Süperstar translate French
193 parallel translation
ve tabi ki, kabul etmem gerekir ki benden çok daha iyi bir sihirbaz olan Irving,... gözlerimizin önünde bir süperstar'a..
Irving, qui est meilleur magicien que moi, doit se transforme aux yeux de tous,
Senin sırtını parçaladı demek, Süperstar'ın sırtını parçalayacak demek.
Il casse ton dos, et après c'est le tour de Superstar.
Bana işten bahsetme süperstar, ben de alın teri döküyorum.
Y a pas qu'elles. Je bosse aussi.
Bana diyorsun ki, bana ve herkese bir süperstarımız olduğunu söyledin ama yoktu öyle mi?
Tu oses me dire que tu as menti à tout le monde en racontant qu'on à cette superstar... alors que c'est faux?
Süperstarın aşk hayatı nasıldır?
Comment est la vie amoureuse d'une superstar?
- O halde Süperstar süitimizi istiyorsunuz.
- C'est la Suite Superstar.
- Süperstar süiti.
- La Suite Superstar.
Süperstar süiti.
La Suite Superstar.
Evet, Süperstar süiti.
Exactement, la Suite Superstar.
Bay Acavano, siz zaten Süperstar süitinde kalıyorsunuz.
M. Acavano. Vous avez déjà la Suite Superstar.
Sanırım zavallı süperstar zırvası o kadar da şanslı değilmiş, ne dersiniz?
Mais cet enfoiré de superstar devait pas être si chanceux que ça!
Sırf süperstar çaylaksın diye çalışmayacağını mı sandın?
Tu crois que parce que t'es un champion, tu dois pas bosser?
Rick, birçok süperstar yenilgiyi kabul etmez.
Ces monstres sacrés ne courent pas les rues.
Bir süperstarın doğuşuna tanıklık ettik.
On a assisté à la naissance d'une star.
Senin bir süperstar olduğunu düşünüyorlar.
Tu es une superstar pour eux.
Annem bana sürekli bir süperstar olmanın, NBA'ye girmenin harika olduğunu ama öğrenim görmezsem bir hiç olacağımı söylerdi.
Ma mère me disait toujours que c'était génial d'être une superstar et d'être à la N.B.A.
Burada Süperstar İsa Mesih'ten bir şey olmamasına şaşırdım.
Je suis étonné de ne rien voir de Jésus-Christ superstar.
- Oldu mu, süperstar?
La star est satisfaite? C'est quoi, cette chemise?
Artık biz süperstarız.
On est des superstars.
Bir süperstar olmak değil sadece ünlü.
Pas forcément une superstar juste célèbre.
Süperstar olduğunuzu biliyorum ama, o faksı henüz göndermediniz mi?
Vous êtes une star, mais avez-vous passé mon fax?
Süperstar!
La superstar!
Kenef nasıldı, süperstar?
Comment ça va, Superstar?
Yeni süperstarımız...
Notre nouvelle superstar?
Favorilerin bana süperstarı hatırlatıyor.
Elvis! Tes pattes me rappellent la superstar.
Ve sıradaki süperstar.
Et le prochain est la superstar.
Bakalım, Todd Süperstar bir avukat.
Eh bien, Todd est une vedette du barreau.
Ya binersin ya da süperstar ölür.
Monte ou la superstar meurt.
Pekâla Süperstar, sayıya hazır mısın?
Okay, superstar, t'es prêt à marquer?
İşte bu kadar süperstar.
Voilà, superstar.
Ve şimdi, büyük final için Süperstar Davud karşınızda ;
Et maintenant, pour notre grand final, la superstar de David,
Hey, İbo, süperstar!
- Hey Ibo, super star!
Artık süperstar mı oldun?
T'es une star maintenant?
Süperstar zannedilen sensin, biliyorum ama bir daha sakın benim müşterilerime bulaşma.
Je sais que t'es sense etre la superstar, mais ne t'en prends plus jamais a mes clients.
Hey, süperstar.
Hé, superstar.
Tam bir süperstar gibi.
Une star en puissance.
Başlayacak mısın süperstar?
C'est quand tu veux, la superstar.
Muhtemelen gözde süperstarıyla ilgilendiğinden çok meşguldür.
Il est sûrement trop occupé avec sa starlette.
Süperstar olmak nasıl bir duygu?
Alors, comment aimes-tu être une grande vedette?
Şimdi mutlu musun, süperstar?
Heureux, superstar?
Hey, süperstar,
Hé, superstar,
Uluslararası Süperstar Gülüşleri konsepti böyle.
C'est tout le concept de Smile Superstars international.
Artık Süperstar Gülüşleri üyesi olarak onun himayesindeyiz.
Maintenant qu'on est membres de Smile Superstars, on est sous son aile.
Geldiğiniz için hepinize teşekkür ediyor ve Süperstar Gülüşleri'nin yılda iki kez düzenlenen toplantısına hoş geldiniz diyorum.
Merci à tous d'être venus, Et bienvenus à notre Smile Superstars séminaire bi-annuel et ateliers de formation.
Süperstar Gülüşleri farklı bir şirkettir.
Smile Superstars est une compagnie pas comme les autres.
Her bir bağımsız işletme sahibi Süperstar Gülüşleri'nin tescilli ürünleri ve dönüşümlü iş modeli ile eriştiği sınırsız potansiyelle diş sağlığı geleceğini yeniden tanımlıyor.
Chaque personne est un propriétaire de commerce indépendant avec le potentiel illimité redéfini par le futur des soins dentaires avec la gamme de produits Smile Superstars et la transformation du modèle économique.
Mike, bence Süperstar Gülüşleri'nin faturayı ödemesi çok güzel.
Tu sais, Mike je pense que c'est vraiment sympa que Smile Superstar soit prêt à payer la facture.
Evet, saksocu bir süperstarım.
Ouais, je suis une star du porno.
Eski süperstar yeni şampiyonunu devirdi.
Elles sont différentes de celles que tu connais.
# Şüpheliler silahsız olarak ortaya çıkıp... #... ateş açılmadan özel birliklere teslim oldular. # Süperstar Sally Miles bugün Rangoon'dan döndü... #... yanında Profesör Krishnamamsa Kesari vardı.
Sally Miles est rentrée aujourd'hui de Rangoon... accompagnée du Professeur Krishnamamsa Kesari.
Uluslararası Süperstar Gülüşleri'nin izniyle.
Hé, tu veux une petite boîte de Pringles et la plus jolie bouteille de vodka que j'ai jamais vue? Aux frais de Smile Superstar International.