Tümor translate French
1,446 parallel translation
Anlayış beklemiyorum. Bende tümör var.
J'ai un petit nodule.
Bunun sebebi beyin tümör'ünün olması.
C'est parce que tu as une tumeur au cerveau.
Tamam, tümör var.
D'accord, il y a une tumeur.
Yao çoklu tümör sendromu denilen bir hastalığa yakalanmıştı.
Yao souffrait de tumeurs multiples.
Bu tümör onun boyun ve göğsünde küçük tümörler oluşturmaya başladı.
Des petites tumeurs apparaissaient continuellement sur son cou et sa poitrine.
Ameliyattan sonra bile bu tümör çıkmaya devam etti.
Malgré les opérations, les tumeurs revenaient.
Ama böyle bir tümör için streoite, prednizona gerek.
Pour une telle tumeur, il a besoin de stéroïdes, de la Prednisone.
Gözünde tümör mü vardı, veya ameliyat mı oldu?
A-t-il eu une tumeur ou une opération?
- Tümör yumurtalığı sıkıştırıyor.
- La tumeur comprime un ovaire.
Tamam, en iyi haber lenf bezlerindeki tümör iyi huylu.
Bien, la bonne nouvelle, c'est que la tumeur est bénigne.
Öğrendik ki, tümör... yumurtalığına baskı yapmıyor.
On a appris que ta tumeur... ne comprime pas un ovaire.
Tümör bebeğin akciğerlerine hava girmesini engeller.
La tumeur ne laissera pas passer l'air dans ses poumons.
Fetal spinal tümör hakkında danışmak üzere bir noröcerrah arıyorum.
Je cherche un neurochirurgien pour un avis sur une tumeur vertébrale sur fœtus.
Akciğerinde bir karsinoid tümör farkettik.
On a trouvé une tumeur carcinoïde dans son poumon.
Tümör yüzünden mi?
Elle a juste une tumeur?
Tümör karaciğerinde.
La tumeur est au foie.
Tümör iyi huylu.
La tumeur est bénigne.
Ya da ameliyat etmeyiz, tümör büyür ve kadın ölür.
Ou oublions l'opération et laissons la tumeur la tuer.
Şaşırdım, iyi huylu bir tümör.
Quelle surprise... Elle est bénigne.
İyi huylu bir tümör bunca semptoma nasıl neden olabilir ki?
Comment une tumeur bénigne a pu causer tout ça?
Tümör.
Une tumeur.
Bir tümör bulduk.
On a trouvé une tumeur.
Peki sonuç ne, tümör mü?
- Qu'est-ce qu'ils ont trouvé? C'est bénin?
Tümör kötü huylu ama baban bir yıl daha normal hayatına devam edebilir.
La tumeur est agressive, mais votre père a encore une année devant lui.
Şuna bir bak- - Keith, Bay Morrison`a beyninde tümör olduğunu söylüyor.
Regarde, Keith est en train de parler à M. Morisson de sa tumeur cérébrale.
Kız kardeşinin sol akciğerinde kötü huylu bir tümör bulduk.
Nous avons trouvé une tumeur maligne dans le poumon gauche de votre soeur.
That 70's Show çeviri : tümör Sezon 8 Bölüm 11 "İyi Eski Moda Aşık"...
That 70's Show - Saison 8 Episode 11 "Good Old Fashioned Lover" Traduction par Guzo Synchro par DaddyK!
Bu tümör anlamına mı geliyor?
C'est le code pour tumeur?
Babanın röntgenlerinde böyle bir tümör görünmüyor.
- Ses radios ne présentent pas cette tumeur.
Bu ağır seyreden bir tümör.
Ce type de tumeur grossit lentement.
Yüzümün tümör olmayan tek parçası onlar.
C'est la seule partie de mon visage qui n'est pas rongée par la maladie.
CT de, tümör, pıhtı ya da epilepsi bulamadık.
Le scanner n'a montré aucune tumeur, aucun caillot ou affection neurologique.
Yani ya pıhtılaşma problemi var, ya da kalın bağırsağında bir tümör.
Elle a donc un problème de coagulation ou une tumeur du colon.
Kolonda tümör bulursanız, onu Nakavt edebilirsiniz.
Si vous trouvez une tumeur dans son colon, vous pouvez l'assommer.
İlk başta, bir tümör sandık.
On a pensé à une tumeur.
That 70's Show çeviri : tümör Sezon 8 Bölüm 13 "Aç Kanatlarını"
That 70's Show - Season 8 episode 13 "Spread Your Wings" The Forman Team Bis *
Bu büyüklükteki bir tümör...
Une tumeur de cette taille...
Tümör, beynin konuşma merkezine yakın bir yerde.
La tumeur est située près du centre du langage.
Bu bir tümör.
C'est une tumeur.
Lanet, bunun tümör olduğundan bile emin değiliz.
On ne sait même pas si c'est une tumeur.
Bu tümör değil.
Ce n'est pas une tumeur.
Tümör hücreleri olgunlaşmadıysa, Ki-67 proteini devre dışı kalmaz.
Si les cellules tumorales n'ont pas grandi, la protéine Ki-67 ne se montrera pas.
Tümör hücreleri mikroskopta kasa benziyordu.
Au microscope, les cellules tumorales ressemblaient à des muscles.
Bu yüzden tümör küçüldü.
C'est pour ça que sa tumeur a rétréci.
- Tümör küçüldü.
- La tumeur a rétréci.
Tümör olabilir mi?
Tu penses que c'est une végétation?
Doktor Weir'ın vücuduna küçük bir miktar Wraith dokusu yerleştirmeyi düşünüyoruz... - Bir tümör gibi.
Nous pensons qu'en implantant une petite quantité de tissu Wraith dans le corps du Docteur Weir...
- Küçük bir tümör.
Ce sera comme une tumeur.
Holberg'in beyninde iyi huylu tümör ve buna bağlı olarak ciltte lekelenme görülmüş.
Holberg avait une tumeur bénigne au cerveau. Et une décoloration de peau reliée à ça.
Tümör için ne diyeceksin?
Et pour la tumeur du cerveau?
Tümör.
Des tumeurs.