Vanek translate French
90 parallel translation
Evet, tabi. bay...
Monsieur... Karel Vanek.
- Karel Vanek. - İçeri girmez misiniz, bay.
Entrez donc, je vous prie.
Stepan... Baba, arkadaşım bay Vanek ile tanışmanı istiyorum.
Papa, je te présente un ami, M. Vanek.
Oh, demek müzisyensiniz, bay Vanek?
Mélomane, M. Vanek?
Saatiniz geri kalmış bay Vanek...
Vous retardez.
Bir şey söylemeyin bay Vanek, buna gerek yok.
C'est inutile. N'est-ce pas, Mascha?
Ben de sizinle aynı fikirdeyim, Profesör Novotny.
Que pensez-vous de l'assassinat de Heydrich, M. Vanek?
Çok naziksiniz, fakat...
Il n'y a pas vraiment d'autre alternative, M. Vanek.
Kahvaltımızı çok erken yaparız, Bay Vanek. Bundan sonra üniversitede dersler yasak olduğuna göre... bazı eski öğrencilerim buraya gelerek öğrenimlerine devam ederler.
Depuis qu'il est interdit d'enseigner à l'université, certains étudiants viennent ici poursuivre leurs études.
Benim gibi yaşlı bir adam genç biriyle geç saate kadar kalamaz.
Bonne nuit, M. Vanek. Dormez bien.
İyi geceler, Bay Vanek, Umarım iyi dinlenebilirsiniz.
Bonne nuit, mon lapin.
Adınız nedir? - Karel Vanek.
Vous habitez ici?
Bay Vanek'den ders almalıydım.
Prends des leçons avec M. Vanek. C'est un expert.
Ben hiç bilmiyorlar.
Je leur ai dit m'appeler Vanek et être architecte.
Onlara Vanek ismini verip, mimar olduğumu söyledim. Geride gerçek kimliğinle ilgili bir hiç bir ipucu bırakmadığına emin misin?
Vous n'avez laissé aucun indice quant à votre identité?
Tüm Prag'da, Vanek adında bir mimar yok
Dans tout Prague, il n'y a pas d'architecte Vanek. Vous avez menti.
Ve adının da Vanek olduğunu söylüyorsunuz?
Oui, Vanek. Karel Vanek.
Evet, Karel Vanek.
Quel est son vrai nom?
Hiç birine. Mascha müzik öğrencisidir. Bu Karel Vanek...
Ce Vanek, n'est-il pas un ancien confrère de votre mari?
- Bay Vanek.
- Je ne mens pas!
Tüm aile aynı hikayeyi anlatıyor...
Mais je ne crois pas que ce Vanek existe.
Bu mektup Novotny'lerin dairesine bir saat önce geldi... bir buket gülle birlikte özel bir mesaj...
Cette lettre vient d'arriver chez les Novotny, accompagnée d'un bouquet de roses. C'est de la part d'un certain M. Vanek.
Sevgili Bayan Novotny, Sizi bugün akşam 5 de, evinizde görüşmeye çağırma cesaretinde bulunabilir miyim?
Bien à vous, Karel Vanek C'est ridicule!
Saygılarımla Karel Vanek Neden?
Il n'existe pas!
- Bay. Vanek. - Mascha...
Vous ne saurez jamais combien je suis navré.
Peki, Mascha, söyleyeceğim. Sana yanlış isim verdim.
Je ne m'appelle pas Karel Vanek et je ne suis pas architecte.
Benim adım Karel Vanek değil, mimar da değilim. Adım Dr. Franticek Svoboda...
Je suis le Dr Svoboda, interne à l'hôpital St Pancraz.
- Vanek geldi!
- Vanek est ici!
Dondurmacı Vanek.
Vanek, le marchand de glace.
Schmidt'in dediğine göre bu Vanek çip satan şehirdeki tek kaçakçıymış.
Écoute, Schmidt a dit que ce gars, Vanek, est le seul autre contrebandier en ville qui peut mettre la main dessus.
Yani Vanek'den alırız, ya da Miami'de kalırız. Evet onu anladım.
Donc, soit on les achète à Vanek, soit on reste à Miami.
Vanek de çip, tamam mı?
Écoute, on a le cash.
Giriyoruz, çıkıyoruz, gidiyoruz.
Vanek a les puces, ok? On rentre, on sort, on s'en va.
Şunu 400 bin yap da konuşalım. JAMES VANEK ZALİM İŞADAMI
400 000 dollars, et on pourra discuter.
O SUV'ler dün Vanek'in evinin önündeydi.
Ces S.U.V. étaient à l'extérieur de chez Vanek hier quand on a acheté les puces.
Beyler eğer Vanek buradaysa hemen gitmemiz gerek.
Si Vanek est ici, nous devons partir maintenant!
Vanek'in bizi niye takip ettiğini söyler misin?
Tu veux bien me dire pourquoi Vanek est à nos trousses?
Schmidt bize neler olduğunu söylesen iyi olur. - Vanek keçileri tamamen kaçırmış.
Schmidt, tu ferais mieux de nous dire ce qui se passe.
- Evet bunu görebiliyorum.
- Vanek est devenu complètement fou.
Şanslısınız bay Vanek, bu gece başka bir misafir için hazırlamıştık
Vous dînerez bien avec nous?
Ne diyeceğimi bilmiyorum...
Ne dites rien, M. Vanek.
Bu porselene aldanmayın bay Vanek.
Excusez notre vaisselle. Encore des navets? Et du chou!
Heydrich'in vurulmasıyla ilgili olarak ne düşünüyorsunuz bay Vanek?
Totalement inattendu, n'est-ce pas?
Zaten pek bir alternatif yok, değil mi bay Vanek?
J'espère que ce carillon ne vous empêchera pas de dormir.
Kimsiniz?
Votre nom? Karel Vanek.
Hayır, benim yanımda oturuyordu.
Il a dit s'appeler Vanek?
Bu "yabancının" gerçek adı neydi?
M. Vanek. - Tu mens!
Vanek! İlginç.
Puis-je prendre la liberté de venir vous voir à 17 h?
Yaşadığımız tüm o neşeli şeyler sen burada bir gece geçirdin diye...
Savez-vous ce que nous endurons depuis la nuit que vous avez passée chez nous, M. Vanek?
Dr. Franticek Svoboda, ile tanışmak isteyebileceğini düşündüm.
C'est l'homme qui a rendu visite à votre fiancée, sous le nom de Karel Vanek.
Geçen gece senin nişanlını "Karel Vanek" ziyaret eden... adamın ta kendisi.
Pourquoi suis-je ici?