Ucumuz translate French
22 parallel translation
Şu ana kadarki en iyi ip ucumuz.
Elle est notre seule piste.
Ma, hiç ip ucumuz yok
Chef Ma, on n'a aucun indice.
Ucumuz yatakta ciril ciplak yatiyorduk.
On est trois sur le lit, pas un vêtement.
Quantico'daki analizcimize göre el yazısı bir kadına ait. - Ama kimliği hakkında ip ucumuz yok.
Notre graphologue certifie que c'est une femme, mais ne sait pas qui.
Bu olayla ilgili ilk sağlam ip ucumuz.
- Notre 1re découverte.
Bir ip ucumuz var.
Nous avons une piste.
Ben Juliet'i, Khurvin'in nerede olduğuna dair sağlam bir ip ucumuz olduğu hususunda bilgilendirmek için çıkıyorum.
Je vais aller annoncer à Juliet qu'on a une piste majeure sur le lieu où se trouverait Khurvin.
Tabi en iyi ip ucumuz kesişen yoldaki şeytan.
Notre meilleure piste serait le démon des croisements.
Tek ip ucumuz, APO'nun gönderdiği mektup. Kurbanımızın cesedinde bulundu.
On a trouvé ça avec le corps de la victime, le service postal de l'armée est notre seul indice quant à son expéditeur.
Tüm bu yaratıkları anası ile ilgili bir ip ucumuz var...
Nous sommes tombés sur une ligne sur la Mère de Tous...
Orada özel bir boru ucumuz vardı. O uç suyu yeterli basınçta iletiyordu.
Puis, avec le merveilleux bec thermal qui propulse l'eau à une pression suffisante...
Inostranka kaçışıyla ilgili raporu yeniden gözden geçirdim. 60 sayfa rapor var ama yine de ne Thomas'ın ne de tutuklularım nereye gittiklerine dair hiçbir ip ucumuz yok.
Je viens examiner le rapport sur l'évasion Inostranka... 60 pages pour conclure que nous n'avons pas encore d'idée d'où est Thomas ou les détenus.
Bu bizim ilk önemli ip ucumuz Blaire'ı bulmak için.
Et bien, c'est notre première bonne piste pour Blaire.
Ah hayatim. Farkli yerlerden gelsek de ucumuz bir aileyiz.
Nous sommes une famille tous les trois même si nous venons d'endroits différents.
İp ucumuz nedir?
Quelle est la clé?
Ucumuz de esitsek, birbirimize ihtiyacimiz var.
Si nous sommes égaux, on a besoin les uns des autres.
Hayır. Ayrıca Jeremy'nin bilgisi olmadan seni aramamalıyım. Fakat Molcolm hakkında muhtemel bir ip ucumuz var.
Je ne devrais pas t'appeler sans que Jeremy le sache, mais on a peut-être une piste pour Malcolm.
Eğer Ben haklı ve bir kraliçe varsa,... tam olarak nerede olduğuna dair haritada bir ip ucumuz var mı?
Donc si Ben a raison et qu'il y a une reine, où est-ce que le fer de la lance va atterrir sur cette carte?
Bir ip ucumuz var.
On a une piste!
Bir ip ucumuz olmadığı gibi, adını da bilmiyoruz!
Même pas son nom.
Bu tek ip ucumuz yani...
- C'est la seule piste.
Russo ve benim bir ip ucumuz var.
Nous avons une piste.