English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ U ] / Uppsala

Uppsala translate French

45 parallel translation
UYURGEZERLİK
LE SOMNAMBULISME Un Recueil composé par l'Université d'Uppsala
İyi bir aileden geliyordu ve Uppsala Üniversitesi'ne giderken de epey inekliyordu bu sebeple de geri kalanımızdan epey fazla şey biliyordu.
"Il venait d'une bonne famille et avait beaucoup étudié à l'Université d'Uppsala" "Aussi, il en connaissait un peu plus que chacun d'entre nous."
Majesteleri, Uppsala'daki üniversitemiz İsveç'in en eski üniversitesidir. Avrupa'nın da en eskilerindendir.
Votre Majesté, notre université à Uppsala est la plus ancienne de Suède et d'Europe.
Profesör Franzén'in her ay verdiği konferans için Uppsala'ya gideceğim.
Je vais à Uppsala pour la conférence mensuelle du professeur Franzen.
Ben bu gece öğrencilerimle birlikte Uppsala'dayım.
Tu n'as pas le droit de me sortir. Moi?
Zavallı Paula!
Je suis sensé être à uppsala.
Rasbo bir köy. Upsala'dan yaklaşık 15 kilometre uzakta. Sanırım oradaki, postane müdürü Bertile Hayden, değil mi?
C'est un village, à peu près à 16 km de la ville d'Uppsala, et c'est Bertile Hayden, l'employé de la poste, qu'il faut tuer.
Uppsala'lı Magnusson bu taktikle kazandı.
Magnusson d'Uppsala a gagné uniquement grâce à la tactique.
- Stockholm'un kuzeyinde, Uppsala'da yaşıyorlar.
Ils vivent à Uppsala, au nord de Stockholm.
"Uppsala Chamber Soloists" adlı bir orkestrayı yönetiyordu.
Il joue dans un orchestre de chambre à Uppsala.
O orkestrasıyla Uppsala'da.
- Papa est à Uppsala. Il répète.
- Uppsala'da yapacak fazla bir şey yoktu.
Je n'avais plus rien à faire à Uppsala.
Uppsala'da 17 yaşında bir kız.
- 17 ans, native de Uppsala.
Sonra Dalarna, Vilhelmina, Uppsala, Karlstad.
Puis la Dalécarlie, Vilhelmina, Uppsala, Karlstad...
Uppsala 1964.
Uppsala, 1964!
Martin'i, Uppsala'daki yatılı okula gönderdin ama Çocuklar Günü'nde geri geldi.
Il faisait des études d'art à Uppsala. Il était revenu pour la Journée de l'Enfance.
Lisbeth annesinden alındı ve Uppsala'daki çocuk psikiyatri rehabilitasyon merkezine verildi.
Lisbeth a été enfermée... dans un service pédopsychiatrique à Sankt Stefans.
Uppsala'daki St. Stephen Psikiyatri Hastanesi'nde başhekimim.
Je suis médecin-chef de la clinique psychiatrique St. Stephen's à Uppsala.
12 yaşında Uppsala'daki St. Stephen Hastanesi'ne hapsedildi.
A 12 ans, elle fut enfermée à l'hopital psychiatrique St. Stephen's d'Uppsala.
1993'te, Lisbeth Salander zorla Uppsala'daki St. Stephen Hastanesi'ne yatırıldı.
En 1993, Lisbeth Salander fut internée de force à St. Stephen's à Uppsala.
Peter Teleborian'ın yardımıyla Lisbeth Uppsala'daki St. Stephen Hastanesi'ne kapatıldı.
La décision fut prise, avec l'aide de Peter Teleborian d'emprisonner Lisbeth à St. Stephen's.
- Uppsala.
Upsala.
- Uppsala okul ceketinde.
En blazer de la prépa d'Uppsala.
Birkaç ay sonra, Henrik Martin'i Uppsala'ya okula göndermişti.
Deux mois plus tard, Henrik inscrivait Martin à Uppsala.
