroy sur tes murs.
- "Death rocker" ları nereden öğrendin?
Où as-tu appris le terme "rockers destroy"?
- Ben "death rocker" ların dünyasında yaşamıyorum.
Je ne vis pas dans le monde des rockers destroy, grand-père.
- Sen rockçı olmuşsun.
- Ben, que t'étais... rocker.
Johnny Boz.
Un rocker.
Simdi sarsıcı oldun.
Maintenant, ça fait vaguement rocker.
[şarkı] : " tamamen mavilere bürünmüş o kız ne yapacağını sana söyleyeceğim kalçalarını sallıyor, bacağını oynatıyor kız orada salınıyor, ve gözlerindeki o bakış, ah o bir rocker o bir roller
" SHE'S THE GIRL ALL DRESSED IN BLUE I'LL LET YOU KNOW JUST WHAT TO DO SHAKIN'THOSE HIPS, SHE MOVIN'A THIGH