English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ V ] / Valérie

Valérie translate French

1,320 parallel translation
Valerie Bertinelli. "Acı Hasat"'ın kahramanı.
Valérie Bentinelli dans "Récolte Amére"...
Valerie'nin mücadelesi sorunlarımın o kadar da kötü olmadığını farketmemi sağladı.
Face au combat de Valérie, mes problémes n'étaient pas graves.
İyi geceler, küçük Valerie. Tatlı rüyalar.
Bonne nuit ma petite Valérie.
"Bu tip vajinaya bayılırım" dedi Valerie, kısık bir sesle.
"J'aime ce genre de chatte", dit Valérie à voix basse.
Hayır, arkadaşlarım bana Valerie diyebilir.
Non, je vais demander à mes amis de m'appeler Valérie.
Valerie Gaines, spor salonunun arkasında mezuniyet balosunda.
Alors, Valérie Gaines, derrière le gymnase, en terminale.
Bu Jeff, Jody, Kim ve Valerie.
Je te présente Jeff, Jody, Kim et Valérie.
- Tanıştığıma sevindim.
- Enchanté, Valérie.
Valerie Naff'a tecavüz etmekten hüküm giyen Brian Lexington salıverildi.
Brian Lexington a été relâché de la prison de Westgate, accusé du viol de Valérie Naff.
Valerie.
Valérie?
Valerie Naff'a tecavüz davasını yeniden mi gözden geçiriyorsun?
Vous revoyez le viol de Valérie Naff?
Valerie Naff'ın tecavüz setinde tek bir kasık kılı vardı.
On avait un poil pubien étranger dans le kit de viol de Valérie Naff.
1999'da Valerie Naff'a tecavüz etmekten hüküm giyen Brian Lexington.
Brian Lexington, condamné en 1999 pour le viol de Valérie Naff.
Valerie'nin pijaması ve evinden toplanan çeşitli nesneler.
C'est le pyjama de Valérie. Quelques objets venant de chez elle :
Brian, Valerie'nin iç çamaşırını o gün daha erken bir saatte çaldığını ama ona tecavüz etmediğini iddia etmiş.
Les sous-vêtements de Valérie. Brian a dit l'avoir volée plus tôt dans la journée, mais il ne l'a pas violée.
Selam. Valerie'nin pijamasında ne bulduğumu görmek gerek.
Regarde ce que j'ai trouvé sur le pyjama de Valérie.
Valerie taşındığında kilitleri değiştirtmiş olmalı.
Valérie a dû changer les serrures quand elle a emménagé.
Ryan altı yıl önce bulunan anahtarlıkta delil taraması yapmamı istedi.
J'ai analysé un porte-clé trouvé chez Valérie Naff il y a six ans.
Valerie'ye ait deri dokularının yanı sıra kasık kılındaki erkek DNA'sını tutan deri dokuları da vardı.
L'épithélium de Valérie était dessus, mais celui d'un homme aussi qui correspond à l'ADN du poil pubien.
Hayır, Valerie.
Non, Valérie.
Birçok insanı verdi Valerie.
Il poursuit plein de personnes, Valérie.
Valerie, tecavüzcünün pencereden girmediğini düşündüren sebepler var.
Valérie, on a des raisons de croire que le violeur n'est pas entré par la fenêtre de la chambre.
Birinde anahtar varmış Valerie.
Quelqu'un avait la clé, Valérie.
Merhaba Valerie, ben Olay Yeri İncelemeden Ryan Wolfe.
Bonjour Valérie, ici Ryan Wolfe, police scientifique.
Taşındığı gün Valerie'nin yanındaydım.
J'étais avec Valérie le jour du déménagement.
Öyle görünmüyor Valerie.
Il n'y a pas d'erreur, Valérie.
Valerie biliyor mu?
Valérie est au courant?
Valerie Naff'a altı yıl önce Jeff Colson tecavüz etmiş.
Jeff Colson a violé Valérie Naff il y a six ans.
Valerie yalnızdım diyor, sevgilisi de marinadaydım diyor.
Valérie dit qu'elle était seule. Le copain dit qu'il était à la marina.
Valerie Naff haberlere çıkmış.
Valérie Naff est aux infos.
Ben Valerie Naff, 8 Kasım 1999'da travma sonrası stresinin etkisi altındayken Brian Lexington'ı bana tecavüz eden adam olarak teşhis ettim.
Le 8 octobre 1999, dans un tribunal, suite aux effets d'un trouble post traumatique, moi, Valérie Naff, ai identifié Brian Lexington comme mon violeur.
Harvie çıplak bir tören olmasını istediyse de, Valeri ve hastane buna izin vermedi.
Harvie voulait un mariage nudiste, mais Valerie et l'hôpital l'interdirent. Fait n ° 372 :
Valerie, onu sıcak tutabilmek için sık sık küçük kazaklar örüyordu.
Valerie lui tricotait de petits pulls pour qu'il ait bien chaud.
Harvie'nin 65. doğum gününde, Valerie'nin beyni pıhtılaştı ve öldü.
Le jour des 65 ans de Harvie Val eut une attaque cérébrale, et mourut.
Valerie Doane beni heyecanlandırıyor.
On a Valerie Doane. J'adore ses sculptures.
Valerie Doane tutarsız.
Valerie Doane est décousue.
Valerie.
Valerie.
Hayır merkeze inmem gerek Valerie.
C'est à l'autre bout de la ville. Laisse tomber.
Göstereceğin şeyi gösterir misin Valerie? Yoksa otelin lobisinde kavga çıkarmak mı istersin?
Me montrer ce que tu as à me montrer, ou faire une scène dans le hall de ton hôtel 4 étoiles?
- Valerie.
- Valerie.
Ben Valerie.
Ici Valerie.
- Valerie.
- De Valerie.
Monroe'yu Valerie getirsin. Ve anlaşmamız sürsün.
Que Valerie m'apporte le Monroe et on a un marché.
- İçeri gelin kızlar. Ryan, Seth işte Valery, Shannon ve Grace.
Ryan, Seth, voici Valerie, Shannon et Grace.
Valerie Walker.
Valerie Walker?
Valerie Green.
Valerie Green.
Adım Valerie.
Je m'appelle Valerie.
Ben servis doktoruyum.
Valerie Dino. Docteur de garde.
Bunlar Victor ve Valerie Esposito. Jersey'den gelmişler.
C'est Victor et Valerie Esposito du New Jersey.
Victor ve Valerie'nin çocuklarıymış. Yani, kadın yalan söylüyor.
- Victor et Valerie sont ses parents.
Nasıl öldüğünü hiç bilmiyorum. Ama Valerie ile yaşadıklarımızdan sonra artık daha rahat uyuyacağız.
Je ne sais pas comment il est mort, mais... après ce qu'on a enduré, on dormira mieux... de savoir qu'il est mort.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]