English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ U ] / Usta fang

Usta fang translate French

50 parallel translation
Biz iki kardeş bu davetiyeyi, teslim etmek için burada bulunuyoruz. Lütfen kabul edin, Usta Fang.
Nous avons ordre de vous remettre une invitation.
'Usta Fang'sizmi'siniz?
Serait-ce vous?
'Usta Fang'ı selamlayın. Emredersiniz.
Saluez le chevalier Fang.
Usta Fang.
Chevalier Fang.
Usta Fang, gözlerden uzak yaşadığınız için olan bitenlerden haberiniz yok.
Vous vivez en reclus. Vous ne les connaissez pas.
Usta Fang, siz Usta Chi'nin en iyi öğrencisiydiniz.
Vous êtes l'héritier de l'école du sabre d'Or.
Usta Fang, hemen kararınızı vermeyin...
L'arrogance et la férocité de ces huit personnes sont vraiment sans précédent.
Ne pahasına olursa olsun.. ... Usta Fang'ın size yardım etmesini sağlamak.
Quelque soit votre plan, faites appel au chevalier Fang.
Bu sefer sen kazandın, Usta Fang ama daha bitmedi, tekrar görüşeceğiz.-Hadi gidelim!
Tu as réussi à nous tenir tête. Mais un jour, les Huit Rois eux-mêmes viendront.
- Usta Fang.
Seigneur Fang.
'Usta Fang' - Pekala, seninle geleceğim.
D'accord, je viens avec toi.
Sizi'Usta Fang'la tanıştırayım.
Voici le chevalier Fang.
'Usta Fang'
Seigneur Fang.
Usta Fang, tanıştırayım, Bagua Okulundan,'Yan Yun'Beş Kaplan Okulundan'Lu Chun'...
Je vous présente Yan Yun, de l'école des 8 Trigrammes, Lu Chun, des 5 Tigres, Mu Qing, de l'école du Tai-chi.
Herneyse, Lütfen oturun'Usta Fang'.
Seigneur Fang, asseyez-vous.
'Usta Fang', size anlattığım gibi, çaresizlik içindeyiz hocalarımız ellerinde ve elimizden bir şey gelmiyor.
Ils sont dans la même situation que moi. Ils ont tous des proches emprisonnés et ils ont reçu la même lettre.
'Usta Fang'Kollarımızı kessek bile bu katiller,... sözlerinde durmayıp.. ... kesin Hocalarımızı. serbest bırakmıyacaklardır.
On pense qu'ils ne tiendront pas parole et que nos pères ne seront pas libérés même si on s'ampute.
- Teşekkür ederiz,'Usta Fang'.
Bien sûr. Merci, seigneur.
Usta Fang, bu tamamen isteğimiz dışı olan bir olay.
Seigneur, il a agi de sa propre initiative.
Haklısınız, Usta Fang.
Sans doute.
Usta Fang, eşinizi kaçıran işte buydu.
Seigneur Fang, c'est lui qui a enlevé votre femme.
Gerçek bu, Usta Fang.
Seigneur Fang, c'est la vérité.
Tüm kalbimizle size doğruyu söylüyoruz, Usta Fang.
- C'est la vérité.
Bizler yeterince yaşadık hayattan pek fazla bir şey beklediğimiz yok, ama evlatlarımız yaşamın daha başında bunların hepsini sana borçluyuz Usta Fang.
Si nous, les anciens, ainsi que la plupart de nos disciples, avons survécu à cette épreuve, c'est grâce à vous.
Tebrikler, Usta Fang!
Félicitations.
Usta'Fang Gang'ı nerede bulabiliriz?
Où habite le chevalier Fang?
Görünüşe göre'Fang Usta'sen olmalısın.
C'est vous, le chevalier Fang.
Burası, Usta'Fang Gang'ın evimi?
Le chevalier Fang est là?
'Lu Kardeş', Fang Usta'nın, evine daha çok var'mı?
La maison de Fang est encore loin?
Duyduğuma göre'Fang Usta'nın eşi, döğüş sanatlarını hoş karşılamıyormuş ayrıca Fang Usta, döğüş sanatlarıyla..
Fang Gang aurait promis à sa femme de ne plus se mêler de nos querelles.
En iyisi biz seni burada bekliyelim sen'de'Fang Usta'yı buraya getirir..
Il vaut mieux qu'on t'attende ici. Si tu y vas seul, tu as plus de chance de le convaincre.
Fang Usta, biz....
Seigneur, je...
Hayır, Usta Fang...
- Seigneur...
Fang Usta, davetimizi red ettin bu yüzden cezalandıralacaksın.
Fang, tu n'es pas au tournoi! Tu as désobéi. On doit t'arrêter.
Fang Usta, onu tehdid ettiğimizi sanacak...
En le menaçant...
Lei Kardeş, Fang Usta'yı selamla!
Salue le seigneur Fang.
- Fang Usta!
Seigneur Fang.
- Fang Usta!
Seigneur!
Fang Usta ve eşini göremiyorum?
Où sont votre chef et sa compagne?
Fang Usta...!
Seigneur Fang!
- Beni merak etmeyin, Fang Usta'yı bekleyin!
Attendez Fang Gang à l'extérieur.
- Lütfen oturun Fang Usta.
Veuillez vous asseoir.
Fang Usta!
- Chevalier Fang.
Köylerimiz ve insanlarımız bu çete tarafından zulüm ediliyordu bu zalimlerin elinden çok çektik ta'ki Fang Usta ve evlatlarımız, buna son verene kadar onlar sayesinde bu kabus sona erdi..
Nous, les habitants de la contrée, nous vivions en permanence sous le joug de ces huit bandits. Grâce à vous, chevalier, et à tous ces héros, leur redoutable forteresse a cessé de nuire.
Siz köyün ileri gelenleri Fang Usta tüm övgülere layık.
Nous ne méritons pas votre bienveillance.
Sizler onların elinden az çekmediniz, kötülüğün cezasız kalmıyacağını bir kahramanın buna son vereceği, umudunu hep taşıdınız tanrı dualarınızı kabul etti, bu kabusun sona ermesi, Fang Usta sayesinde oldu.
Ce matin, j'ai discuté avec les villageois. Ces bandits se prétendaient les rois du sabre. - Mais aucun ne vous était comparable.
"Kılıçların kralı" ı ünvanına layık, biri varsa o kişi Fang Usta'dır.
Le seigneur Fang est le seul roi du sabre.
Fang Usta içkiyi biraz fazla kaçırdı.. Endişeleniyorum, dışarı kontrol etsem iyi olacak.
Le seigneur Fang a un peu bu, je vais voir si tout va bien.
- Fang Usta!
Seigneur Fang!
O usta bir silahşördür
Oncle Fang est un champion.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]