Rosita translate French
183 parallel translation
Eğer bilselerdi, Rosita.
- Si seulement ils savaient, Rosita.
Haklısın, Rosita.
Vous avez raison, Rosita.
Önemli bir şey değil, Rosita.
- Ce n'est rien, Rosita.
Rosita'ya iyi bak.
Occupe-toi de Rosita.
- Rosita ve Marcita.
- Rosita et Marcita.
Bir şeyler yemek ister misiniz?
Vous avez faim Rosita?
Rosita eğer onu erken uyandırırsak doğum günü şarkısını bozmuş oluruz.
La chanson d'anniversaire sera gâchée si on la réveille trop tôt.
Rosita.
Rosita!
Peki öyleyse. Rosita'yı al ve git.
Bon, va chercher Rosita, et allez-y.
Rosita adında bir sevgilim var, onun daSally adında bir arkadaşı.
Un bout de temps. J'ai une amie qui s'appelle Rosita.
Ve benim kardeşim Rosita Chiquita Juanita Chihuahua.
Et ma sœur, Rosita Chiquita Juanita Chihuahua.
Ve Lulu ve Fifi ve Rosita Chiquita ne...
Et Lulu? Fifi? Rosita Chiquita...
Parkta, Rosita'da, Rosita eyalet parkında Santa Rosita Dago'nun güneyindedir.
Dans le parc, à Rosita, le parc national de Rosita Beach, au sud de Dago, à Santa Rosita.
Santa Rosita'ya gideceklerini hiç sanmam.
Ils vont pas aimer ça, à Santa Rosita.
Santa Rosita Polis Merkezi dedektiflik bölümü mü?
Poste de police de Santa Rosita, bureau des enquêtes.
Santa Rosita Polis Merkezi.
Poste de police de Santa Rosita.
Bir an önce Santa Rosita'ya gitmem gerek.
Je dois vite aller à Santa Rosita.
- Bayım, Santa Rosita'ya gitmemiz gerek.
- Il nous faut aller à Santa Rosita.
Bay Fitzgerald, Rosita'yı biliyor olabilir misiniz?
Savez-vous où est Rosita Beach?
Kendisi Rosita'da.
Elle est à Rosita Beach.
Söylediğine göre Rosita'da çok büyük para gömülüymüş.
Je doute beaucoup que ce vieux Reggie nous attendrait à Santa Rosita.
Kendisi Santa Rosita'nın 20 km dışında yaşıyor.
Il habite à 15 km de Rosita Beach.
- Santa Rosita 7-1-9-6-5.
- Santa Rosita 7-1-9-6-5.
- Bir an önce Santa Rosita'ya gitmeliyim.
- Je vais au parc de Santa Rosita.
Bizi Santa Rosita Parkı'na götürür müsün?
Vous pouvez nous emmener au parc de Santa Rosita?
Ben, Santa Rosita Polis biriminden Yüzbaşı Culpeper.
Le capitaine Culpeper, du poste de police de Santa Rosita.
İstiyorsanız buradaki iki taksiye binip Santa Rosita'ya gidin ve orada kendinizi şikayet edin.
Si vous voulez, sautez dans ces taxis, allez à Santa Rosita, et rendez-vous.
Rosita.
Rosita.
- Rosita diye bir kızla arası iyidir.
- ll aime bien une certaine Rosita.
Santa Rosita bir şehir.
Santa Rosita est une grosse ville.
Perşembe günü, Santa Rosita'da festival var.
Ce jeudi, on fête sainte Rosita.
Bakın profesör, Rosita evin yolunu bulmuş.
Elle a retrouvé son chemin.
- Rosita nerede?
- Où est Rosita?
Rosita öldürüldükten bir hafta sonra beni tutukladılar, zavallı şey.
Les flics m'ont arrêté trois jours après sa mort. Pauvre gosse!
Rosita! Şu tarafa!
Rosita, par là!
Sen misin Rosita?
C'est toi, Rosita?
Dinle Rosita...
Euh, une seconde. Rosita, euh...
- Günaydın, Rosita.
- Bonjour, Rosita.
- Rosita, kocanız burada mı?
- Rosita, votre mari est là?
Rosita, bu tamamıyla bir yanlış anlaşılma.
Rosita, c'était un malentendu.
- Gitmeliyim, Rosita.
- Je dois y aller, Rosita.
Rosita asla kıpırdamaz.
Rosita ne bouge pas.
Anlayamadım, Rosita?
Pardon? Rosita?
Yani "Rosita asla kıpırdamaz."
Comme "Rosita ne bouge pas".
Haydi, Rosita. Biz kadınlar birbirimize arka çıkmalıyız.
Allez, Rosita, entre filles, faut s'entraider!
Sezon 7, Bölüm 13 "Rosita Ölür"
CELUI QUI A VU MOURIR ROSITA
Sence Rosita senin hayatına devam etmeni istemez miydi?
Rosita aurait voulu que tu oublies ta peine.
Eğer soran olursa adın Rosita.
Si on te demande ton nom... tu t'appelles Rosita.
Belki de Rosita'yı kaldırsak iyi olur.
On devrait peut-être enlever Rosita.
Kızlarım, Rosita Conchita Sophronia, Lupita ve bu da Mary.
Nita, tu la connais.
- Rosita? - Rosita. Rosita benim katırım.
Rosita... a refusé d'avancer et elle m'a envoyé une ruade.