Yatch translate French
21 parallel translation
Sedyeleri yattan birkaç adam getirdi.
ouais,... ils les ont ramené du yatch par deux hommes.
Suda bıraktığı izin tadını alabiliyor.
Comment sait-il où va le yatch? Il peut le sentir.
İşin bitince... Yat Kulübüne uğrasana.
Et quand tu auras fini... fais donc un saut au Yatch Club.
Bilmiyorum, Will. Bir çok taraftan, İyi bir yaşamım var. Şehirde bir ev, Taşrada bir ev, bir bot, mücevherler, resimler, arabalar, aşçıbaşı, antrenör,
je ne sais pas, mais... j'ai quand même la bonne vie, une maison à la ville, une à la campagne, un yatch, des bijoux, des voitures, un cuisinier, des fringues de rêve..
Birisi bunu zaten yaptı. Pryce'ın Joker olabileceğinden şüphelendim ama Jokerler onu öldürmek üzere yatındalardı.
Je suspectais que Jordan Pryce puisse être le Joker mais les Jokerz étaient sur son yatch, essayant de le descendre.
Duyduğuma göre birkaç Amerikalı delikanlı oralarda sorun çıkarmış.
J'ai entendu dire que des américais sur un joli yatch ont eut des problèmes.
- Yeni bir yat istiyorum.
- J'ai besoin d'un nouveau yatch.
Ve kim orada olacak bil bakalım?
Et qu'est-ce qui va s'accrocher à ce yatch?
Dur, dur.
Pourquoi tu as fait tout ça? Il devait m'emmener avec lui dans son yatch.
- Beni yatına bindirecekti. - Ne?
Son yatch, grand et beau.
Kocaman güzel teknesine.
Un yatch? Oui, son yatch.
Pekala Bob, buraya kadar tamam.
Bob, tu dois éclaircir ce point. T'as rencontré un anglais sur le Yatch.
Blair'in erkek arkadaşı Nate yaz sonu ailesinin yatını kapatmaya gidince Blair de sonbaharın en önemli olayıyla ilgilenme fırsatını buldu.
Étant donné que le copain de Blair, Nate, aide à refermer le yatch familial pour la saison, Blair peut se concentrer sur l'événement le plus important de l'automne :
Dinle, yat kulübünde benimle buluşabilir misin?
Ecoute, tu pourrais me retrouver au Yatch Club?
Adamım, sürat teknemi Mayorka kıyılarına çarptım.
Mon yatch s'est échoué sur les côtes de Majorca.
- Yat, Pinot Seurat şarabı,.. ... hatta tahvilleri bile 2006 - 2010 arasında aldığınız ikramiyeyi kullanarak satın almıştınız, öyle değil mi?
Le yatch, le Pinot seurat, et même les bons au porteur... ils ont tous été achetés grâce aux bonus monétaires que vous avez reçu enre 2006 et 2010?
Bense, Akdeniz'de bir yatta görmüştüm.
Pour moi, c'était sur un yatch en Méditerranée.
Robert, bize zarar verebilecek hiçbir şey anlatmamış ona. Yatın sabote edildiğinden haberi bile yok.
Robert ne lui a rien dit qui puisse nous nuire et il n'a pas la moindre idée que le yatch a été saboté.
Kiralık denizaltı göremiyorum Marina del Rey'deki yat kulübünde bir sürü tekne var...
Je ne vois pas de sous-marin à louer, mais un tas de bateaux au Yatch Club de Marina del Rey.
Yat, ağaçlar, çim.
Yatch, arbre, herbe.
- Onlara, senin yatta olduğunu söyledik.
- Nous leur avons dit que vous étiez sur le yatch.