Verne translate French
175 parallel translation
Vern McEIhinney.
Verne McElhinney.
Yani Jules Verne'in "Dünya'nın merkezine seyahat"
Et quand il lut que dans le livre de Jules Vernes, que des gens avaient vu des dinosaures encore en vie...
Ve hemen hemen herşeyin Jules Verne'in kitaplarında yazdığı gibi gerçek olduğunu görmek için gitmeye karar verdik.
Et comme tout ce dont parle Jules s'est réalisé, nous avons décidé de partir à l'aventure!
Jules Verne birçok kitap yazmıştır. Muhteşem hayal gücünü yazıya dökme kabiliyetine sahipti.
Jules Verne, auteur prolifique, a su faire passer par le livre son imagination visionnaire.
Sanırım insanoğlu ayağa kalktığından beri ilk defa Verne uzay ve hızla ilgileniyordu.
Depuis que l'homme est bipède, il est fasciné par l'espace et la vitesse,
Jules Verne'in fanatik ve hayalperest karakterlerinden biri Ay'a gönderilecek bir roket hakkında tartışıyordu.
Un des personnages de Jules Verne, à la fois enthousiaste et rêveur, défend l'idée d'une fusée pour aller sur la Lune,
Ama bazı şeyler değişmeden kaldı, Verne ve Méliès'nin hayal güçleri bile.
Mais certaines choses sont immuables, même dans l'esprit de Verne et Méliès,
Jules Verne'in roketi dünyaya döner büyük bir gezegene, kurgunun gerçekten geri kaldığı bir yere.
La fusée de Jules Verne rentre sur Terre, une planète secondaire, où la fiction le cède à la réalité,
Jules Verne, dünyanın etrafını 80 günde dolaşmakla ilgili bir kitap yazdı. Halbuki o bunun 80 saatte bile yapılabileceğini öngörüyordu.
Jules Verne avait imaginé en faire le tour en 80 jours et prédit qu'on le ferait en 80 heures,
80 Günde Devri Alem, Jules Verne'in bir klasiğidir.
Le Tour du Monde en 80 Jours est LE classique de Jules Verne.
Jules Verne bile bunu düşleyemezdi.
Même jules Verne n'avait pas imaginé une chose pareille.
Jules Verne Sokağı, No.1
1 rue Jules Verne. Oui, a Passy.
# Büyükbabamın gözdesi Jules Verne idi.
Mon grand-père, c'était Jules Verne.
Neden adını Jules Verne koymuyoruz?
Pourquoi ne pas l'appeler... On l'appellera Jules Verne.
Evet bu doğru. Vernet Bağları'nda çalışıyorum.
Oui, au vignoble de Verne.
Çılgın bir bilimadamına benzer. Ona Zépherin lakabını taktım.
On dirait un savant de J. Verne.
En sevdiğim yazar olan Jules Verne'i okuyordum.
Je lisais mon auteur préféré : Jules Verne.
Biliyor musun, Jules Verne'in yazdıkları yaşamımı derinden etkiledi.
l'œuvre de Jules Verne a eu un effet prodigieux sur ma vie.
Söylediklerin Jules Verne'in Aya Seyahat'inden alınma.
Vous citez De la Terre à la Lune de Jules Verne.
Jules Verne'i okudun mu?
Vous avez lu Jules Verne?
Jules Verne'e bayılırım.
J'adore Jules Verne.
Daha önce Jules Verne'den hoşlanan bir kadınla hiç karşılaşmamıştım.
Je n'ai jamais connu de femme qui apprécie Jules Verne.
Anlıyorum, Jules Verne'in eserlerini sevdiğimi bildiğin için bu yalanları uydurup benden faydalanmaya kalkıştın.
Je comprends que vu ma prédilection pour l'œuvre de Jules Verne vous avez concocté ces mensonges pour profiter de moi.
Jules ve Verne.
Jules et Verne.
CARL'IN POPO MAĞARASI
CAVERNES CARL VERNE
Bu mümkün değil. Yalnızca kitaplarda- - [br] H.G. Wells, Jules Verne.
- C'est de la science-fiction.
Herkese meraba. Biz Verne Lundquist, ve Jack Beard.
Bonjour, ici Verne Lundquist.
İnanması zor biliyorum. Fakat Jules Verne'e de gülünmüştü.
C'est dur à croire mais on se moquait bien de Jules Verne, non?
Jules Verne'den çıkmış gibi bir hali var.
On dirait que ça sort d'un roman de Jules Verne.
Yani Jules Verne romanından fırlamış canlılar değil.
Ce ne sont pas des créatures à la Jules Verne.
- Jules Verne'e de gülmüşlerdi.
On se moquait de Jules Verne.
Bunu anlamak zor ama Jules Verne'e de gülmüşlerdi.
C'est difficile à comprendre. Mais on se moquait aussi de Jules Verne.
Dekor güzelmiş. Biraz Jules Verne ve Leona Hemsley karışımı.
Joli décor : un mélange de style, Jules Verne et déco à la mode.
İnan bana Vern, mecbur olmasaydım buraya gelmezdim.
Crois-moi, Verne, je serais pas venue si je devais pas vraiment le faire.
O da olabilir, Jules Verne.
La ferme, Jules Verne.
Tüm rekorları alt üst etti Jules Verne'in rüyalarını bile geride bıraktı.
Pulvérisant les records, Howard Hughes dépasse le rêve de Jules Verne.
Jules Verne bile böylesini hayal edemezdi.
Jules Verne lui-même aurait-il eu cette idée magnifique?
DolceGabbana'yı hak ettiğinden emin değilim. - Verne...
Est ce que tu mérites une "Dolce Gabbana"?
- Ne arıyorsun, ne soruyorsun.
Verne... - Tu n'appelles pas. Tu n'écris jamais.
Bir odayı temizlemekte ne var, Verne.
Je sais faire place nette.
- Verne.
- Verne? .
- Size söylemek istediğim şey...
- Ecoutez... - Verne!
- Süper, Verne.
Super.
Ben... şey, bu bir... bu...
C'est... Verne?
Steve, Verne'yi yedi!
Steve a mangé Verne!
Verne geri döndü.
Verne est de retour.
Vern.
Verne.
Jules Verne e de gülünmüştü.
On riait bien de Jules Verne
Jules Verne. Tam size göre, sanırım.
Jules Verne.
Bana bir içki borçlusun.
Tu me dois un verne.
Verne?
.