Tennessee translate French
685 parallel translation
Tennessee'deki Cumberland Dağları'nın içlerinde Üç Çatallı Kurt Vadisi uzanır. Ve şu an orda, 1916 yılının baharındayız.
Au cœur des montagnes de Cumberland, dans le Tennessee, telle était la vallée des Trois-Fourches au printemps de 1916.
TENNESSIEE – KENTUCKY
TENNESSEE - KENTUCKY
Sen de, ben de, şerif de biliyoruz ki şu anda burada, Tenesseee'desin ve ben sana içki satamam tabii karşıdaki Kentucky'ye gidersen o başka.
On sait, comme le flic, que tu viens du Tennessee et que pour te cuiter, faut passer au Kentucky.
Belki Tennessee'de kredim kötü olabilir.
On a trop de dettes, au Tennessee.
- Tennessee.
- Dans le Tennessee.
Boone'u Tennessee'ye gönderen bence buydu.
C'est pour cela que Boone est venu dans vos forêts.
Ben Cordell Hull, Çavuş York, Tennessee'deki seçim bölgenizin temsilcisiyim.
Je suis Cordell Hull, sénateur du Tennessee.
Bu da Tennessee cemiyetinden Bay Harrison.
M. Harrison, de l'Institut du Tennessee.
Tennessee sizinle gurur duyuyor, Çavuş.
Nous sommes fiers de vous.
TENNESSEE HALKI KAHRAMANI ONURLANDIRDI.
LE TENNESSEE HONORE SON HÉROS
Tennessee halkı yaptıkların için bunu sana verdi!
Offert par les gens du Tennessee pour ce que tu as fait.
Biliyorum, Tennessee'de takma dişli bir at görmüştün.
Je sais. Dans le Tennessee, un cheval avait un dentier.
Cheatham County, Tennessee'deki toprak çok yumuşak. Öyle ki, yatakları bile toprakla dolduruyorlar.
Dans le Tennessee, la terre est si fertile qu'on l'utilise pour garnir les matelas.
Tennessee, başka bir şarkı öğrensene artık.
Tennessee, tu veux pas apprendre un autre air?
Git silahını al Tennessee.
Prends son arme, Tennessee.
Adım Tennessee.
Je suis Tennessee.
- Burada bekle Tennessee.
- Attends-moi ici, Tennessee.
Kökten Tennessee'liyim.
Du Tennessee.
16-17 yaşında olsa Tennessee'de evlenebilirdiniz.
S'il avait 16 ans, tu pourrais l'épouser au Tenessee.
Bu, Tennessee'deki ilk yolculuk.
Ce sera ton 1er voyage sur le Tennessee.
Ben çocukken, Tennessee'de küçük bir çiftlikte, sabahtan akşama kadar çiftlik işlerinde çalışıyordum...
Quand j'étais valet de ferme chez un paysan miteux du Tennessee, je poussais la charrue, sans arret.
Tatlım, benim için öndemli değil ama Yeni bir Tennessee Williams oyunu için rol dağıtımı başlıyor. Oh, hangi ajans?
Il n'y a aucun rôle pour moi, mais aujourd'hui, on commence... les auditions pour une nouvelle pièce de Tennessee Williams.
Aklıma gelmişken, Tennessee Williams oyunu ile alakalı yenilikler nelerdir?
Comment se présente la nouvelle pièce de Tennessee Williams?
Teksaslılar, kulaklarınızın pasını alacaktır hakiki Tennessee müziği dinleyeceksiniz.
Je demande aux Texicains d'ouvrir leurs oreilles... et d'écouter un air du Tennessee.
Bu adamlar, Tennessee'den. Anlatmak istiyorum, Santa Anna'ya karşı gönüllü olmalarını istiyorum.
Je voudrais leur expliquer... pourquoi je veux qu'ils se portent volontaires pour combattre Santa Anna.
Tennessee'liler, kavga etmekten çekinmezler ama konuşma dinlemeyi sevmezler.
Les hommes du Tennessee ne détestent pas se battre... mais ils n'aiment pas beaucoup écouter des discours.
Tennessee'li dostlarıma ne anlatacaksın? Buradaki iyi insanların acı çektiklerini çok zor günler geçirdiklerini, tükendiklerini mi?
