English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ W ] / Whit

Whit translate French

411 parallel translation
- Whit, bana bakıp kafasını sallar, ve senin gibi zeki biri olmamı diler dururdu.
Whit voudrait que j'aie ton intelligence.
Hala şu adam için çalışıyorum, Jeff. - Whit mi?
Je travaille toujours pour lui...
- Seni görmek istiyor.
- Whit? - Il veut te voir.
Hiç kimse seni Whit'ten daha fazla düşünmemiştir.
Il pense toujours à toi!
Bak, Whit seni hiçbir zaman kötü bir işin içine sürüklemedi, değil mi?
Il ne t'a jamais fait de coup fourré!
Ve sonra güneşin içinden çıkıp göründü işte o zaman 40 bin doların neden Whit'in umurunda olmadığını anladım.
Puis je la vis venant du soleil et je compris pourquoi Whit se moquait de ses 40000 $.
Whit'e onu bulduğuma dair telgraf çekmek üzere postaneye gittim ama siesta nedeniyle kapalıydı.
J'allai télégraphier à Whit mais le bureau était fermé pour la sieste.
Whit ölmedi. - Ölmedi mi?
Whit n'est pas mort.
Whit'e telgraf çektim, ama hiçbir şey anlatmadım.
Je télégraphiai à Whit, sans rien lui dire.
Kendimize bir yaşam kurmak, Whit'ten uzaklaşmak için.
Pour faire notre vie à nous. Pour fuir Whit...
Bu şekilde kurtulabilir miyiz? - Görüp öğrenelim.
Tu crois qu'on peut fuir Whit?
- Whit'i tanımıyorsun.
- On pourra. - Tu ne le connais pas.
Whit değil.
Pas Whit.
Whit, dostum, şu dünyada milyonlarca kadın var ve hepsi de ona benziyor.
Whit, vieux frère, il y a un million de filles comme elle.
Sana bir tavsiyede bulunabilirim. Whit'e nerede olduğumuzu söylersen belki avucuna birkaç metelik sıkıştırabilir. Jeff.
Donne-nous à Whit, tu auras au moins un billet.
Whit'e hiçbir şey söyleyeceği yok.
Il n'ira rien dire à Whit. Exact.
Elbette ki Whit geniş görüşlü biridir.
Whit est large d'esprit.
Whit'i tanırsın ve gücünün nerelere kadar uzanabileceğini iyi bilirsin.
Tu sais jusqu'où peut aller Whit.
Aleyhimize çalışırdı, Whit'e giderdi.
Il nous aurait donnés à Whit.
Whit'i görmeyeli çok zaman oldu. Ne kadarını bildiğini bilmiyorum.
Je ne sais pas exactement ce qu'il sait.
- Duygularını incitmek istememiştim, Whit.
- Je vous ai choqué?
Ona ne anlattın? Hakkımızda?
Qu'as-tu dit à Whit sur nous?
- Whit bana çekici olduğunuzu söylemişti. Gerçekten mi?
- Whit m'a dit que vous êtes charmante.
Whit diğer nedenini de senin anlatacağını söyledi.
Whit dit que nous ne nous arrêterons pas là.
Hatta Whit iki katı güvenir.
Whit lui-même me croit une deuxième fois...
Whit, Eels'in sahneden inmesini ve benimle de eski bir hesabı kapatmayı istiyor.
Whit élimine Eels de la scène en réglant un vieux compte avec moi!
Belgeler Whit'e geri dönüyor. Ve ben de kurban olmuş oluyorum.
Ils arrivent, Whit, et moi je suis le pigeon.
Şu Whit nefret etmesini gerçekten biliyor, değil mi? Bir keresinde, Whit hiçbir şeyi unutmaz demiştin.
Tu m'avais averti que quand Whit en voulait à quelqu'un, il s'en souvenait.
Whit'in sahibi olduğu bir kulüp var.
Whit a un club.
Whit'i federal bir hapishanede 10 sene yatmaktan kurtarmak.
Et notre pote Whit n'ira pas en tôle.
Elbette, devlet sadece Whit'in sırtını sıvazlamakla yetinip ona :
Les Contributions pourraient le remercier.
Whit'in haricinde bu beyanname senedinden dördümüzün haberi vardı.
On était que 4 au courant.
- Whit Sterling'e bir telefon bağlayın... - Hayır, otur şuraya.
M. Whit Sterling, s.v.p.
- Whit'i bu işin dışında tutsak iyi olur. - Haklı, Kathie.
Il vaut mieux laisser Whit en dehors.
- Whit'e ihtiyacınız yok. Tek ihtiyacınız Eels'in ofisindeki kasayı açacak olan Meta.
- Débrouille-toi, que Meta sorte le papier du coffre de Eels.
Reno'da Blue Sky Kulübünden Whit Sterling.
Whit Sterling! A Reno au Blue Sky!
Hayır, Whit. Şimdi açıklayamam, sevgilim.
Je ne peux pas t'expliquer, mon chéri.
Olanları Whit ile konuşacağım. Yapmam gerektiğini düşünmüyor musun?
Discuter avec Whit, tu ne crois pas?
Polislerin onu almasına izin verirsen çok daha mutlu olacaksın.
Tu seras plus heureux en la laissant aux flics, Whit! Et tu le feras!
Yerinde olsam denemezdim, Whit. Formunda değilsin.
Je n'essaierais pas, Whit!
Gördün mü, Whit? Nefsi müdafaa.
Légitime défense!
O kadar kederli durma, Whit. Bunu atlatacaksın. Ben atlattım.
N'aie pas l'air si étonné, Whit.
- Var mı? Whit öldü.
Whit est mort.
- Sevgili Jonathan bu filmi yönetmeye bana ödediğin yüz bin dolardan beri birkaç pound sterlin zannedersem bir film istiyorsun
Whit? Mon cher, si vous m'offrez 100000 $ pour réaliser ce film, je me dis que c'est parce que vous aimez mon style.
Whit!
Whit!
Ben ve Whit, kocanızın yokluğunda size hizmet ediyoruz.
Whit et moi, on vous rendait service en l'absence de votre mari.
Whit, hayvanları ağıla sok.
Whit, mets les animaux dans le corral.
Whit'le benim arabaya saldırmak için burada beklediğimizi düşünüyorsun.
Tu penses que Whit et moi on attendait pour attaquer la diligence.
- Whit?
- Whit.
Bunu biliyor olmalısın, Whit.
Vous devriez vous en souvenir, Whit!
Whit onu geri almalıymış.
Whit aurait dû la récupérer.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]