Söyleyeyim mi translate French
1,909 parallel translation
Şirin bir içecek ismi söyleyeyim mi?
Tu sais ce qui serait mignon?
- Ona bir şey söyleyeyim mi? - Hayır.
- Et si je lui parlais?
Ne olduğunu söyleyeyim mi? Haberler tamamen hileli.
L'information est totalement manipulée.
Bir şey söyleyeyim mi? O kadar da zor değilmiş. Bip-bip!
En fait, c'est vraiment pas compliqué.
Yine de bir şey söyleyeyim mi?
Mais tu sais quoi?
Peki o ne demiş? Ne cevap vermiş, söyleyeyim mi?
Vous savez ce qu'il a répondu?
lnternet'de pokeri nasıl... mahvederiz söyleyeyim mi?
Laissez moi vous dire comment Internet a niqué le poker, ok?
- Gitmesini söyleyeyim mi?
- Je lui demande de partir?
Aynen söyleyeyim mi yoksa biraz da küfür ekleyeyim mi?
Je transmets mot pour mot ou je peux épicer un peu?
Sana bir şarkı söyleyeyim mi?
Tu veux que je te chante une chanson?
Yine de bir şey söyleyeyim mi Ginou?
Pourtant tu veux que je te dise, Ginou?
Bir şey söyleyeyim mi? Sikerim yoksulları. Alayını sikeyim, tamam mı?
Qu'ils aillent se faire foutre.
Sana neyin şaka gibi olduğunu söyleyeyim mi? Grace'i görmediğini söylemene rağmen bilgisayarında ekimden kalma fotoğrafları olması şaka gibi.
Ce qui est drôle, c'est que tu as dit que tu n'avais pas vu Grace et tu as des photos d'elle prises en octobre!
Bir şey söyleyeyim mi?
Tu veux que je te dise?
Bir şey söyleyeyim mi, hayat her zaman böyle olmuyor.
Mais la vie ne tourne pas toujours comme on voudrait.
Söyleyeyim mi bana kalırsa ne oldu?
Je vais te dire ma théorie.
Ölüm saatini söyleyeyim mi?
- Pas de réaction. - On arrête?
Bir şey söyleyeyim mi?
Puis-je dire une chose?
Doğruyu söyleyeyim mi?
Honnêtement?
Nereden bildiğimi söyleyeyim mi?
- Veux-tu savoir comment je sais?
Sana bir şey söyleyeyim mi Rita.
Ecoute moi bien, Tante Rita.
Size bir şey söyleyeyim mi.
Je vais te dire quelque chose.
Birşey söyleyeyim mi? Onu kendi başıma daha çabuk bulurum.
De toute façon, je la retrouverai plus facilement seul.
- Sana bir şey söyleyeyim mi?
Tu veux que je te dise?
Senin için şarkı söyleyeyim mi?
Vous voulez que je chante pour vous?
Birşey söyleyeyim mi?
Tu sais quoi?
Bir şey söyleyeyim mi? Ama burada kalsın.
Je peux vous faire une confession?
Neden külodumla yatıyorum, söyleyeyim mi sana?
Tu sais pourquoi j'ai gardé mon short?
Bu mücevherlerle ne yapmak istediğimi söyleyeyim mi sana?
Je vous dis ce que vous allez faire de ces bijoux?
# Sana bir şey söyleyeyim mi? # Bu aşk olabilir
Alors je vais te dire quelque chose
Ne düşündüğümü söyleyeyim mi doktor?
Vous voulez mon avis, docteur?
- Daha söyleyeyim mi?
évidemment des Juifs. - Encore?
Sana bir şey söyleyeyim mi?
Non. - Oh, je ne comprends pas.
George'a söyleyeyim mi?
Je peux aller le dire à George?
Sana bir şey söyleyeyim mi, kardeşim? Bugün sona ermeden, hesaplarını verecekler. Nasıl yani?
Je vais vous dire quelque chose, mon frère, avant la fin de cette journée, ils paieront tous.
Size ne olacağını söyleyeyim mi? Duymak istiyor musunuz?
Tu veux que je te dise les choses comme elles sont?
Adamim, bir sey söyleyeyim mi?
Mec, tu sais quoi?
Bildiğim bir şeyi söyleyeyim mi?
Vous voulez savoir une chose que je sais?
Önce ben söyleyeyim mi?
Je commence?
Neden ailemi yok etmek istediğini söylemek ister misin yoksa ben mi söyleyeyim?
Vous voulez bien lui dire pourquoi vous voulez détruire cette famille?
Sana bir şey söyleyeyim mi?
Vous savez quoi?
- Gerçeği mi söyleyeyim?
Sérieusement?
Tanrı aşkına heceleyerek mi söyleyeyim?
Faut-il que je te fasse un dessin?
Sana bir şey söyleyeyim mi?
Sortez de chez moi.
Bir şey mi söyleyeyim, hiçbir şey mi?
Dire quelque chose ou ne rien dire du tout?
Dr. Whitner'a yerimi boşaltmasını sen mi söylersin? Yoksa ben mi söyleyeyim? Bunu neden yapayım ki?
Vous allez dire au Dr Whitner que je reprends sa place, ou je m'en charge?
Sana asıl meseleyi söyleyeyim mi?
Je sais de quoi il s'agit. J'ai plus de succès dans ma carrière que toi.
Ryan'a söyleyecek misin, yoksa ben mi söyleyeyim?
Tu vas lui dire, ou je dois le faire? Est-ce que tout va bien?
Sana bir şey söyleyeyim mi?
En fait, si.
Onlara söylemek ister misin, yoksa ben mi söyleyeyim?
Tu leur dis ou je m'en charge?
Stenografı çağırayım mı? Ya da patronumu çağırıp ona mahkemeye gideceğimizi mi söyleyeyim?
ou veux tu que j'appelle le procureur pour lui dire qu'il y aura un procès?