Rusya translate French
3,197 parallel translation
RUSYA
RUSSIE
Frank Moses'ı kaçak olarak Rusya'nın kalbine götüreceğim aklımın ucundan geçmezdi.
- Je n'aurais jamais imaginé aider Frank Moses à s'introduire au coeur de la Mère Russie.
"Geçenlerde Rusya'da"
"Récemment, en Russie,"
" Rusya'ya ya da Çin'e gideceğim.
Il ne parle pas de Russie, de Chine.
Rusya veya çine satıp çok para kazanabilirdim?
j'aurais pu les vendre à la russie ou à la chine?
2008'de Rusya'daki Ural Dağları'nda toplanan 30 seçkin bilim adamı hakkında bir haber bülteni görmüştüm.
En 2008, j'ai vu un reportage sur 30 scientifiques d'élite qui se sont réunis dans une zone isolée des montagnes de l'Oural en Russie.
Yolculuğun ilk ayağında Oregon, Eugene'den Rusya'daki Chelyabinsk'e gideceğiz.
La première étape de notre voyage nous emmènera d'Eugene, Oregon à Chelyabinsk, Russie.
Rus muhabirimiz, Ivan Kudryavtsev, Rusya Haber Kanalı 24'ten bildiriyor.
Notre correspondant russe, Ivan Kudryavtsev, de la chaîne russe d'informations 24, va nous en dire plus.
Tünaydın, ben Ivan Kudryavtsev, Rusya Haber Kanalı 24'ü izlemektesiniz.
Bonjour, je suis Ivan Kudryavtsev et vous regardez La Chaîne. Russe d'Informations 24.
Tüm dünya basınının dikkatle izlediği olay hakkında yakın takibimizi sürdürüyoruz. Olay, bugün de Rusya gündeminin zirvesindeki yerini koruyor :
Nous suivrons les événements qui sont au centre de toutes les chaînes du monde et qui fait les gros titres aujourd'hui en Russie :
Grup, Kuzey Rusya'nın çetin hava koşullarına ne derece hazırlıklıydı hiçbir fikrimiz yok.
Nous ignorons le niveau de préparation de ces gens pour faire face aux conditions hostiles de la Russie du nord.
Rusya'ya indik ve yolculuğumuzun sonraki ayağında Chelyabinsk'ten Ural Dağları'nda Ivdel adında bir kasabaya geldik.
Alors on a atterri en. Russie et la prochaine étape de notre voyage nous amène de Chelyabinsk aux Montagnes de l'Oural, jusqu'à une ville appelée Ivdel.
Holly, Rusya'da neden alkollü sürücü yok, biliyor musun?
Hé Holly, tu sais pourquoi il n'y a pas de conducteurs ivres en Russie?
İnsanlar, kültür, tarih, kadınlar veya Rusya hakkında hiçbir şey bilmiyor olabilirim ama pazarlık yapma konusunda ödevime iyi çalıştım.
Eh bien, je suis peut-être ignorant sur ces gens, sur la culture, l'histoire ou à propos des femmes de Russie, mais j'ai travaillé mes bonnes manières.
Geçen salı son derecede koordineli sürücülerden oluşan bir ekip Rusya'da koca bir askeri konvoyu yok etti.
Mardi dernier, une équipe de chauffeurs bien rodée a eu le dessus sur un convoi militaire entier en Russie.
Söylenene göre, Bolşevikler Rusya'yı yakıp yıktıkları zaman adamlarla çocukları, hatta daha doğrusu burjuva ile işçi sınıfını ayırmak için, bir çocuk getirip bir evi yakmadan önce onu içeri gönderip evde pasta çatalı olup olmadığını bilmek isterlermiş.
On raconte que les bolcheviques, durant les émeutes en Russie, dans le but de distinguer la bourgeoisie du prolétariat, envoyaient des garçons, avant de brûler les maisons afin de s'assurer que les hôtes avaient des fourchettes à gâteaux.
20 gün boyunca, Beyaz Rusya'nın ormanlarında... birliğini ararken kaybolup insani katliama şahit oldu.
Pendant 20 jours, il fut perdu au milieu d'un abattoir humain dans les forêts biélorusses avant de retrouver son unité.
Kuzey Kore, Rusya.
Corée du Nord, Russie.
Çin, Rusya, İngiltere, Hollanda, Amerika.
La Chine, l'URSS, l'Angleterre, les Pays-Bas, l'Amérique.
Bu tutucu monarşi içinde yaşamam imkansız. Rusya'ya gidiyorum!
Y en a marre de votre monarchie moralisatrice.
Babam Rusya'daki 160 adımlık meydanın ortasında kendi cumhuriyetini ilan etmişti.
