Woolworth translate French
63 parallel translation
Bize yapabildiği tek açıklama, gerdanlığı Woolworth'dan 25 feniğe aldığı.
Moi, je n'y connais rien. Elle peut me dire qu'il vaut 25 pfennigs.
Eğer dönersem, Woolworth Binası'nda bir avukatlık bürom olacak. 28. kata yerleşeceğim. Bütün şehri görebiliyorsun, sahili, Brooklyn'i.
Si j'en reviens, j'ouvrirai un cabinet tout en haut d'un gratte-ciel à New York.
Woolworth Binası, işte geliyorum!
A moi, les gratte-ciel!
Şehrin en yüksek noktası Ünlü Woolworth Kulesi'nin tepesinden
"du plus haut point, la Woolworth Tower"
- Woolworth Kulesi mi? - Evet, Woolworth Kulesi.
La Woolworth Tower?
Tut telefonu kardeş Woolworth Kulesi mi dedin?
" Pas si vite, mon beau. Tu as dit la Woolworth Tower?
Tek sorun, Düellocu Şövalye'den sonra Woolworth Binasından ıslak bir paçavranın içine atlasam gene de kimse görmeye gelmez
Après la sortie du Spadassin la seule musique que j'entendrai, sera la Marche Funèbre!
- Hey, şu Woolworth Binası değil mi?
- Dites, c'est le Woolworth Building?
Bunları Woolworths'dan aldım.
Ça vient de Woolworth.
Woolworth'e gidip bir tane alman gerekecek galiba.
Il faudra que t'ailles en acheter un au Monoprix.
- Bizim haylaza aldım.
- Je l'ai acheté chez Woolworth.
- Süpermarkette çalışıyorum.
- Je bosse chez Woolworth.
Leavenworth'ta 10 yıl, veya Woolworth'ta 5 veya 10 sent.
10 ans à Leavenworth, ou 5 et 10 à Woolworth.
* Satılmıyor Woolworth'ta * * Bebeğim *
Ne se vendent nullement, chérie
Ben güvenlik görevlisiyim, Woolworth'te.
Je suis agent de sécurité chez Prisunic.
Bu ya Woolworth binası, ki bu iyi, ya da...
Ou bien c'est la Grande Muraille de Chine... et alors, ça va.
Woolworth'de hippie perukları satıyorlar dostum.
Ils vendent des perruques hippie à Woolworth's, mec.
Woolworth'te dururuz.
On passera au drugstore.
Ama Woolworth's olmaz.
Pas le drugstore.
Birde o Woolworth gözlükler var. ( Herşeyi üreten bir marka )
Et il y a les lunettes Woolworth.
öyleydi- - Dolores Dalton. Bu doğru.
Clyde et moi, on faisait des courses chez Woolworth.
Bir gün, Woolworth'daydım.
Un jour, j'étais au Woolworth.
Bu Monticello'nun önden görünüşü. O alttaki de Woolworth binası. - Bu onun hobisi.
Voici la façade du Monticello, et là, c'est le Woolworth Building.
1913'te, Woolworth Binası inşa edilirken, işçiler zengin sanayici Talbot Soames'ın cesedini buldular.
En 1913, quand on a construit le Woolworth Building... on a trouvé le corps d'un industriel, Talbot Soames.
Bir bodrum katında. Woolworth Binası'nda veya yakınında.
Elle est dans une cave... près du Woolworth ou à l'intérieur.
Acil Durum Birimleri bizimle Woolworth Binası'nda buluşsun.
Qu'une équipe d'urgence nous rejoigne au Woolworth.
Woolworth'ten alınan kaplumbağaları severdim
Petite, j'aimais les tortues de mer.
Barakalardan birinin arkasında Woolworth mu var?
Ils ont un chausseur derrière les baraquements?
Bu elbise beni Woolworth abajuru gibi gösteriyor.
Dans cette robe, j'ai l'air d'un sac de patates.
- Bir saniye... Penney's mi dedim, Woolworth's?
- J'ai dit Penney ou Woolworth?
Nasıl gidiyor Woolworth?
- Comment ça va, Woolworth?
Yoksa Abraham Lincoln'e abayı mı yaktın? Ya da yoksa Woolworth'te 48 saatlik indirimli kemer satışı mı var?
Parce qu'Abraham Lincoln * * * et que Woolworth fait des ventes au détail pendant 48h.
İçlerinde Woolworth Binasından daha genç veya Tripp Darling'in kuklası olmayan var mı?
Tous vieux comme Mathusalem et acquis à Tripp Darling?
İşte bu yüzden NAACP, sizi ülke genelindeki büyük boykota davet ediyor.
L'Association pour l'avancement des Noirs demande un boycottage de Woolworth.
Belediye Binası, Woolworth Binası ayaklarımın altında.
J'ai l'hôtel de ville, le Woolworth Building...
Hadi Woolworth'a gidelim.
Allons au Woolworth.
Woolworth'ta satıyorlar.
Ils le vendent à Wosllworths.
Philadelphia'da da Woolworth var.
Il y a un Woolworths à Philadelphie.
Yemekleri gördü ve şimdi de 1949'da, Woolworth Büfe'de çalıştığını sanıyor.
- Elle a vu la nourriture. Elle croit travailler chez Woolworth en 1949.
Herhalde hala kendini Woolworth'de sanıyor.
Elle se croit chez Woolworth.
Burası, Woolworth'un tatil sayacı değil.
Ce n'est pas la contre fête au Woolworth!
Fakat o doğmadan önce Woolworth reklamları için mayo mankenliği yapmıştım.
Mais avant sa naissance, j'ai posé en maillot de bain pour une publicité de Woolworth.
Evet, yaşlı kurt Bay Woolworth kadın seçmeyi iyi biliyormuş.
Ce vieux Woolworth savait sacrément bien les choisir.
Seni tanıyorum, kesin Woolworth's'ten alınma ucuz, tuvalet suyu gibi bir şeydir.
Vous connaissant, c'est probablement une eau de toilettes bon marché de chez Woolworth.
Bay Woolworth bir Amerikan Beyefendisi sanıyorum..
- Mr Woolworth est américain? - Oui.
Woolworths'lar yapabiliyorsa, biz de yapabiliriz.
Si Woolworth peut le faire, nous aussi.
Fw burada.
Frank Woolworth est là.
FW, geldin.
Frank Woolworth, vous l'avez fait.
Woolworths yanıyordu.
Woolworth brûlait.
- Woolworths'ten al.
- Allez chez Woolworth.
- Woolworth's.
- Chez Woolworth.