Trench translate French
100 parallel translation
Trench.
Trench.
Sylvia Trench.
Sylvia Trench.
Orası Trench kızkardeşlerin yemek deneylerini yaptıkları ve Keith Kennedy'nin parti verdiği yer.
Les sœurs Trench y menaient leurs expériences culinaires, et que Keith Kennedy organisait ses soirées.
- Trench kızkardeşler?
- Les sœurs Trench?
Trench kızkardeşler Viktorya döneminden iki bayandı.
Les sœurs Trench étaient deux dames victoriennes.
Trench kızkardeşlerin çiğneyişini duyuyorum sanki.
J'entends mastiquer les sœurs Trench!
- Ve Trench kızkardeşler.
- Les sœurs Trench aussi.
Fark ettim ki kızlarınızdan bazıları hava saldırısı eğitiminde erkeklerin siperlerini kullanıyorlar.
J'ai remarqué que certaines de vos dames portaient des trench-coats d'hommes durant les entraînements.
Yağmurluk giymiş büyük bir kaplumbağa gibi gözüküyordu.
C ´ était comme une grosse tortue avec un trench-coat.
1946'da Harry FIemming için çalışmaya gittim ve kemersiz yağmurluk fikrini buldum.
En 1946, je fus engagé par Harry Flemming, et j'eus l'idée du trench-coat sans ceinture.
- Kemersiz pardesü.
Le trench sans ceinture.
Kemersiz pardesü fikrini nasıl buldun?
Comment vous est venue l'idée du trench sans ceinture?
Keşke hepimiz pardesü giyseydik.
Je trouve qu'on devrait tous porter des trench coats.
Phil Rupp, Lolly Yutar, Marianna Yarık ve Rebecca Romaine-Nemlikal.
Phil Rupp, Lolly Gagger, Marianna Trench et Rebecca Romaine-Staymoist.
Muldoons ve Cortez Çukuru.
Muldoons et le Cortez Trench.
Cortez Çukuru.
Cortez Trench.
Kıyafetlerini giy, hazine avına çıkacaksın.
on commence par Trench. Vous partez à la chasse.
Atacağına söz verdiği kırmızı bir yağmurluk giyiyordu, yıllardır dolabında saklamaya devam ettiği.
Elle portait le trench rouge, dont elle jurait chaque année de se débarasser et qu'elle finissait pourtant par ressortir du fonds de sa penderie d'une année sur l'autre.
Taa ki bugüne kadar, yıllar sonra, kalbi hala sızlarken kırmızı bir yağmurluklu bir kadın görünceye kadar.
Aujourd'hui encore, après des années, son coeur s'étreint chaque fois qu'il voit une femme portant un trench rouge.
Grady, Hispaniola Trench'den inanılmaz Nossur okuması aldım.
Grady, je viens de recevoir un relevé de la fosse Hispaniola
Yüksek bir NOSSUR okuması aldım Hispaniola Trench'den.
Je viens de recevoir un relevé de la fosse Hispaniola.
Marianas Trench.
La fosse des Mariannes.
Siyah palto giyiyordu.
Il portait un trench coat noire.
Ama mavi paltom da Cuma Kızı gibi durur. Bilmiyorum.
Un trench-coat ferait trop Les Hommes du Président, mais le manteau bleu ferait trop La Dame du vendredi.
- Niye trençkot giyiyorlar?
- C'est quoi ce trench-coat?
- Daha büyük Çukur Faresi.
Mon très grand Trench!
- ve? Bence düşman komutan Amiral Trench'den başkası değil.
L'officier supérieur à qui nous faisons face n'est autre que l'amiral Trench.
Bir Ayrılıkçı filosu Malastar'ı ablukaya alıyordu. Filonun başında Trench vardı.
Une flotte commandée par Trench avait organisé le blocus de Malastare.
Trench'in gemisi yokedildi.
Le vaisseau de Trench fut alors détruit.
Trench'e saldırmama emri aldım. Sadece Senatör Organa'ya malzeme taşıyacağım.
J'ai ordre de ne pas combattre Trench et de livrer des vivres au sénateur Organa.
Tüm saygımla General... Bu konuda bir seçeneğimiz olacağına inanmıyorum. Eğer gerçekten Trench ise, peşimizden gelecektir.
Avec tout le respect que je vous dois, je crains fort que vous n'ayez pas votre mot à dire, car s'il s'agit bien de Trench, c'est lui qui s'en prendra à nous.
Ben elimdeki gemilerle Trench'in filosuna saldıracağım.
Je vais engager le combat avec les vaisseaux à ma disposition.
General Kenobi, tüm saygımla... Trench'e açık olarak saldırmak için kaynaklarımız yok.
Général Kenobi, avec tout le respect que je vous dois, vous n'avez pas les ressources nécessaires pour un assaut frontal.
O saldırmanızı istiyor. Bir tuzağa doğru gidiyor olacaksınız!
Trench veut que vous l'attaquiez, et vous tomberez dans son piège.
Trench konusunu bana bırakın.
Je me charge de Trench.
1'den 4'e kadar Torpido tüplerini hazırlayın. Trench'in komuta gemisine sabitleyin.
Armez-moi les tubes des torpilles 1 à 4, réglez la portée sur le vaisseau de Trench.
Trench'i yoketmemiz gerek.
- Il faut détruire le vaisseau de Trench!
1'den 4'e Torpido tüplerini hazırlayıp, Trench'in komuta gemisine sabitleyin.
Armez les torpilles 1 à 4, réglez la portée sur le vaisseau amiral de Trench.
Tüm istediğim, Trench'in dikkatini gezegendeki halkın yerine bizim üstümüze çekmek.
Je veux attirer l'attention de Trench pour éviter qu'il se focalise sur la planète.
Bu arada istediğimi aldım.
Trench fait exactement ce que je voulais.
- Trench'in dikkati üzerimizde.
Il se concentre sur nous.
Ben Amiral Trench.
Je suis l'amiral Trench.
Trench'le ilgili savaş kayıtlarına göre görünmezlik aygıtlı gemilere karşı savaşmış.
Les archives parlent de combats de Trench, dont certains contre des vaisseaux furtifs.
Biz Trench'i yokedene kadar saldırınızı geciktirin.
N'attaquez pas avant que nous ayons détruit le vaisseau de Trench.
Başka bir maymunun omzuna binmiş üstünde de trençkot olan bir maymun olmadığından emin misin?
T'es sûr que c'était pas un singe sur les épaules d'un autre singe, portant un trench-coat?
Trençkotun güzelmiş.
Ton trench coat est beau.
İş adamı Michael Trench rolünü oynadım.
J'ai joué au businessman, Michael Trench
Harika çünkü güçlerin olmadan sen palto giymiş bir bebek gibisin.
Super, parce que sans tes pouvoirs, tu es un bébé en trench-coat.
Şu yağmurluk giymiş deliyi gördün mü?
T'as vu le mec bizarre en trench?
Bende de bir tane var.
Moi aussi j'ai un trench.
Söyleyin Bayan Trench, başka oyunlar da oynar mısınız?
Dites-moi, Mlle Trench, vous pratiquez d'autres sports?