Working translate French
72 parallel translation
- Kimin için çalışıyorsunuz?
Whom you re working for? Alors, pour qui travaillez-vous?
Make sure it's working
Vérifiez si elle coule.
Working With Metal'da birazdan Bay Fix It.
Travailler le métal... à venir sur M. Répare-Tout.
Acelesi olan benim. Çalışan bir kızım ben!
C'est moi qui suis pressée, j'suis une'working girl', moi...
Bugsy ve Working Girl gibi ustaca hazırlanmış bir Hollywood filmi şeytani yönümü saklayabilir.
Une production hollywoodienne pour sublimer mon ascension diabolique du genre Bugsy ou Working Girl.
Do you feel that you owe it to him to continue working?
Vous avez l'impression que vous lui devez de travailler?
What I wouldn't give for a working fireplace.
Je donnerais tout pour avoir une cheminée.
Melanie Griffith'in Çalışan Bayan mağazasında.
Sur Mélanie Griffith dans "Working Girl".
- Bir klasik. "Working Girl", 1988.
- Du vintage. Working Girl, 1988.
That I'm working in a nightclub In a pair of lacy pants
Que je travaille dans un night-club Habillée de dentelles
Give a working girl...
Donnez une chance à une fille...
Though I'm sure you're working your usual insightful magic on what will prove to be yet another eye-opening exposé.
Même si je suis sûr que tu feras preuve de ton habituelle perspicacité pour nous pondre encore un de tes exposés révélateurs.
Dün akşam çalışanlarla havadan sudan konuşmak konusunda gergindim. Ben de videocuya gittim ve Çalışan Kız'ı ve Just Shoot Me'nin ilk sezonunu kiraladım.
A l'idée de bavarder avec des collègues, j'étais un peu nerveuse alors je suis allée louer Working Girl et la première saison de Voilà!
Efendim, öğle yemeği üniforması Working Blues.
On porte l'uniforme bleu pour le déjeuner.
Annemin bir gece kulübünde çalıştığımı ruhu bile duymuyor. ... Hem de bir çift dantelli çorabın içerisinde...
'Mama...''doesn't even have an inkling...''that l'm working in a nightclub'in a pair of lacy pants.'
Bu çalışan kıza bir şans verin.
'Give a working girl a chance...'
" Senin mükemmel monitörlere sahip olduğunu, gerçekten iyi çaldığını ve her şeyin en iyi seviyede gittiğini varsayıyorum, kafanda hissettiğin duyguda
- - " Based on the assumption that everything on stage is working and you re playing by God and everything is going to 100 % what you pass for the head?
"Zincir çetesinde çalışmak."
"Working On The Chain Gang."
~'cause your working day Is sucking I know ~
Même si votre journée de travail est pourrie
- Doğru gitmeyen ne?
- What's not working?
Görünüşe bakılırsa çalışan bir kızmış.
Donc, hum... il semblerait que c'était une "Working girl *". * ( femme active )
- kızını mı öldürdü yani?
- pour aller tuer une working girl?
Ona derler Q Top kapar İşini de iyi yapar Çalışır gardımı indirmeye, Ama bu yetenek onda nerede?
They call him q fields he s a pretty big deal he s working my corner he s keeping it real
# Working for her man
# Working for her man
* İstediğime ulaşmak için çok çalışıyorum *
Working hard to get my fill
* Biri için gece gündüz çalışmayı *
Working for the man every night and day
* Çünkü annen zincirli mahkumlar grubundaydı *
...'cause your mama was working on the chain gang
Accidentally on Purpose ( 1x09 ) "İş Kadını"
- Saison 1 Épisode 9 - - Working Girl -
Film ismi : "DOKUZ" Tahta!
"WORKING TITLE NINE" Slate.
"Çalıştığım zaman"
When l'm working
"Senin için çok çalışan adam olacağım"
l'm gonna be the man who s working hard for you
* Seni düşünmek açıyor iştahımı *
? Thinking of you s working up an appetite.? ?
* İştahımı kabarttı adamakıllı *
He really had me working up an appetite
Onu nasıl kendi başıma yapayım ki?
Est-ce que ça vous va si pour l'instant si je me concentre sur le projet "Smart Working"?
¶ Bilirsin, Çok çalışırdım
♫ You know, l've been working hard
¶ Bu topraklarda çalışır yaşarım
♫ Living and a-working on the land ( vivre et travailler sur cette terre )
¶ Sadece kurtulmak için ¶ Bu topraklarda çalışır yaşarım... ¶
♫ Just to get away ( pour partir... ) ♫ Living and a working on the land... ♫ (... vivre et travailler sur cette terre )
¶ dokuzdan beşe çalışmakla
♫ From working that nine-to-five ( de travailler de 9h à 17h )
¶ Yaşar çalışırım bu topraklarda
♫ Living and a working on the land ( je vivrais et je travaillerais sur cette terre )
¶ Yaşar çalışırım bu topraklarda
♫ Living and a-working on the land
¶ Yaşar çalışırım bu topraklarda. ¶
♫ Living and a working on the land. ♫
* Gece gündüz uğraştırdın beni *
♪ You've got me working day and night ♪
İnternetten iletişim mi, internetten SİLetişim mi?
Social networking ( réseau sociaux ) ou social not-working? ( social qui ne fonctionne pas )
Ama eğer beni o kadar zorlamasaydı, geçen yaz tekrar sahnelenen...
Mais je n'aurais jamais pu décrocher ce refrain dans la reprise de "Working"
Working'in korosunda yer alamazdım. - Broadway'de miydin?
Tu étais à Broadway?
Blue Bloods 2x20 Çalışan kızlar
♪ Blue Bloods 2x20 ♪ Working Girls Original Air Date on April 27, 2012
* Üniversitedeydin, yarım gün de garsonluk yapıyordun aynı zamanda *
You were in college working part-time waiting tables
Working Girl'den "Let the River Run" gibi... ya da Beaches'dan "Wind Beneath My Wings"
- Comme "Let the River Run" de Working Girl. - Ou... - "Wind Beneath My Wings" de Beaches.
çalışıyordu bir masanın üzerinde.
* Working on a desk when Ivor * * peered above a spectacle *
Dakikada 100 vurus mu?
l've been working on the railroad 100 battements par minute?
Selam.
♪ when you re working, working for the Lord ♪ Salut.