Tries translate French
91 parallel translation
Ama gerçek şu ki, titizlikle seçilmiş, her biri birer süper mükemmel fiziki örnek olan 18 adama komuta ediyorum. Yaş ortalamaları 24.6 ve 378 gündür üst uzayda hapsolmuş haldeler.
Il se trouve que j'ai un equipage compose de dix-huit... specimens en parfaite condition physique, tries sur le volet... d'une moyenne d'age de vingt-quatre ans et demi... qui ont ete enfermes en cabine dans l'espace pendant 378 jours!
Hala erkekleri tavlayabiliyorsun demek.
Tu les tries sur le volet.
Özel olarak seçildiler.
Lls sont tries sur le volet.
Pee-tries.
- "Pétrie".
Friday's championship game is against North Compton and that squad always tries to bring it.
Il nous manque une pom pour le match contre North Compton. Leurs pom-pom veulent toujours la ramener. 260 00 : 19 : 59,272 - - 00 : 20 : 01,763
It tries to see burn itself to your friends in a construction fire, that you caused.
Essaye de regarder brûler tes amis dans un incendie que tu as provoqué.
Bunu bildiğini düşünüyorsun eğer çamaşırlarını ayırmazsan renkler karışır.
Tu devrais bien savoir que si tu ne tries pas ton linge, Les couleurs vont déteindre.
Bağbozumunu.
Des tries aux vendanges.
Yeri paspaslaman, ayaklarını yere vurman yemeğini ayıklaman, hayal kurman veya kuyruk uzatman...
Quand tu laves le plancher, que tu tapotes du pied, que tu tries des aliments, que tu rêves ou que ta queue pousse,
- Sayıyı azaltamaz mısın?
- Et si tu tries?
Jeremy, biraz sen temizle, ben Süleyman'ın işini göreyim. Fazla verme.
Jérémy, tu tries le temps que je sers le poisson à M. Slimane?
- Bence istediğin sonu elde etmek için veri seçiyorsun.
Tu tries les données sur le volet pour avoir la réponse.
Çizgiler aşağıya doğru kesildiğini gösteriyor.
Les tries indiquent un mouvement de haut en bas.
Ve düğüne özenle seçtiğimiz davetliler katılacak.
Les invités ont été triés sur le volet.
Bir çavuş, iki polis, seçilmiş adamlar, efendim.
Un sergent et deux agents triés sur le volet.
Hepsi seçilmiş özel çocuklar.
Tous les gars sont triés sur le volet.
- Neden olmasın? Hepsini kendim seçtim.
- Triés sur le volet.
Yeni kamp, uzman bekçiler, elit tabaka.
Camp neuf, gardiens triés sur le volet.
Özenle seçilmiş bir grup asistanla eve yerleşecek...
Je m'installerai là-bas avec un groupe d'assistants triés sur le volet.
O adamların hepsinin yüksek güvenlikli geçiş izinleri vardır.
Ces gens sont triés au peigne fin.
Bu izne sahip kişilerden her gün asılanlar var.
Des gens triés au peigne fin sont pendus tous les jours.
Peki, o zaman gelirim. Larissa Dmitrievna'nın etrafında sadece elit kişiler olmasını istiyorum.
Je désire que Larissa Dmitriévna soit entourée de gens triés sur Ie volet.
Özel seçilmiş küçük bir gurup adama ihtiyacım var. İşe senden başlıyorum. Ness!
Quelques hommes triés sur le volet, à commencer par vous.
Benim tarafımdan seçildiler.
Des hommes triés sur le volet... par moi!
Dışarıdakiler sınıflandırıldı.
Ne laisse pas les gens entrer. On les a triés.
- Öncelikli hastalar ayıklanmalı.
- Des gens doivent être triés.
Polis, parçaları incelemeyi bitirmiş. Görünüşe göre çöplükte üç kafa varmış.
La police les a triés, et ils ont trouvé trois têtes dans la poubelle.
Kiersey Kişilik Testi'ne göre değerlendirildi.
Triés selon l'échelle d'évaluation de kiers, comme vous vouliez.
Şimdi adamlar özenle seçiliyordu.
Ils sont maintenant triés sur le volet.
- İşi başlatmak için birkaç seçkin yatırımcı arıyorlar.
- Pour faire décoller leur affaire, ils cherchent quelques investisseurs triés sur le volet.
Bernays onlar için eğlenceler düzenledi. Kendi seçtiği Guatemala siyasetçileriyle görüşmeler ayarladı. Onlar da, "komünist" Arbenz'in Moskova tarafından yönlendirildiğini söylediler.
Bernays s'arrangea pour les divertir et leur faire rencontrer des politiciens triés sur le volet leur expliquant qu'Arbenz était un communiste contrôlé par Moscou.
Konuk listesi çok uzun, çok özel.
Invités triés sur le volet, très privé.
- Olay yerinde ayırmamışlar.
- Ils ne les ont pas triés sur les lieux.
Ben ederim.
Les 1 ers ont été triés.
Sayımız az olmasına karşın, kendi ellerimle seçtiğim bi kaç kişi var.
mais ils sont triés sur le volet.
Ayda bir kez kendi arkadaşlarım arasında organize ettiğim bir tür eğlence var.
C'est un divertissement que j'organise pour des amis triés sur le volet.
Elmasları mı gruplandırıyorsun?
Tu les tries?
Alfabetik olarak ilk isim.
Prénoms triés par ordre alphabétique.
... kendi seçtiğin asistanların...
- des assistants triés sur le volet...
Ayırdıktan sonra hepsini ezecek misiniz?
Après les avoir triés, allez-vous les détruire? Oui.
Seçmenin bu aşaması için siz 122 kişi özel olarak seçildiniz.
122 triés sur le volet pour cette sélection.
Sadece rahipler, keşişler, ve bir kaç seçilmiş asker dün gece buradaydı.
Seuls les prêtres et les moines restent. Et puis quelques gardes, triés sur le volet.
Müşterilerim tarafından seçilen benzersiz eşyaları buluyorum.
Je fournis des articles uniques pour des clients triés.
Atlantik'in her iki tarafında da çok hoş bir grup seçilmiş adam en seksi kadının çocuğunun babası olmak için yarışacak.
Des hommes triés sur le volet s'affrontent pour avoir un enfant avec une nana super sexy.
Dosyalarınız referanslandı ve renklerine göre ayrıldı.
Vos dossiers ont tous été classés et triés par couleur.
Al işte, üç kategoride istediğin sayılar.
Il y a des nombres triés de 3 façons.
İki numara kadın kıyafeti dolu alışveriş torbası. Bazıları parçalara ayrılmış.
Il y a un sac plein de vêtements de femme taille 2 dont certains triés.
Sonra da iyonlar m / z oranlarına göre ayrılır.
Enfin, les ions sont triés en fonction de leur rapport m / z *.
Seçkin bir grup öğrenci arasındaki uyumu bozma riskini alamam.
Je ne veux pas perturber l'harmonie d'un groupe d'étudiants triés sur le volet.
Bıçak uzunluğuna göre sıralanmış şekilde.
Triés par taille de la lame.
Buna şaşırmış olamazsın.
Je vais prendre les papiers triés. Ce n'est pas surprenant pour vous.