English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ T ] / Tada

Tada translate French

280 parallel translation
Kıtada demiryolunun hayalinde misin, Brandon?
Encore en train de rêver de rails à travers le continent, Brandon?
" atalarımız bu kıtada, özgürlük içinde vücut bulmuş...
" nos pères créèrent sur ce continent une nation libre
O çileden çıkmış kıtada bir suç tezgahlanıyor.
Il se prépare un crime sur ce continent tourmenté.
Kara kıtada kayıp çocuk olarak kabul edilmeyeceğin yerler mi var?
Il y aurait des endroits du Continent Noir où vous ne seriez pas reçu - comme le Fils Prodigue?
Şimdi yabancı ve misafirperver bir kıtada evlendiği eşiyle dönüyor.
Aujourd'hui elle y retourne avec son mari avec qui elle s'est mariée sur un continent étranger et hospitalier
Bu güzelim kıtada, beni barındıran vahşi deniz.
Mer déchaînée qui me cerne en ce doux continent...
Müfettişler Bunkichi, Murayama ve Tada.
Les inspecteurs Bunkichi, Murayama et Tada.
Seksen yedi yıl önce atalarımız bu kıtada özgürlük içinde vücut bulan ve herkesin eşit yaratıldığı fikrine...
Il y a 87 ans, nos pères ont fondé une nouvelle nation d'hommes libres et égaux en droits...
Seksen yedi yıl önce atalarımız bu kıtada - Daisy! - özgürlük içinde
Il y a 87 ans, nos pères ont fondé... une nouvelle nation...
Dünyanın herhangi bir köşesinde, bulunduğumuz her kıtada büyük Wonka çikolataları arayışı sürüyor.
Dans les quatre coins du monde, sur tous les continents... on achète les chocolats Wonka.
O halde, endüstriyel faaliyeti hafifletmeyi, hayati bir malın imajını tüm kıtada teşvik etmeyi ve hayati Amerikan gereksinimlerini servis etmeyi önemli buluyorum.
Et je crois qu'il est important de minimiser l'activité industrielle... et de promouvoir une image de commodités vitales traversant un continent... pour répondre aux besoins vitaux américains.
Tada Cuda'nın en sevdiği yemektir... burada işler onun istediği gibi olur.
Cuda adore ça et ici, on fait selon ses goûts.
Tada Cuda, o...
Cuda est un peu...
Eski kıtada biz böyle yaparız.
Et attention. C'est parti.
Ayrıca 15 Mayıs tada polis memurlarına saldırmış.
Il est prouvé qu'il a attaqué des officiers de police... le 15 mai.
Bu kıtada birisinin bir başkasıyla konuştuğundan şüphe ederim, ve sen bana birini bul diyorsun!
Personne parle à personne sur ce foutu continent! Et vous voulez quelqu'un!
Genelde eski kıtada çalışırım... ve bir-iki tane psikanaliz üzerine makalem var.
Je travaille sur la continence... j'ai écrit plusieurs articles sur la psychanalyse.
Belki haberiniz yoktur, ana kıtada artık elektirik yok...
Le courant a été coupé, si vous l'ignorez encore.
İki kıtada tuhaf UFO görüntüleri birleşmiş milletlerde heyecanlı tartışmalara neden oluyor.
Débat animé à l'ONU après qu'un OVNI ait été vu au-dessus de deux continents.
Orta Afrika'da, goril ve şempanzelerin varoluşu bizi atalarımızın bu kıtada yaşamış olduğu kanaatine vardırmıştır.
L'existence du gorille et du chimpanzé... en Afrique Centrale... nous donne à penser que nos ancêtres vivaient sur ce continent.
Yarışma tek muhteşem insana gelene kadar daralır ve o insan o kadar özeldir ki iki kıtada birden kutlanır.
jusqu'à ce qu'il ne reste plus qu'une personne si brillante... qu'elle est reconnue sur deux continents : toi.
Bu kıtada bana ne düşündüğümü soran tek erkek sensin.
T'es Ie seul homme de ce continent à me demander ce que j'en pense. - Ça devrait suffire.
Ben yanlış kıtada doğduğuma inanıyorum.
Je crois que je ne suis pas né sur Ie bon continent. Au fait, tu es viré.
