Sütsüz translate French
115 parallel translation
Kremamız kalmamış. Sütsüz olsa olur mu? "
Sans lait, ça ira? "
- Nasıl? - Sütsüz.
- Juste quoi?
Kahvaltıda yatağımda sert sütsüz kahve servis edilmesini istiyorum.
Je prends mon petit-déjeuner au lit, du café noir.
Sütsüz.
Noir.
O kilisesini boyayamıyor. Sizin spor salonunuz yok. Sütsüz çocuk kalmamalı.
Monsieur réclame de la peinture, vous un gymnase et aucun enfant ne devrait manquer de lait.
Ama sütsüz çay hiç uygarca değil.
Du thé sans lait c'est si vulgaire.
- Bir de sütsüz tabii.
- Et sans lait.
Evet, sütsüz. İki şekerli.
Ja. " Noir, avec deux sucres.
İki normal. Bir sütsüz, iki şekerli.
Deux au lait, un noir, deux sucres.
- Yarım fincan sütsüz kahve.
- Une demi-tasse, noir. - Très bien.
Sütlü, sütsüz?
Noirs ou crème?
- Çocuklar sütsüz mü kalacak yani?
- Les enfants n'auront pas de lait?
Kahve sütsüz mü olacak?
Vous voulez votre café comment?
- Kahvemi sütsüz içerim.
- Je n'en mets jamais dans mon café.
- Sütlü mü, sütsüz mü?
- Bien noir?
- Sütsüz ve şekersiz.
Même du thé froid.
Karın sütsüz çıktı. Rezil etti bizi ele güne.
Ta femme nous a déshonorés.
Hayır, üç tane sütsüz ikisi şekerli ve bir tane de limonlu cay olacak.
C'était trois cafés noirs, deux avec sucre, et un thé au citron.
- Umarım sütsüz seviyorsun.
Vous l'aimez noir? Oui.
- Sütsüz.
- Noir.
Bir günde hem babasız hem de sütsüz kaldın.
Vous avez été gauche... sans père et sans lait du jour au lendemain.
Sütsüz.
Noir. Deux.
Sütsüz...
"Crème sans lait".
- Sütsüz çikolata mı?
- Au chocolat noir?
Sütsüz.
Noir
- Kahve alabilir miyim, sütsüz?
- Je voudrais un café, noir.
O düşük kalorili, sütsüz, soyalı çöp.
C'est une saloperie non-calorique au lait de soja.
Biri sütlü istiyor, diğeri sütsüz istiyor.
Non. L'un veut du sucre, l'autre non, l'autre du lait...
Sütsüz, sadece limon.
Du th , au citron.
- Ton balıklı salata ve sütsüz kahve.
Salade de thon et café noir.
- Nedir? Sütsüz mısır gevreği.
- Des céréales sans lait.
Sütsüz olsun.
Sans sucre.
evet! bu emdiğin, sütsüz göğüslerden adına şov dediğimiz bu dünyadan!
De ces nichons stériles, tu as sucé toute la substance de ce qu'on appelle le spectacle.
Şimdi herkes "Grimesy, sütsüz, tek şekerli" veya "Grimesy, süt tozun var mı?" diyor.
Là, c'est "Grimesy, noir, un sucre" ou "du lait en poudre"?
Aptal, maptal, çılgın, şeker, sütlü, sütsüz, fark etmez.
Toc-toc, coin-coin, givré, laqué, aucune importance!
Yolculuk boyunca sütsüz kalmayalım diye bir hafta önce sağdı.
Heureusement, elle a pompé une semaine pour la réserve du voyage.
Tofu omleti, az pişmiş, sütsüz.
Tofu brouillé, smoothie à la pêche sans lait.
Bayan Espinosa, pastanızı son dakikada değiştirmek oldukça zor oldu fakat istediğiniz gibi sütsüz yapabildik.
Melle Espinosa, malgré ces changements de dernière minute, j'ai pu faire un gâteau sans lait comme vous me l'aviez demandé.
Belki sütsüz.
Ou peut-être préfères-tu le noir?
Sütlü mü, sütsüz mü?
Noire?
Selam! Kahve alabilir miyim? Sütsüz ve şekersiz!
Je voudrais un café noir.
Kahve, sütsüz.
Un café... noir.
Hay hay. Sütsüz olsun.
Avec plaisir, donne moi un café.
Yalnızca sütsüz buğday gevreğimiz var.
On n'a que des céréales sans lait.
Benimki sütsüz olsun.
Un noir pour moi.
Yatakta sütsüz kahve.
Café noir au lit.
- Sütsüz, evet.
- Sans lait.
- Sütlü mü sütsüz mü?
Quoi?
- Ve, sütsüz olsun.
- Noir.
"Sütsüz kremanız var mı?"
Avez-vous des produits allégés?
- Hobie, sütsüz bir kahve yapar mısın?
Fais du café noir!