Her dokuz yılda bir, şükranlarımızı sunmak için Uppsala'daki tapınağa gideriz ve bizim için yaptıkları şeyler adına Tanrılara kurbanda bulunuruz.
Tous les neuf ans, nous voyageons jusqu'au temple d'Uppsala, pour remercier les dieux, et leur offrir des sacrifices pour tout ce qu'ils font pour nous.
Uppsala'ya gittiğimiz için mutlu değil misin?
Tu n'es pas content d'aller à Uppsala?
Uppsala'ya gittiğimizde Tanrılara neden bir yandan verirken öteki yandan aldıklarını sormalıyız.
Quand nous atteindrons Uppsala, nous demanderons aux dieux pourquoi ils donnent d'une main, mais reprennent de l'autre?
Uppsala!
Uppsala!
Evet, burada Uppsala'dayken eğlenelim ve her anın tadını çıkaralım.
Oui, pendant que nous sommes ici à Uppsala amusons-nous et savourons chaque moment.
Her dokuz yılda bir, şükranlarımızı sunmak için Uppsala'daki tapınağa gideriz ve bizim için yaptıkları şeyler adına Tanrılara kurbanda bulunuruz.
Tous les neuf ans, nous allons au temple d'Uppsala pour offrir des sacrifices aux dieux en remerciement de ce qu'ils font pour nous.
Ragnar... Uppsala'ya gittiğimiz için mutlu değil misin?
Ragnar, n'es-tu pas heureux de partir pour Uppsala?
Uppsala'ya gittiğimizde Tanrılara neden bir yandan verirken öteki yandan aldıklarını sormalıyız.
Quand nous arriverons à Uppsala, nous demanderons aux dieux pourquoi ils donnent d'une main pour reprendre de l'autre.
Evet burada Uppsala'dayken eğlenelim ve her anın tadını çıkaralım.
Oui, tant que nous sommes à Uppsala, profitons de chaque instant.
Upsala'dan Hazar Denizi'ne kadar.
Depuis Uppsala à la mer Caspienne
Bu özel haber bülteniyle Uppsala piskoposu Elisabeth Lindgren'in dün gece bıçaklanarak öldürüldüğünü sizlerle paylaşıyoruz.
Ceci est un flash spécial, l'évêque d'Uppsala, Elisabeth Lindgren, a été mortellement poignardée la nuit dernière.
Cinayet Uppsala'da evine yakın bir sokakta işlenmiş.
L'attaque a eu lieu dans la rue près de sa maison à Uppsala.
Polis hâlâ Uppsala'nın merkezindeki caddelerin birinde piskopos Elisabeth Lindgren'i öldüren kimliği belirsiz kişi ya da kişileri arıyor.
La police recherche toujours le ou les criminels qui ont assassiné l'évêque Elisabeth Lindgren dans une rue du centre d'Uppsala.
Noel gecesi piskopos Elisabeth Lindgren'in Uppsala'daki bir sokakta öldürüldü ve Noel günü Stockholm'deki Gloria Otel'in bodrum katında televizyon şefi Isabella Levin öldürüldü. Polisin yaptığı...
La nuit de Noël, l'évêque Elisabeth Lindgren a été assassinée dans la rue à Uppsala, et le jour de Noël, la cheffe de la télé Isabella Levin a été retrouvée assassinée dans le sous-sol de l'hôtel Gloria à Stockholm.
Bilgisayar muhtemelen Kuzey Uppsala'daki göllerin birinin dibini boylamıştır.
Il est sans doute au fond d'un lac au Nord d'Uppsala.
Uppsala polisinden Hakim Hammar.
Hakim Hammar, police d'Uppsala.
Yedi sene önce Uppsala'da bizi birleştiren kişi Elisabeth.
Elisabeth nous a mariés, il y a 7 ans à Upssala.
Uppsala'ya gel ve yaklaştığın zaman bana haber ver.
Allez à Uppsala et appelez-moi quand vous approchez. D'accord?
Yarın sabah erkenden Uppsala'ya gideceğiz ve arabam yok. İstersen burada kalabilirsin.
On va à Upssala tôt demain matin, et je n'ai pas de voiture.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]