Eğer bu işi çözerseniz, İngilteredeki ve Amerika'da ki tüm gazetelerde patlayacaktır. İki kıtada konuşulacaksınız.
Si vous réussissez, la presse anglaise et américaine chanteront vos louanges, vous serez célèbre sur deux continents.
Marta topluluğunda, güneydeki kıtada.
De la communauté Marta, située sur le continent sud.
Kıtada iktidarı ele geçirmek için, İngiltere ve Fransa arasında devam etmekte olan savaşın üçüncü yılıdır.
ENTRE L'ANGLETERRE ET LA FRANCE POUR LA CONQUETE DU continent.
Bu kıtada savaşmaya son verip, İngiltere'ye dönerlerse, hepsi serbesttir. Elbette sivil milislerin de çiftliklerine dönmesi kaydı şartıyla.
Ils sont libres, tant qu'ils retournent en Angleterre et ne combattent plus jamais ici, et que la milice civile retourne a ses fermes.
Sessizlik lütfen.
Du calme! Tada, c'est ton tour.
Güney kıtada bir kasaba kurdular.
Ils ont établi un village sur le continent sud.
Ama tanınmıyorsun, sadece bana parlıyorsun... Orada sakince gülümsüyor.
Watashidake wo tada mitsumete hohoenderu anata
100 ) } Watashi dake wo tada mitsumete 100 ) } Hohoenderu anata
Watashidake wo tada mitsumete hohoenderu anata
Üç farklı kıtada.
– Sur trois continents.
- Dört kıtada savaştım. - şehrin yukardan neye benzediğini...
- J'ai vu des cartes du monde entier,
Bir sonraki bağ bozumu normal olacak ama ondan sonraki topraksı bir tada sahip olacak.
Le prochain cru sera normal, mais le suivant aura un goût de terre.
Bak!
Tada!
Eğer sürüngen türler, dil ve teknoloji konusunda geliştilerse, ayrıldıklarında, arkalarında bir şeyler bırakmış olmaları gerektiğini düşünüyorsun, ama, izole edilmiş bir kıtada evrimleşmişlerse?
Si les sauriens avaient mis au point des technologies, il resterait des traces. - Ils auraient pu évoluer en milieu isolé.
Dussander dosyası, belki de üç kıtada 40 yıldır süren bir takibin de sona ermesine yol açacak.
L'arrestation de Dussander clôt une chasse à l'homme qui a duré 40 ans et qui s'est effectuée dans trois continents.
Belki bu kıtada seni pokerde yenebilecek birini bulursun.
Peut-être que sur ce continent quelqu'un vous matera au poker.
Her kıtada bir şey öldürmeden rahatlayamayacak.
Il faut qu'il tue une bête sur chaque continent.
Beş ayrı kıtada vahşi köpeklerle ve kurtlarla yaşamıştır.
Elle a vécu un peu partout dans la nature parmi les canidés et les loups. Elle a vécu un peu partout dans la nature parmi les canidés et les loups.
Başka bir kıtada oynayacağın için çok heyecanlı olduğunu sanıyordum.
Tu vas pas jouer en Europe?
Başka kıtada oynamaktan sıkıldım.
J'en ai assez de jouer à l'étranger.
Görüyorsun ya, bizim kızlarımız bu kıtada bacaklarıyla ünlüdür.
Nos filles sont célèbres pour leurs jambes.
Bu tada alışma Tom. Sonunda benim gibi olursun.
N'y prends pas goût ou tu finiras comme moi
Keith Richard hangi kıtada olduğunu anlayabilsin diye.
Pour que Keith Richard puisse savoir sur quel continent il se trouve.
Bir tür vasıtada mı yaşıyorsunuz?
Vous venez d'un vaisseau?
Ekvatora yakın olan kıtada mükemmel bir böcek sergisi var.
Ils ont une exposition fascinante sur les larves de coléoptères.
Bir yıl sonra, bu kıtada hiç Yahudi kalmayacağına?
Que dans un an, il ne restera plus un Juif sur le continent?
Ta-da!
Tada!
Tada Cuda evde mi?
Cuda n'est pas rentré?
Yappi'nin Köpek Eğitimi, köpeğiniz bu tada bayılacak ciğer ve balık tadında... Doğru!
Oui, des croquettes pour chiens Yappy!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]