Slut translate French
28 parallel translation
Neden beni üçlü grup sekste isteyesin? Ben istemiyorum. müşterim istiyor.
Les gens de la télé ont tout bu quand ils ont acheté Slut Wars.
Slut Luciana dan bile daha kötüsün sen
Tu es encore pire que Luciana.
And a long cat's tongue, you slut.
Et une longue langue de chatte. Cochonne.
"Slut Bunwallah."
" S'lope Bunwallah.
" Zingelbert Bimbledack, Tringelbert Wangledack, Slut Bunwallah,
" Zingelbert Bimbledack, Tringelbert Wangledack, S'lope Bunwallah,
Even ifit with dirty slut
Même si c'est une grosse "poute"
Because I am not a cheap slut.
Je ne suis pas une sale pute.
You'll call me a slut.
En voyant son string tu me traiteras de salaud.
Pis fahişeler.
Stinkin'slut.
Sanırım televizyoncu arkadaşlar "Yelloz Savaşları" adlı dizi yayına girince hepsini tüketti.
Les agents télé ont dû tout boire quand ils ont réussi à vendre "Slut Wars".
O an hayır diyebileceğin bir yer olmayacak.
Ce n'est pas là pour dire non à l'. Slut.
Wilhelmina Slater, yani Wilhelmina Şıllığı.
Wilhelmina Slater. Du genre Wilhelmina Slut-Er.
Yollu Jaba.
Jaba the Slut.
- Sürtük.
- Slut.
- Aşüfte.
- Slut.
Çeviri :
( ShelbyTeam ) presents [Crime Slut]
Sena artık Slux * diyeceğim. İyi mi? Slux *.
Je vais t'appeler Slux. ( ndlr : slut + lux = pétasse ) C'est pas cool?
# # Kahpe #
♪ Slut ♪
Şunun gibi, "she lives under trees" eşittir "slut" - Ne?
Ainsi, genre Pour Une Troisième Erreur veut dire PUTE.
Ve kardeş sitesi, Jesebel feministlerin birbirlerini destekleyebileceği bir yer orosbulukla yaftalayanlarla dolu bu modern dünyada buna ihtiyaç var.
Et son pendant féminin, Jezebel, est un site sur lequel les féministes vont pour se supporter mutuellement, ce dont nous avons besoin dans ce monde rempli de slut-shaming et...
Bana kaltak muamelesi yapma çünkü sen yeni kuşağı yakalayamamışsın.
Ok, ne me fais pas du slut-shaming juste parce que tu ne comprends pas ma génération.
Oh, well, that's the pot calling the kettle slut. ( tekerleme ) # sürtük.
C'est l'hôpital qui se fout de la charité. Hashatg salope.
Kötüleme başlasın.
Et que commence le slut-shaming.
Onlara gelir eşitsizliği, cinsiyetçilik, önlerine çıkabilecek engellerden falan bahsedeceğim.
Leur parler d'écarts de salaire, de consentement, de plafond de verre, de société patriarcale, slut-shaming, et cetera.
Hannah'nın başına geldiği gibi sürtük yakıştırması konusunda öyle bir yerdeyiz ki, bir yandan kızlar çekici olma, popüler olma, güzel görünme,
Le slut-shaming, ce que vit Hannah, il y a d'un côté...
Ve bütün bu sürtük yakıştırması kültürü onu etkiliyor.
Cette culture du slut-shaming l'affecte.
Kaltak!
Slut!