Whiterose translate French
17 parallel translation
Dostun BeyazGül'e ibnelik yapmayi birakip üzerine düseni yapmasini söyle çünkü bizim oyalanmaya vaktimiz yok.
Tu ferais mieux de dire à WhiteRose d'arrêter d'être une tapette Et de se faire pousser des couilles parce qu'on n'a pas le temps de tergiverser...
- BeyazGül'le bizzat konuşabilirsek...
Si nous pouvions parler à Whiterose directement... Whiterose?
Kim bilir belki de bu herif BeyazGül'dür.
De tout ce qu'on sait, ce gars pourrait être Whiterose.
BeyazGül siz misiniz?
Êtes-vous Whiterose?
Benim hesabımla BeyazGül'e sormaya cesaret edebildin demek.
Et tu as eu les couilles de contacter Whiterose avec mon matos?
BeyazGül'le bağlantıya geçtik.
On à pris contact avec Whiterose.
WhiteRose'la aracı olmadan konuşabilsek...
Si on peut parler à Whiterose directement...
WhiteRose'la olan toplantıdan önce hepsinin Steel Mountain konumlarında güncellendiğinden emin olmak istedim.
Je voulais être sûr que tout soit à jour à Steel Mountain avant le rendez-vous avec Whiterose.
WhiteRose buluşması istediğimiz şekilde olmayabilir.
Le rendez-vous avec whiteRose pourrait ne pas se passer comme prévu.
Bu yüzden mi WhiteRose bu kadar meşhur?
C'est pour ça que Whiterose est une telle légende?
Hey dostum BeyazGül'ü gördüğünde sana iyilik yaptığımdan bahset.
Hé, mec. Quand tu verras Whiterose, dis-lui bien que je t'ai rendu service.
Xun'un patronu BeyazGül. Evil Corp'u alaşağı etmemize yardım eden kişi.
Xun travaille pour Whiterose, il nous a aidé à faire tomber Evil Corp.
BeyazGül'e 2. aşamanın ne olduğunu bilmek istediğimi söyle.
Dites à Whiterose que je veux savoir ce qu'est l'Etape 2.
Mr. Robot, Tyrell, Karanlık Ordu, ve Whiterose çok büyük bir şey için işbirliği içindeler.
Mr. Robot, Tyrell, Dark Army, and Whiterose sont de mèche pour planifier quelque chose d'important.
Bizi hapishaneden çıkarmak için Whiterose'a ulaştın.
Tu as fait en sorte que WhiteRose nous sorte de prison.
- BeyazGül mü dedin?
Whiterose?
WhiteRose haklıydı.
Whiterose a raison.