Allez-vous dire à mes hommes... qu'une poignée de braves... entendent soulager la misère du peuple de cette région?
Tennessee'li dostlarıma söyleme.
Ne le dites pas à mes hommes.
Ününüzü önceden duymuştum. Benim ailem de Tennessee'lidir,... isminiz orada çok bilinen bir isimdir, özellikle bizim ailede.
Une partie de ma famille vient du Tennessee... et tout le monde vous connaît là-bas, chez nous en tout cas.
Albay Crockett'ın Tennessee'lileri,... savaşırlar mı, albay?
Vos hommes, colonel Crockett... Se battront-ils, colonel?
Ve daha da önemlisi, siz iyi adamlarsınız. Ve ben, Tennessee'li olmanın sorumluluğunu taşıyorum.
Et ce qui est plus important, vous avez de bonnes manières... compte tenu que vous n'avez jamais vu le Tennessee.
Ne zaman ki, cephaneyi götürdük,... biz Tennessee'li isek, hemen orduya katılmalıydık.
Quand on a apporté la poudre... Travis a demandé si nous nous joindrions à lui. C'est tout.
Adres ; Davy Crockett ve onunla birlikte olan Tennessee'liler.
Elle est adressée à Davy Crockett et aux hommes qui l'accompagnent.
Benim, size anlatmak istediğim, Teksaslıların içinde bulunduğu zor durum. Acaba Santa Anna bize mektup yazsaydı Tennessee'liler hakkında ne düşünürdü?
Je cherchais comment vous parler de ce bal populaire texan... et j'imaginais ce que Santa Anna dirait aux gens du Tennessee... s'il avait la chance de le faire.
- Tennessee'lileri nasıl buldun, Flaca?
- Mes hommes vous plaisent? - Oh, oui.
Efendim! Tennessee'liler.
Les hommes du Tennessee.
İyi savaşçıdır, cesur Tennessee'liler.
Ce sont des tireurs d'élite.
Tennessee'liler Nell, 23 kişi,... çok uzaktan geldiler.
Les gars du Tennessee, Nell... 23, tous de chez nous.
Adamlarını al, buraya gel,... müttefiklerimizi selamlayın, -... Teksas Tennessee'den geldiler!
Dites à vos hommes d'acclamer nos vaillants alliés... de l'illustre État du Tennessee.
- Biz de Tennessee'liyiz.
- Nous sommes du Tennessee.
Buradaki tek düşündüğüm,... benimle gelen 23 Tennessee'li.
Mon seul souci ici, ce sont les 23 hommes du Tennessee.
18 Mayıs 1933'de Birleşik Devletler Meclisi Tennessee Nehrinin taşmasıyla oluşan can ve mal kaybının yaralarının sarılması için
Pour mettre un terme aux désastres et aux décès causés par la rivière Tennessee, le Congrès des États-Unis créa, le 18 mai 1933, un organisme appelé
Aynı zamanda Tennessee Vadisi Komisyonu'na nehir kıyılarındaki ve adacıklardaki tüm toprakları satın alması yetkisi de verildi.
Cet organisme dut également acheter toutes les terres et toutes les îles sur le parcours de la rivière.
( Tennessee Vadisi Komisyonu defol
TVA DEHORS!
Evet, bayım. Buraların en güzel toprağını alacak ve Tennessee Nehri'nin altında yok edecek
Il prend nos meilleures terres pour en faire le lit de la rivière.
Chattanooga, Tennessee.
Il pleuvait.
O, Tennessee'den gelen Davy Crockett miydi?
Lui, c'était David Crockett du Tennessee? Oui, m'sieu, et je devrais le savoir.
Böyle bir konuşmaya ihtiyaçları yok ki.
Ce sont des hommes du Tennessee.
Bu çocukların, Tennessee'de oynadıkları bir oyun.
C'est un jeu que les garçons jouent au Tennessee.
Kısa adı TVK olan Tennessee Vadisi Komisyonu adıyla yeni bir komisyon kurulması kararı aldı.
"Tennessee Valley Authority"
Ben TVK'dan geliyorum.
Je suis de la Tennessee Valley Authority.