English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ R ] / Runkle

Runkle translate French

210 parallel translation
Bayan Runkle doğuruyor.
Mme Runkle est en travail.
Bunu yapmak istiyor musun? Hayır. Ama yapacağım.
Ce fut un honneur, Charlie Runkle.
Charlie Runkle ile randevum vardı.
J'ai rendez-vous avec Charlie Runkle.
Cillop amca!
Tonton Runkle.
Ha, o mu? Şu anda Bay Runkle ile toplantıdalar.
En réunion avec M. Runkle.
Kendine saldırgan bir parça bulmuşsun, Runkle.
Tu t'es trouvée une sacrée secrétaire.
Çok başarılı bir serüven oldu, Charlie Runkle.
C'est super, Charlie Runkle.
Ne var ne yok, Rumkle?
Ça gaze, Runkle?
Hiç sanmıyorum, Rumkle.
C'est ça, Runkle.
Selametle, Runkle.
À plus, Runkle.
İşte cillop götürmek buna denir.
Ça, c'est de la baise, Runkle.
U.T.K. Charlie Runkel'ın ofisi.
UTK, bureau de Charlie Runkle.
Sizi gördüğüme sevindim, Bayan Runkle.
Au plaisir de vous revoir, Mme Runkle.
İyi günler Bayan Runkle.
Bonjour, Mme Runkle.
Sonra görüşürüz Runkle.
À plus, Runkle.
Runkle, artık yok!
Runkle démissionne!
Runkle, aç kapıyı.
Runkle, ouvre!
Ne oluyor Runkle?
Qu'est-ce qui t'arrive?
Bu kadar! Runkle yok artık!
C'est fini, Runkle démissionne!
Charlie Runkle. Şeyden...
Charlie Runkle de...
Sadece Charlie Runkle.
Charlie Runkle tout court.
- Evet. Charlie Runkle.
- Charlie Runkle.
- Charlie runkle, UTK.
- Charlie Runkle, UTK.
Bakın Bay Runkle. Sorun değil, gerçekten.
M. Runkle, c'est pas grave.
- Charlie Runkle. - Daisy.
Charlie Runkle.
Tanrım, Runkle...
J'ai vu ça. Putain, Runkle.
Daisy'ye rol ayarlamışsın. Çünkü Charlie Runkle böyle yapar.
Tu lui as décroché le rôle, car c'est ce que sait faire Charlie Runkle.
Runkle yatırımlarını yönlendirmen gereken yer burası işte.
Voilà dans quoi t'aurais dû investir :
Burada ne halt ediyoruz sanıyorsun Runkle?
À ton avis, on fait quoi?
Malibudaki o "Vaatler" kliniği Runkle'ların bütçesini aşıyor artık.
Promises, à Malibu, n'est plus dans le budget de la famille Runkle.
Runkle, kötü haber.
Runkle, mauvaise nouvelle.
Runkle, sen ne taşıyorsun?
Runkle, montre ton paquet. Moi?
100 bin dolar, Runkle.
100 000 $, Runkle...
Neredeyse hazırız Runkle.
Tout est presque prêt, Runkle.
İşe yarar, Runkle.
Ça ira, Runkle. Ça ira.
Neler oluyor, Runkle? ! Seninle evlenmeden önce terbiyeliydi o.
Merde, Runkle, elle était bien élevée avant de t'épouser.
Malibu'daki Promises, artık Runkle ailesinin bütçesine uymuyor.
Promises, à Malibu, n'est plus dans le budget de la famille Runkle.
Sen de dibe vurmuştun Runkle. Ben ne yaptım o anlarda peki?
T'as déconné à plein tube, et j'ai fait quoi, Runkle?
Steve, bu patronum. Charlie Runkle.
Steve, je te présente mon patron, Charlie Runkle.
Ne diyorsun, Charlie Runkle?
T'en dis quoi, Charlie Runkle?
Haydi Runkle.
Allez, Runkle.
Nasıl gidiyor bakalım?
Tout se passe bien? Chuck Runkle.
Chuck Runkle. İşte benim menajerim.
Mon super agent...
Ağır ol Runkle.
Ralentis, Runkle.
Beş dakikan var Runkle.
T'as 5 minutes, Runkle.
Görüşürüz Runkle.
À plus, Runkle.
Sen yanlış hiçbir şey yapmadın.
Oncle Runkle.
Charlie Runkel'ın ofisi.
Bureau de Charlie Runkle.
İyi günler, Bayan Runkle.
Bonjour, Mme Runkle.
Boşalacak. Yavaşla, Runkle.
Doucement, Runkle.
- Gus, Chuck Runkle.
- Gus, Chuck Runkle.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]