English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ S ] / Smithy

Smithy translate French

78 parallel translation
Bak, Smithy. Sana Smithy dersem kızmazsın, değil mi?
Écoutez, Smithy.
Ama Smithy, savaş bitti.
Allons donc, Smithy.
Aldırma, Smithy. Biz tanıştık ya, değil mi?
On s'est rencontrés, nous.
Smithy, makyajımı mahvediyorsun.
Smithy. Ayez pitié de mon maquillage!
Dinlen şimdi, Smithy.
Reposez-vous, Smithy.
Dönmeyeceksin, Smithy. Seni bırakmam.
Je ne vous laisserai pas y retourner!
Dinlen, Smithy.
Allons, reposez-vous.
- Smithy. - Hazırım.
Je suis prêt.
Smithy, senle konuşmalıyız.
II faut que je vous parle.
Bunu biliyorsun, değil mi, Smithy?
Vous le savez bien, n'est-ce pas?
Konuş benle Smithy.
Répondez-moi!
Burada bekle, Smithy.
Attendez-moi.
Hadi gel, Smithy. Paltonu giy.
Mettez votre imper.
Smithy'i tımarhaneye kapatmak istiyorlar.
On veut le renvoyer à l'asile.
Smithy, gel otur. Çok yoruldun.
Smithy, asseyez-vous.
Hemen Smithy'e söylesem kızmazsın değil mi? Buna çok sevinecek.
Je vais vite le dire à Smithy!
Smithy, her şey yolunda. Ne güzel değil mi?
Smithy, n'est-ce pas merveilleux?
Smithy, ne hoş değil mi?
Smithy, n'est-ce pas merveilleux?
Smithy, cinssin yani.
Vous êtes méchant.
- Allah aşkına, Smithy, aç şunu.
Je vous en prie, ouvrez-la!
Smithy, ne kadar müthiş.
Merveilleux!
Smithy, acaba daha önce de yazar mıydın? Şey olmadan... -...
Étiez-vous écrivain avant la guerre?
Belki de evlisindir, Smithy. Kim bilir?
II se pourrait même que vous soyez marié.
Smithy, benden bunu isteme, lütfen.
Ne me le demandez pas.
Smithy, gerçekten mi?
Vous le pensez vraiment?
Smithy, hep ben mi ilk adımı atacağım?
Dois-je encore prendre l'initiative?
- Smithy olarak. Seni terk ettiği gündeki kadar sıcak ve değişmemiş hisleriyle döner.
Oui, Smithy, tel qu'il était le jour où il vous a quittée.
- Hicks, sen ve Smithy, şu tarafa bakın. - Evet efendim.
Toi et Smithy, par là.
Smithy, etrafta Alman casus olabilecek, şüpheli tipler görmedin, değil mi?
Smithy... auriez-vous vu des types suspects qui ont l'air d'espions Fritz?
Smithy!
Smitty.
- Tamam. Aferin Smithy.
- Le Q.G. sait notre position?
- Sağ ol Smithy.
Merci, Smitty.
Smithy, savaş odasındaki ekranları aç.
Smitty, allumez tous les tableaux.
- Smithy, neredeydin?
- Smitty, enfin!
- Smithy!
- Putain de...
Smithy!
Ça suffit!
Smithy'i yanında götür. Tamam.
- Emmenez Smitty avec vous.
- Anlat Smithy.
Terminé. Allez-y, Smitty.
Beklemede kal, Smithy. Ben bir bakacağım.
Un instant, Smitty, je vérifie un truc.
Dayan Smithy, geliyorum!
Tenez bon, j'arrive!
Smithy ve Cooper öldü.
- Smitty et Cooper sont morts.
Şu geyik, Smithy Robinson, Harry için çalışırdı. Derken para yürüttüğü söylentileri çıktı.
Il y avait ce gars, Smithy Robinson, qui travaillait pour Harry, mais la rumeur courait qu'il le volait.
Harry, Smithy'i bir açıklama yapması için davet etti.
Harry a invité Smithy chez lui pour qu'il s'explique.
Smithy çok iyi bir iş yapamadı.
Smithy n'a pas réussi.
Sonra zavallı Smithy'i öldürene kadar çükle vurdu.
Et il a commencé à battre le pauvre Smithy jusqu'à ce que mort s'ensuive.
- Üzgünüm Smithy.
- Désolé, Smithy.
Bak Smithy, sandalyeni dışarıya çıkartayım. Haydi gel.
Je vais vous installer une chaise.
Merak etme, Smithy.
Ne vous inquiétez pas.
- Smithy, gurur duydum.
Je suis fière de vous.
Smithy, otur yerine.
- Merci bien. Smitty, assis.
Smithy anlamıyorsun.
Ce n'est qu'un vaisseau.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]