Papa avait proclamé une république de 15 m2 en plein milieu de Moscou.
Gerçi Amerika ile Rusya arasında, Savaranoff'un ölümünden sonra, bir düşmanlık olduğu doğru, öyle değil mi?
Il y a pourtant de l'animosité entre l'Amérique et la Russie après la mort de Savaranoff?
Rusya Ana'nın sevgilisinden daha soğuksun. Biliyor musun Osakin?
Tu es plus froid que l'amour d'une mère Russe...
Rusya'nın yenildiği yerde, biz kazanacağız.
L'échec russe...
Bay Bloom, burası Rusya değil.
M. Bloom, nous ne sommes pas en Russie.
Neden birçoğunun Rusya'yı terk ettiğini zannediyorsunuz?
Pourquoi pensez-vous que tant ont fui la Russie?
Rusya'da biz onları dışarı postalarız İngiltere'de siz kapılarınızı sonuna kadar açıyorsunuz.
En Russie, on les élimine, En Angleterre, vous ouvrez grand vos portes.
Müfettiş, Rusya Britanya'nın tüm kötü belalarının kaynağı değil veya Whitechapel'da ölü bulunan tüm Musevilerin.
Inspecteur, la Russie n'est pas la source de toutes les maladies qui affligent l'Empire, ni de tous les morts hébreux trouvés dans Whitechapel.
- Rusya'da polis bizi evlerimizden kovdu.
En Russie la police nous chassait de nos maisons.
Bana Rusya'da ne derler bilir misin?
Vous savez comment on l'appelle en Russie?
2014'de, Sochi'de, Rusya'da yarışacaksın.
Tu participeras aux JO d'hiver de Sochi, en Russie, en 2014.
- Shaun, Rusya.
Shaun, la Russie.
Rusya... orası...
La Russ... C'est un end...
Gürcistan asileri, Rusya'nın altyapısını neredeyse çökertmenin eşiğine getiren "Denizgergedanı" virüsünün sorumlusunun kendileri olduğunu iddia ettiler.
Les rebelles Géorgiens revendiquent l'utilisation du virus Narval qui a faillit causer l'effondrement de l'infrastructure financière Russe.
- Gelin, oturun. Sen Rusya olabilirsin!
- Viens, assied-toi.
Rusya'da annem, yakışıklı bir Rus dansçı olan babama gönlünü kaptırdı.
En Russie, ma mère est tombée amoureuse de mon père, magnifique danseur russe.
Sadece birkaç gün önce, Ruslar yavan gülümsemeleri ve kötü takım elbiseleri ile konferanstaydılar. - Rusya ve Almanya Polonya'yı bölebilsin diye yapılmış alçakça bir taktik. Bizimle bir anlaşma imzaladılar!
Les Russes étaient présents à la conférence et ils ont signé un accord avec nous!
Uydularımız, Rusya, Pakistan ve Arap Yarımadası'nda büyük askeri hareketlilik gösteriyor.
Intense activité militaire en Russie, au Pakistan et en Arabie.
Rusya fırlatır. Çin fırlatır.
La Russie, la Chine.
İran, Rusya, İsrail ve Fransa devlet başkanları şartlarınızı kabul etti.
L'Iran, la Russie, Israël et la France acceptent vos conditions.
İlki Rusya'daydı.
La première était en Union soviétique.
Rusya'dan 21 yaşındaki karısıyla döndü.
- Il revient de Russie avec une jeune femme âgée de 21 ans.
Her yeni endüstrinin ilk 10 yılı Komünizm sonrası Rusya gibidir.
Dans un nouveau secteur, c'est comme la Russie après le communisme.
Akınlar yine doğuya olacak, Doğu Yakası'na ve Rusya'ya.
On ira de nouveau dans les contrées de l'est et en Russie.
- hiçbir uyarı yapılmadan Rusya'ya çarptı.
- Fille facile a frappé la Russie sans prévenir.
Rusya köylü diyeti.
Paysan Russe régime.
Rusya'dan beraberimizde bir şeyler getirdik.
Nous avons ramené des choses avec nous de Russie.
Sutton Rusya'dan her ne getirdiyse çok değerli olmalı.
Quoi que Sutton ait ramené de Russie ça devait avoir beaucoup de valeur.
Rusya'dan gelmiş.
C'était en Russie.
Şimdi bunu direkt izotopi için Spektrometre'de çalıştırıp, Rusya'daki Çeçen Cumhuriyeti kökenine aitliğini çözebildim.
J'ai analysé cela avec le spectromètre de masse et j'ai pu déterminer l'origine géographique de la République tchétchène en Russie.
Sadece dostum Rusya'ya dönüyor.
Elle aime la vodka.