Wolfie translate French
95 parallel translation
Dinle, Wolfie, Altı aydır buradayız.
Écoute, Wolf, on est là depuis six mois.
Nereye gidiyorsun, Wolfie?
Où tu vas, mon joli?
Wolfie, su getirir misin?
De l'eau!
Wolfie, su getir!
Apporte de l'eau!
Wolfie, annem pek iyi değil.
Maman ne se sent pas très bien.
- Yeter Wolfie!
- Arrête, Wolfie!
- Wolfie? - Ne var?
Wolfie?
Wolfi'nin Viyana'da çok hayranı var.
Wolfie a plein d'admirateurs ici.
- İşte sevgili bayan, bu da... - Wolfie?
Voici une gentille jeune fille, ainsi que...
Wolfie?
Wolfie?
Ancak bir budala ondan böyle bir şey isteyebilir!
Seul un idiot voudrait que Wolfie travaille dessus!
- Wolfie, yazın.
- Wolfie, écris-le.
Wolfie.
Wolfie.
Hayır, Wolfie, olamaz.
Non, Wolfie, pas ça.
- Tabi ya, niye olmasın? - Çalıştır siktiğimin kamerasını, Wolfie!
Moteur, putain, mon loup!
Hey Kurt!
Eh Wolfie!
Davet ettiğin için sağ ol, Wolfie.
Merci, Wolfie.
Günaydın Wolfie.
Oh, bonjour, Wolfie.
Burada, wolfie, wolfie, wolfie.
Ohé, le loup.
Burada, wolfie, wolfie, wolfie...
Viens là, le loup.
Wolfie Merhaba, tatlı.
Salut, gentil petit loup.
Baksana Wolfie.
Salut, Wolfie.
Akılnda bir şey var mı? Wolfie?
- Une idée?
Bana Wolfie'den kalanları mı verecek?
Elle me laisse les restes de Wolfie?
Ne yazayım, Wolfie, kimin adresine, Tanrı'ya mı?
Que dois-je écrire, Wolfie, adressée à qui, Dieu?
Ama bekle, bekle, Wolfie.
Mais attendez, Wolfie.
Ne oldu, Wolfie'nin kasidesini yazarken gördün, şimdi de kendiminkini mi yazmamı istiyorsun?
Quoi, vous m'avez vu écrire l'éloge de Wolfie, maintenant vous voulez écrire la mienne?
Şiir, şiir, Wolfie, saf ve katıksız şiir.
La poésie, la poésie, Wolfie, pure poésie pure.
Her seyden ote, Wolfie'yi dogururken, inanilmaz bir orgazm yasadim.
En plus de ça, à la naissance de Wolfie, j'ai eu le plus gros des orgasmes.
Wolfie, arabaya binmek ister misin?
Wolfie. Tu veux monter?
Wolfie, sakin...
- Wolfie, tu... Non...
Wolfie, onu dinleme.
Wolfie, ne l'écoute pas.
Wolfie!
Wolfie!
Wolfie, eglendin mi?
Wolfie, t'es-tu amusé?
Bu kurt biraz atıştırmış.
Wolfie a eu une petite faim.
Şu kurdu Donnelly vurmuş.
Wolfie a été tué par Donnelly.
Şuradaki kurdun üzerinde buldum.
Je l'ai trouvé sur Wolfie.
- Kurti!
- Wolfie!
Kurti?
Wolfie?
Kurti!
Wolfie!
Ama onlar hakkında konuşmuyoruz, değil mi, kurtçuk?
Mais nous ne parlons pas de Wolfie?
Wolfies'dan.
De chez Wolfie.
Çok güzel, Wolfie.
Super, Wolfie.
Onu tanıyan var mı? Evet, Wolfie'yi tanıtım.
Quelqu'un le connaît?
- Wolfie Zanic'i tanıyor musun?
T'es où? Tu connais Wolfie Zanic?
Neredesin Wolfie?
Wolfie, où tu es?
Wolfie, dışarı çık!
Wolfie, montre-toi!
Wolfie, beni duyuyor musun?
Tu m'entends?
Wolfie kendini asmış.
Wolfie s'est pendu.
- Wolfie, yüzündeki bu ifade.
Wolfie, je t'écoute.
Wolfie, Wolfie, sorun yok.
Ça va aller.