English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ T ] / Tiffany

Tiffany translate French

1,011 parallel translation
Eğer beni Tiffany'deki gibi hissettirecek bir yer bulabilirsem, o zaman... O zaman kendime mobilyalar alıp, kediye de bir isim veririm.
Si je pouvais trouver un endroit où je puisse ressentir ce que je ressens chez Tiffany, j'achèterais des meubles et je donnerais un nom au chat.
Tiffany'ye gitmek için hâlâ çok erken.
Il est encore trop tôt pour aller chez Tiffany.
Tiffany'yi.
Tiffany.
Ama Tiffany çok pahalıdır.
Mais ça peut être très cher.
Bunu Tiffany'den almadınız, öyle değil mi?
Ceci, je suppose, ne provient pas de chez Tiffany?
Tiffany bunu bizim için işler mi?
Tiffany y graverait une inscription pour nous?
Bu gerçekten ender rastlanır bir durum ama, Tiffany çok anlayışlı bir yerdir.
Eh bien, c'est assez inhabituel, madame, mais sachez que chez Tiffany, on se montre très compréhensifs.
Burası nezaket konusunda Tiffany'nin yarısı bile etmez.
Sortons d'ici. C'est loin d'être aussi sympathique que chez Tiffany.
Bir mink kürk, Acapulco'da eğlence Tiffany'de bir kahvaltı!
Un vison, un séjour à Acapulco, petit déjeuner à Tiffany!
O Tiffany'nin T'si.
Le T, c'est pour Tiffany.
Tiffany Case mi?
Tiffany Case?
Ve Bayan Tiffany Case "Jones" un başka bir otelde ömür boyu rezervasyonu var.
Et Mlle "Jones" a une réservation à vie dans un autre établissement.
- Tiffany nerede?
- Où est Tiffany?
Tiffany sevgilim.
Tiffany, ma chère.
Uzun boylu, esmer. Broadway'de "Tiffany's" de çalışıyor.
Une grande brune, qui bosse chez Tiffany, à Broadway.
TIFFANY'S MASAJ SAUNA
MASSAGE ET SAUNA TIFFANY
- Burası Tiffany's mi?
- C'est Tiffany?
Kadınlar! Tiffany'ye gidip, dönmek bu kadar uzun sürer mi?
Tout ce temps pour aller chez Tiffany's et revenir!
Ben de ona bu taşı aldım üstelik Tiffany'den.
Je lui offre aussitôt cette pierre... de chez Tiffany...
Tiffany mi?
Tiffany's?
Dişlerini Tiffany'den yaptıran bir arkadaş.
Un pote du mec aux dents de diamant.
Bu gördüğünüz Tiffany'e gidecek.
Ce lot part chez Tiffany's.
Anne, baba, bu Tiffany.
Maman, papa, c'est Tiffany.
Tiffany, gir içeriye, rahatla, otur.
Tiffany, entrez. Relaxez-vous.
Şey Tiffany kendinden biraz bahseder misin?
Donc, Tiffany parlez-nous un peu de vous.
Yok yok... Yani Tiffany rahat etsin.
Je voulais dire, afin que Tiffany soit confortable.
Al, Tiffany'nin kazağını bırakır mısın?
Laisse le chandail de Tiffany.
Oh, Tiffany!
Oh, Tiffany!
Tiffany, gel komşumla tanış.
- Tiffany, voici mon voisin.
Tiffany, Steve.
Tiffany, Steve.
Sen, Tiffany gelmeden önce her 36 saatte bir yapıyorsan şu an bilincinin açık olması bile beni şaşırtıyor.
Mais si tu y avais droit toutes les 36 heures avant Tiffany, je suis surprise que tu sois même consciente.
Steve de sadece Tiffany'den bahsediyor.
Tout ce que Steve veut, c'est me parler de Tiffany.
Tiffany, Tiffany, Tiffany.
Tiffany, Tiffany, Tiffany.
Tiffany'nin saçlarını mutfak robotuna soksam.
Je mets les cheveux de Tiffany dans le mixer.
Tiffany'den kurtulmamız lazım.
On doit se débarrasser d'elle.
Ha, bir de Al eve geldiği zaman Tiffany'nin sadece koltukta oturmasını sağla.
Si Tiffany rentre, tu peux la faire mettre sur le canapé quand Al rentre?
Hayır Steve, Tiffany değil.
Non, Steve, ce n'est pas Tiffany.
Tiffany'yi gördüm, lütfen beni hemen ara.
Rappelez immédiatement.
Hortum, evrendeki erkeği temsil ediyor.
Le tuyau représente l'état de l'homme dans l'univers. Tiffany, partez!
Tiffany gitmelisin. Fikirlerini tüm New York'la paylaşmalısın.
Vous devez partager votre vision avec tout New York!
Tiffany nerede?
Où est Tiffany?
Anne, yarın akşam Tiffany ile birlikte Noel ağacı almaya gidiyoruz.
Maman, demain soir on va acheter un sapin avec Tiffany.
Tiffany, ne kadar deli bir adamla evlendiğinin farkında mısın?
Tiffany, tu sais quel fou tu vas épouser?
Biraz önce Tiffany'nin evindeydik.
On arrive de chez Tiffany.
- İsmi Tiffany.
Les infirmières l'appellent Tiffany
Kutuyu açtın, Tiffany. Onu kapatmalısın.
Vous avez ouvert le boite et maintenant il faut la fermer.
Tiffany, üzgünüm.
Tiffanny, non!
Hangi yol, Tiffany?
Quel chemin doit-on prendre?
Tiffany!
Tiffany!
Ben Tiffany.
- Je m'appelle Tiffany.
Craig aradı.
A vu Tiffany.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]